Kurtuluş ümidini hepimize hatırlatan "beraat" iklimi...

Süleyman Gülek, "Berat gecesi" olarak adlandırılan zaman dilimin Müslümanların anlam dünyasındaki yerini hatırlatıyor.

Süleyman Gülek / Yeni Akit

Berat gecesinin önemi

Hicrî aylardan “üç aylar” diye adlandırılan Receb, Şaban ve Ramazan ayları insanı maneviyat iklimiyle kucaklayan mübarek aylardır.Mubarek, feyizli ve bereketli bir zaman dilimi olan üç ayları heyecanla geçirirken; manevi anlamda hasat mevsimi olan ramazan ayına da yaklaşmış bulunuyoruz

Ramazan ayının müjdecisi olan Berat gecesini inşallah 24 Şubat 2024 Cumartesi günü idrak edecegiz. Üç aylar, bizi hem ruhen hem bedenen Ramazan’a hazırlamaktadır. Bu ayların başı olan Recep ayı, Regâib ve Miraç geceleriyle bereketlenir. Ortası olan Şâban ayı ise Berât gecesiyle af ve mağfirete açılır.

Sevgili Peygamber Efendimiz (s.a.v.) üç aylar olduğunda şöyle dua ederlerdi: “Allah’ım Recep ve Şaban ayını bize mübarek kıl ve bizi Ramazan ayına eriştir.” (Ahmet bin Hanbel, 259.)

Beraet, sözlükte “bir borçtan ceza veya sorumluluktan kurtulma; temize çıkmak; uzak olmak; ilişkiyi kesmek” gibi anlamlara gelmektedir. Kur’an-ı Kerim’de, suçsuzluk, kurtuluş belgesi (Kamer, 54/43) ve müşriklerle her türlü ilişkiyi kesme, onlardan uzak durma (Tevbe , 9/1) anlamında iki yerde berat kelimesi geçmektedir.

Hadislerde genellikle, günahtan kurtulma, bir iş veya zümreden uzak durma anlamlarında kullanılmıştır. ‘Beraet’ aynı zamanda Kamerí aylardan Şaban ayının onbeşinci gecesine verilen bir ad’dır. Mü’minler, bu geceyi değerlendirirseler, tevbe ederek ve istiğfar ederek çok duada bulunursalar, günahlardan berat etme, kurtulma ümitleri olur. Bu gece günahlardan uzaklaşma, temizlenme ve kurtulma gecesidir.

Berat gecesi, Şaban ayının 15. gecesi için kullanılan bir tabir olup, halk arasında berat gecesi de denmektedir. Berat gecesi, Müslümanlarca kutsal sayılan, rahmet ve mağfiret gecesi, müminlerin dualarının kabul, günahlarının af olduğu bir zaman dilimidir.

Yüce Allah’ın bize lütfettiği bu özel fırsat ve bereket ayları, geçmişin muhasebesini ve geleceğin planlamasını yapacağımız tefekkür vakitleridir. Nefsimizin bitmek bilmeyen isteklerine göre değil, Rabbimizin rızası doğrultusunda yaşamaya azmedeceğimiz karar vakitleridir. Hata ve günahlarımızdan tevbe edip, Rabbimizin af ve mağfiretine sığınacağımız dua ve niyaz vakitleridir.

Nitekim Allah Resûlü (s.a.v.) bize şu tavsiyede bulunmaktadır: “Şâban ayının on beşinci gecesi olduğu zaman, gecesinde ibadete kalkın. Gündüzünde oruç tutun. Çünkü o gece güneş batınca Allah Teâlâ dünyaya rahmet nazarı ile bakar ve fecir oluncaya kadar şöyle buyurur: Benden af dileyen yok mu, onu bağışlayayım! Benden rızık isteyen yok mu, onu rızıklandırayım! Sıkıntıya uğrayan yok mu, ona afiyet vereyim!..” (İbn Mâce, İkâmet, 191).

Hz. Peygamber, "Allah Teâlâ Şaban'ın 15. gecesi dünya semasında tecelli eder ve Kelb kabilesinin koyunlarının kıllarının sayısından daha fazla kişiyi bağışlar" (İbn Mâce, İkame, 191) buyurmuştur. Bu sebeple “Berat Gecesi” günahlardan kurtuluş gecesi demektir. Müslümanlar tarafından bu gecenin derin bir saygı ve heyecan ile kutlanmasının sebebi budur.

Öncelikle şunuda belirtelim Berat gecesine mahsus bir namaz ve ibadet yoktur. Bu gece, Kur’an okuyarak, dua ve istiğfar yaparak kaza ve nafile namazı kılarak ve yoksullara yardım ederek ihya edilir. Namaz borcu olanların bu gecede en az bir günlük kaza namazı kılmaları tavsiye edilir.

Şaban ayının 14’nü 15’ine bağlayan gece Müslümanların ihya edegeldikleri mübarek gecelerinden birisi olan Berat gecesidir. Bu berat gecesi hem bize hem de bütün Müslümanlara hayırlı ve mübarek olsun.

Yorum Analiz Haberleri

Siyonistlerden dost olmaz, ne Kürtlere ne de bir başkasına
“AB İsrail’i daha ne kadar koruyacak?”
“BM Siyonizm'i ırkçılık saysın”
Gazze katliamında ABD'nin rolü
Endonezya’da “Değiştirilmesi teklif dahi edilemeyen” madde: Filistin davası