Bakanlar Kurulu toplantısının ardından açıklama yapan Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş, kredi derecelendirme kuruluşu Moody's'in Türkiye'nin kredi notunun düşürmesine tepki gösterdi, "Moody's'in yaptığı bu değerlendirme tamamıyla siyasi içerikli bir değerlendirmedir. Metnine baktığınız zamanda birçok siyasi içerikli değerlendirme görülecektir" dedi.
Kurtulmuş, "2 gün önce Moody's analistlerinin yaptığı analiz nasıl oldu da 2 gün sonra tam tersine evrildi. 2 gün önce yaptığı analiz, risklerin önemli ölçüde azaldığına işaret eden bir analizdi. Ama iki gün sonra sanki böyle bir analiz yokmuş gibi Moody's böyle bir karar aldı."
Moody's, darbe girişiminin ardından 18 Temmuz'da başlatılan izleme sonucu Türkiye'nin kredi notunu "Baa3"ten "Ba1"e çekti, not görünümünü "durağan" olarak belirlemişti.
Kurtulmuş, darbe girişiminin hemen sonrasındaki ekonomik tablo ile bugünkü durumu da kıyaslayarak şu örneği verdi:
"Özellikle 15 Temmuz'dan sonra bir hafta içinde olumsuz bazı durumlar ortaya çıktı. Bu olumsuzluğun pik yaptığı gün 18 Temmuz'du. 18 Temmuz ve 26 Eylül'ü kıyasladığımızda, Döviz, yüzde 0.94 azaldı. Borsa ise 0.53 azaldı. Darbe sonrasında ekonomi ile gildili çok ciddi riskler söz konusuydu. Ama milletin ekonomiye olan güvenini göstermesi bakımından döviz bozdurması bu risklerin ortadan kalkmasını sağladı."
Kurtulmuş, Moody's'in not kararının Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ABD'li yatırımcılarla buluşmasının hemen ardından yapılmasına da dikkat çekti.
"YPG güçlerinin önemli kısmı Menbiç'ten çekildi"
Fırat Kalkanı Harekatıyla ilgili soruları da yanıtlayan Kurtulmuş, Menbiç'teki YPG güçlerinin önemli bir kısmının Fırat'ın doğusuna çekildiğini söyledi:
"Biz orada yaşayan Kürt kardeşlerimizin varlığına karşı değiliz ama bir terör örgütünün, PYD, YPG örgütünün oranın bütününde hakimiyet iddiasıyla orada oluşturacağı bir koridorun, zaten pratik olarak Suriye'nin aynen Irak gibi bölünmesi anlamına geleceğini biliyoruz. Dolayısıyla buna ciddi bir şekilde Türkiye'nin müsamaha etmeyeceği, müdahale edeceği açıktır."
"Özellikle Menbiç'te YPG güçlerinin önemli bir kısmının Fırat'ın doğusuna doğru çekilmekte olduğu, Menbiç'i boşaltmakta olduğunu görüyoruz. Bu da Türkiye için önemli ve olumlu bir gelişmedir."
'Asılsız ihbarların bedeli var'
Numan Kurtulmuş, Gülen örgütü ile ilgili kamudaki tasfiyelere ve kendilerine ulaşan imzasız ve asılsız ihbarlara da değindi. Kurtulmuş, "Sadece imzasız ihbarlar değil asılsız ihbarların da fevkalade büyük bir suç olduğunu herkesin bilmesi lazım. Yani öyle oturduğu yerden, herhangi bir şekilde husumeti var ya da geçmişte aralarında herhangi bir mesele geçmiş, 'Bir mektup yazayım da şunu şikayet edeyim' demenin de bir bedeli olduğunu herkes bilmelidir" dedi.
Kurtulmuş şöyle devam etti:
"FETÖ'nün işlediği suç, Türkiye Cumhuriyeti tarihinin hatta hiç abartmadan söylüyorum; Anadolu ve Rumeli topraklarında bulunuş tarihimizin en ağır suçudur. Bu ağır suçla irtibatlı ve iltisaklı olan her kim varsa o da en ağır suçun ortaklarıdır. İlla uçağı kaldırıp Meclis'i bombalaması gerekmiyor. O işi bir kişi yaptı ama o bir kişinin arkasında binlerin, on binlerin olduğunu da hepimiz biliyoruz. Dolayısıyla bu ağır suçu hafifletecek hiçbir söz ve teşebbüsün içerisinde olunmaması lazım. İlk günden beri bunu söylüyoruz. Ama aynı şekilde adaletli davranacağız. Kimsenin haksız yere burnunun kanamaması, kimsenin haksız yere bir takibata uğramamasını da sağlayacağız. Bu hassasiyet içinde bu soruşturmalar devam ediyor."
Kaynak: Al Jazeera