HAKSÖZ-HABER
Şırnak’ın İdil ilçesinde bir süredir halkın geleceğini teslim almak üzere girişilen hendek ve barikat siyasetini bertaraf etmek için başlatılan operasyon nihayet bitti. PKK’nin çukur kazma marifetiyle gerçekleştirmeye çalıştığı “Özyönetim” maskeli hegemonik-despotik sistem böylece boşa çıkarılmış oldu. Bu vesileyle bir süre uygulanan sokağa çıkma yasağının da bittiğini belirtmiş olalım.
Buraya kadar her şey iyi güzel de mevzu bahis saçmalık üstelik de hiç gerek olmadığı halde bundan sonra başlıyor. Hangi akla hizmetse artık savcılık öteden beri giyim mağazalarında satışa sunulan üzerinde “Kürdistan” yazılı formaları bir anda toplatma kararı alıyor. Ve polis de elinde bu savcılık kararıyla mağaza mağaza teftişe çıkıp “Kürdistan” formalarını toplatmaya başlıyor.
Hendek ve barikat zorbalığının kamu güvenliğine yönelik yol açtığı tahribatı önlemek için hükümetin bugüne kadar izlediği güvenlik öncelikli politikaları temelde yadsımanın şüphesiz ki akılla hukukla izahı mümkün değil. Ama bununla birlikte kamu güvenliğini sağlamak üzere başlatılan harekatta yer yer öne çıkan duvarlara ırkçı sloganların yazılması gibi garip görüntüler can sıkıcıydı. Bunlar can sıkıcı olmanın yanı sıra cari harekatın amaçlarıyla da uyuşmuyordu. Bu nedenle harekatı yürütenler için de bu tür arızi görüntülerin bir faydası yoktu. Nitekim belirli odakların dört elle sarıldığı ve ucuz bir propaganda malzemesi olarak işleme soktuğu bu tür arızi, çirkin ve münferit karelere ilişkin hükümetin sağduyulu davranıp soruşturması da yerinde bir karar olarak kayda değerdi.
Ancak bu son kare gerçekten de gerek zamanlama gerek içerik olarak saçma bir görüntü olup tam bir akıl tutulması örneğini sunmaktadır. Kaldı ki toplatma kararı alınan “Kürdistan” yazılı formaların mevcudiyeti bölgede yeni bir olgu da değil. Mahabad Kürt Cumhuriyeti’nin kuruluşundan bu yana Kürt ulusal hareketinin geneli arasında kullanılan renkleri ve simgeleri temsil eden bayrağın nakşedildiği “Kürdistan” yazılı formalar çözüm sürecinin olumlu doğrultuda seyrettiği zamanlarda da bölgede satıştaydı. Formalara olan talep ve bu talebin sorun teşkil etmemesi dolayısıyla giyim mağazaları Kürdistan formasının üretim ve satışını yapmakta bir beis görmüyordu. Üstelik bu formalara işlenen semboller PKK’nin sembollerini de yansıtmıyor!
Hal böyleyken savcılığın kalkıp tedavüldeki bu formalara dair ivedi toplatma kararı almasının ve polisin elde savcılık kararıyla mağaza mağaza teftişe çıkmasının izah edilebilir hiçbir yanı yok! Sanırsınız ki PKK militanlarına üniforma dikilmiş de yargı bu nedenle küplere binmiş! Bu saçma karar ve uygulamanın gereksiz yere gerilim üretmekten ve belirli odakların elinde basit bir propaganda malzemesine dönüşmekten gayrı hükümete de hiçbir şey kazandırmayacağı çok açık.
İnsan sormadan edemiyor; Kürdistan yazılı basit bir forma kime neden battı? Formaya dair yasak kararı alan ve emniyete toplattıran savcılık bu karar ve uygulamasıyla ne tür bir toplumsal ve siyasal fayda gördü? Anlamak mümkün değil…