Kurban Bizim Bayramımız, Sizin Değil
Kenan Alpay
Lütfettiği bütün nimetler için Âlemlerin Rabbi Allah’a sonsuz şükürler olsun. Şükreden, hamd eden ve her daim iman, salih amel, hakkı ve sabrı tavsiye etmekle mükellef bulunan biz müminler için yeni bir Kurban vakti geldi. Kurban ile Allah’a yaklaşmanın, Allah’a yaklaşmak için de akrabaya, komşulara, yetim ve öksüzlere, dul ve hastalara, muhacir ve mücahitlere yaklaşmanın, yakınlaşmanın üzerimize farz olarak yazıldığı malum.
Ne mutlu ki, hayrı ve güzelliği yaşamak üzere yeni ve yine bir fırsatla yüz yüzeyiz. İslam coğrafyamızın birçok bölgesinde sıkıntılarımız, dertlerimiz, acılarımız çok elbette. Dökülen kan ve gözyaşının, yıkılan şehir ve hanelerimizin haddi hesabı da yok. Ama bütün bunların üstesinden gelecek bir ümit, azim ve mücadele ruhuna şahit oluşumuzdur kalplerimize sükûnet ve güven veren.
Bayramdan Nasibi Olmayacaklar
Kalpleri katil ve zalimlerle birlikte atanların ne bayramları ne de mübarek olacak herhangi bir günleri yok tabii ki. Çünkü biz herkesin bayramından değil Müminlerin ve mazlumların bayramından bahsediyoruz. Halkın iradesini alaşağı etmek üzere askeri cuntalar kuranların, vesayet rejimini tahkim etmek üzere mevcut askeri cuntalarla işbirliği yapanların ne bizimle ne de bizim bayramlarımızla alakaları olabilir.
Hayır, bu söylem bayramlar üzerinde bir tekel kurma, bayramları başkalarından kıskanma ihtirasının itirafı değil. İnsanlığı, adaleti, merhameti kirletenlerin tertemiz bayramlarımızdan olabildiğince uzak tutulmasına dönük bir hatırlatmadır sadece.
Kurban Bayramımızda şu hususları bir kez daha hatırlayalım/hatırlatalım:
Madde 1- Kurban bayramı asla ulusalcıların mulusalcıların bayramı değildir. Doğu Perinçek, Emin Çölaşan, Ertuğrul Özkök, Ece Temelkuran gibi Ergenekon-Balyoz cuntası adına seferber olmuş gazetecilerin Kurban bayramıyla, onun değerleriyle ve sevenleriyle bir alakası olmaz. Birgün Ayman Güler, Emine Ülker Tarhan, Süheyl Batum gibi CHPliler de bu çerçevededir. Bunlar bizden uzak olsunlar, sabah akşam Andımız okusunlar, askeri geçit töreni yapsınlar, darbe özlemiyle yanıp tutuşsunlar ve Anıtkabir’e koşup koşup ağlaşsınlar.
Madde 2- Kurban bayramının Kürt ulusalcılarıyla da herhangi bir bağı-bağlantısı yoktur. Emine Ayna’nın dediği gibi “Kürt halkı Ramazan ve Kurban bayramlarından vazgeçer ama Newroz’dan asla” diyenlerin de. Mesela Aysel Tuğluk, Hasip Kaplan, Sırrı Süreyya Önder gibi Müslüman Kürt halkına tıpkı Kemalistler gibi İslam dışı hayat dayatanların da İslam kardeşliğini temsil eden Kurban bayramından her hangi bir nasipleri yoktur. Ulusalcılık ve ateizmden namus düşmanlığı ve cinsel sapkınlığa kadar her türlü çirkef bataklığını Kürdistan coğrafyasının üzerine boca eden Kürt ulusalcılarının, kurbanlarıyla Allah’a yaklaşmak isteyen Müslüman Kürtlerle arasında nasıl bir bağ olabilir ki?