Kur’an eğitimine karşı olan ahlâksızlar!

Ali İhsan Karahasanoğlu

Kimsenin, “Kaçak maçak.. Bulun üç-dört katlı bir bina. Ruhsatı olsun olmasın, doldurun öğrencileri, Kur’an öğreteceğiz. Güvenlik tedbirleri imiş, gerekli önlemler alınmış alınmamış, boşverin” dediği yok.

Tabiî ki, öğretim yuvaları; en fazla güvenlik tedbirleri alınması gereken yerlerdir. Tabiî ki ilim öğretilen yerlerde, çocuklarımız en güvenli şekilde eğitim almalıdırlar.. Bunu konuşmak bile abestir. Bu konuda küçücük ihmal göstermek bile affedilemez bir hatadır..

Ama Konya’daki 18 yavrumuzun can verdiği olay sonrasında, büyük bir iştahla “Kaçak binada Kur’an öğretimi can aldı” türünden yapılan haberler, kaleme alınan köşe yazıları kadar büyük bir ahlâksızlık olamaz.

Konya’daki binanın kaçak olup olmadığını, gaz tankı için gerekli tedbirler alınmış mıdır / alınmamış mıdır konularını hiç tartışmadan şu hususa bir açıklık getirelim.. Konya’daki çöken binaya eleştiri getirenler, önce şunu söylemeliler: “Kur’an öğretimi; kaçak olmayan, ruhsatlı, her türlü güvenlik önlemi alınmış binalarda, serbestçe yapılmalıdır” diyebiliyor musunuz?

Diyebiliyor musunuz, diyemiyor musunuz?

Diyebiliyorsanız, yazdıklarınıza, iki/üç/dört eleştiri de ben katar, “Allah razı olsun.Amacımız halis. Amacımız kötü değil. Amacımız, kimseye zarar gelmemesi için.Bu uğurda her türlü eleştiriyi, gönül rahatlığı ile dinlemeli, biz de katkı sunmalıyız” der, elinizi öperim.

Ama siz, “Kur’an öğretimi, (her türlü güvenliği alınmış binalarda) serbestçe yapılabilmeli” diyemiyorsanız, sizin konuşmaya ne hakkınız olabilir? Eleştiriye ne hakkınız olabilir?

Aslında o çocuklar, devlet okullarında, seçmeli olarak Kur’an öğrenimini de alıyor olsalar ve fazladan böyle yurtlar açılmasa, hepimiz imkânımızı devlet okullarına yoğunlaştırsak; o okullarda hem dünyamızı, hem ahiretimizi öğrensek, daha doğru bir iş yapmış olmaz mıyız?

Hayır, o ahlâksızlar, “ahireti öğrenmeyin” derler.. “Kur’an öğrenmeyin. 12 yaşından küçük çocuklara din eğitimi verilmesin” derler..

Olaya, en başından, ahlâksızca yaklaşırlar..

Kur’an öğretilmemesi, çocuklarımızın dinlerini öğrenememesi için uğraş verirler.. Bu konuda defalarca manşetten haberler üretirler.. Onlarca köşe yazısı yazıp, dinî özgürlüklerin kısıtlanmasını isterler... Sonra da; onların bu ahlâksızca baskılarından çekine çekine, orada burada bir yurt açıp, çocuklarına dinlerini öğretmek isteyenlerin başına bir kaza geldiğinde, hemen atlarlar: “Kaçak kursta patlama!”

“Şu yaştakine Kur’an öğretmeyin, bu yaştakine dini anlatmayın” diyen inanç karşıtları, sonrasında da çöken binanın ruhsatını tartışırlar!

Be utanmazlar; insanlarda binanın ruhsatı ile ilgilenecek, güvenlik önlemlerine yoğunlaşacak moral bırakmadınız ki! Her gün aleyhte yayın...Her gün suçlama... Sanki Kur’an öğrenmek, teröristlikmiş gibi yaygara.. Sonra da, o aleyhtarlığı gösterenler bunlar değilmiş gibi, binanın ruhsatında, güvenlik önleminin alınmasında eksik aramak!

Bunların derdi; ruhsatsız binalarda/güvenlik önlemleri yeterince alınmamış yerlerde eğitim yapılıp yapılmaması ile ilgili değil ki!

Bunların derdi; direkt, “Kur’an öğretimi karşıtlığı” ile ilgili!

“Haksız suçlama yapma, delil göster” diyeceksiniz!

Buyrun size delil!

Daha iki hafta önce, Türkiye’de bir tartışma vardı... Hani şu ODTÜ’nün kaçak binaları ile ilgili..

Koca koca profesörlerin yönetiminde olduğu, katrilyonlara hükmeden bir üniversitenin yaptığı kaçak inşaatlar..

Konya’daki inşaatın kaçak olup olmadığı, henüz kesin olarak açıklanmadı ama, ODTÜ’nün kaçak inşaatları, ODTÜ Rektörü tarafından da ikrar edildi..

O da eğitim yuvası. Bu da eğitim yuvası..

Kur’an öğrenen çocukların binası ile ilgili olarak sayfalar dolusu suçlamalar yapanlar, kaçak inşaattan, yetersiz güvenlik önlemlerine kadar yüzlerce kusur arayan ahlâksızlar, ODTÜ’nün kaçak inşaatları ile ilgili kaç satır yazı yazdınız?

Kaç satırlık haber yaptınız?

Söyleyin, kartel medyasının ahlâksızları!

ODTÜ, kaçak inşaat yapabilir. Kaçak inşaatta eğitim verebilir. Katrilyonluk imkânlarına rağmen, kaçak inşaatlarının ruhsata bağlanması için herhangi bir girişimde bulunma lütfunu göstermeyebilirler.. Ama bir binada Kur’an öğretiliyorsa, orada ıncığına, boncuğuna kadar her şeyi eleştirmek onlar için haktır!

Öyle mi utanmaz, arlanmazlar!...

Tabiî ki Kur’an öğretilen yerlerde her türlü güvenlik önlemlerinin alınmasından yanayım. En güzel binalarda, en ehliyetli idarecilerin, en iyi hocaların kontrolünde Kur’an öğrenilmesinden yanayım.

Ama, en başta önemli olan; “Kur’an öğrenilmesinden yana olmak”tır. “Kur’an öğrenilmesine karşı olup”, ardından da Kur’an öğrenilmesini engellemek için fırsat gözetmemektir!

VAKİT