Akaryakıta 10 gün arayla ikinci kez zam gelirken 97 oktan kurşunsuz benzinin litresi 4,00, 95 oktanın satış fiyatı ise 3,87 liraya çıktı. Yılbaşında kriz sebebiyle akaryakıttaki ÖTV, litrede 20 kuruş artırılmıştı. Kriz bitmesine rağmen zammın geri alınmaması tüketicilerin tepkisini çekiyor.
Akaryakıta 10 gün arayla ikinci zam geldi. 95 oktan kurşunsuz benzinin litresi 3,70 liradan 3,87 liraya çıkarken, rakam 97 oktanda 4 liraya ulaştı. Uluslararası piyasada ham petrolün varil fiyatı yılbaşından bu yana 80-90 dolar seviyesinde olmasına rağmen, Türkiye'de peş peşe yapılan zamlara anlam verilemiyor. Tepkilerin odağında ise vergiler yer alıyor. Akaryakıta ödenen her 100 liranın 65 lirası ÖTV ve KDV'ye gidiyor.
Üstelik yılbaşında küresel kriz sebebiyle akaryakıttaki ÖTV miktarı, litre başına 20 kuruş daha artırılmıştı. Krizin bittiğine dikkat çeken tüketici dernekleri, son zamlardan sonra söz konusu geçici verginin geri alınmasını istiyor.
Akaryakıta üst üste gelen zamlar, gözleri sektör otoritesine çevirdi. Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) geçen sene zam yağdıran şirketlere dur demiş, tavan fiyat uygulamasına geçmişti. 28 Mayıs 2009'da ilk tavan fiyatı belirleyen EPDK sayesinde benzinin litresi 3,20 liradan 2,90 liraya düşmüştü. Ancak, 14 Temmuz'da Maliye Bakanlığı akaryakıttan alınan ÖTV'ye zam yapınca söz konusu 20 kuruşluk indirim, bu kez vergi artışı olarak benzin fiyatına eklenmişti. Otomotiv sektörünün satış rekoru kırdığı bir dönemde akaryakıta zam üstüne zam gelmesi manidar bulunurken, söz konusu artışın enflasyon üzerinde de olumsuz etki yapacağına işaret ediliyor.
Tüketiciler Birliği Başkanı Nazım Kaya, son zamlar sonrasında her güne 1 kuruşluk artışın karşılık geldiğini belirterek, "Artık vatandaş, bir önceki gün depoyu doldurmayı şans olarak görüyor. Çünkü her güne zam riskiyle giriyor. Böyle giderse vatandaş arabaya binmekten vazgeçecek." dedi. Zamda şirketler kadar devletin de payı olduğunu vurgulayan Kaya, şöyle konuştu: "Aralığın sonuna 20 gün kaldığına göre her gün 1 kuruş zam yapıp 4 liraya çıkaracaklar. Tarihinin en yüksek fiyatını görmüş oldular. Ancak bu durum tüketimde düşüşe yol açabilir. Bu da devletin tahsil ettiği ÖTV ve KDV'de azalmaya yol açabilir. Diğer yandan EPDK ve Rekabet Kurumu'nun sessizliği firmalara meydanı boş bırakıyor. Dünyada petrol fiyatları her yerde artıyor. Ama benzin fiyatları bu kadar cep yakmıyor. Türkiye'de bu fırsat olarak kullanılıyor. Ham petrol fiyatları artsın, biz de bahane bulup zam yapalım. Varil fiyatı 37 dolara kadar düştüğünde indirimler kuruş kuruş yapılıyordu."
'Ölçüsüzce' yapılan akaryakıt zamları ve yüksek vergilere karşı sokak eylemleri yapacaklarını kaydeden Tüketiciler Birliği Başkanı Nazım Kaya, "Petrol, tüketicinin canına okudu. Sürekli tüketiciye zam ve vergi pompalanıyor. Benzinin 2,65 liralık vergisi var, 1,20 kuruş çıplak fiyatı. Yüzde 68 vergi ödüyorum. Malın vergisiz değeri, satış fiyatının sadece yüzde 30'u. Hükümetin de elini vicdanına koyması gerekiyor. Yüksek vergilerin hiç olmazsa bir miktar düşürülmesi şart." değerlendirmesini yaptı.
Tüketici Dernekleri Federasyonu (TÜDEF) Genel Başkan Yardımcısı Ali Çetin ise akaryakıt ürünlerine ÖTV artışı yoluyla yapılan zamların Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulu kararına uygun olarak geri alınması gerektiğini belirterek, "Yargı kararına uyulması için çektiğimiz ihtarnameye cevap alamamamız durumunda başta Başbakan olmak üzere tüm Bakanlar Kurulu üyeleri hakkına cumhuriyet savcılığına suç duyurusunda bulunacağız." dedi. Çetin, bu karar çerçevesinde benzin fiyatlarının litrede 25 kuruş, LPG'nin metreküpünün de 12 kuruş düşürülmesi gerektiğini kaydetti.
ZAMAN