Kozmik Odadan ne çıkacak?

Mümtazer Türköne

Baykal'ın minareye diktiği kılıf, karşımıza neler çıkabileceği hakkında fikir veriyor. Bu kılıf muhtemelen Baykal'ın yaratıcı muhayyilesinin eseri değil; seslendirmesi ricasıyla birilerinden dinlemiş olmalı.

Tevil şöyle: Hain biri Özel Kuvvetler'e telefon açıyor, takip ettikleri köstebeğin Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'la görüştüğünü haber veriyor. Aynı hain kişi bu sefer Emniyet'i arıyor; Arınç'a suikast hazırlığı içinde olan askerleri haber veriyor. Böylece köstebek peşindeki askerler, suikast hazırlığı şüphesiyle gözaltına alınıyor. Ve bugün Kozmik Oda'ya odaklanan süreç başlamış oluyor. Bu tevilin hemen göze çarpan iki zaafı var. Birincisi köstebeklerin izini sürme görevi Özel Kuvvetler'e ait değil. İkincisi, Çukurambar gibi hassas bir bölgede, polise haber vermeden iz sürenin başına gelecekleri sokaktaki vatandaş bile bilir. "Kurumlararası çatışma" lafı boşuna mı ediliyor?

İki telefonla Ağır Ceza hâkiminin, Özel Harp Dairesi'nin "Kozmik Oda"sında karargâh kurması mümkün mü? Karşımıza ne çıkacak? Kozmik Oda'dan faili meçhul bir yığın cinayetin dosyası çıkabilir mi?

Çıkacaklar hakkında tahminde bulunmak için, durumu gözden geçirelim:

Şayet, TSK bünyesinde emir-komuta hiyerarşisi içinde işleyen suç örgütleri varsa, bu konuda uzmanlaşmış olan birimin Özel Harp Dairesi olması gerekir. Bu dairenin varlık sebebi gayrı nizami harp planları yapmak ve eğitimini vermek. Bu kadar yaygın bir askerî-sivil örgütlenmenin, Türkiye'de olup biten kaotik eylemlerden bihaber olması, görevlerini yapmadıkları anlamına gelir. Öyleyse TSK içinde illegal örgütlenmeler varsa, savcılar ve yargıçlar hedefi tam 12'den vurmuş durumdalar.

İkincisi, askerî işlerin bürokratik niteliği ile ilgili. Elinde silah bulunduran kurumların sorumluluğu ağırdır. Bu kadar silah ve cephane önce insan hayatına, sonra istismarına dair sorunlar doğurur. Bu sorunları çözmek ancak, her şeyin kayda alındığı, emirlerin yazılı olarak verildiği ayrıntılı bir bürokrasi ile mümkündür. Asker dosya tutar, bu dosyalardaki evrakları titizlikle saklar. Hassas görevler yapanlar bu evraklardan mutlaka bir nüsha da kendilerine saklarlar. Bu yüzden Kozmik Oda'da, şayet bu birim kanunsuz işlerle uğraşmışsa mutlaka belgesi vardır. Bu belge bir harcama makbuzu, bir telefon dinleme kaydı, hatta işlenen bir cinayetten sonra yapılan durum değerlendirmesi bile olabilir.

Üçüncüsü mekânla ilgili. Özel Kuvvetler'in ana karargâhı Gölbaşı'nda. Bu tesisleri, inşaatındaki inanılmaz yolsuzluklardan hatırlayanlar olabilir. Ancak doğru adres Kirazlıdere. Zira burası şehrin tam merkezinde ve eğer bu birim devlet büyüklerine suikast planlıyorsa bu iş lojistik imkânlar açısından şehrin merkezinden yürütülür. Bu yüzden Kozmik Oda'da, suikast iddiaları doğruysa kuvvetle muhtemeldir ki belgesi bulunacaktır.

Vatandaşına tuzak kurmak için yaptığı planları antetli kâğıda ve ıslak imza altına alan bir bürokratik yapının, hangi çap ve markada silahın bu işte görevlendirildiğine kadar detayların yer aldığı suikast planlarını onaya sunması mümkün mü? Bu kadar açık olmasa bile pekâla mümkün. Her şeyden önce bu birim personelinin, Kozmik Oda'ya bir hâkimin girmesine ihtimal vermeyeceklerini düşünmek lâzım.

Bu söylediklerimin hepsi bir varsayım. Ama artık elimizde varsayım olmayan, elle tutulur, gözle görülür bir sonuç var. Hakimin Kozmik Oda'ya girdiği tarih, Türkiye için bir milat hükmündedir. O hakim, hukuk içinde yaşamamızın garantisidir. O hakim o odaya girebildiğine göre artık aklını peynir ekmekle yiyenler de dahil, hiç kimse suikast planları yapamaz, icrasına fırsat arayamaz. Bu iş artık bitmiştir. Geleceğimiz emniyete alınmıştır.

Önümüzde duran, geçmişin hesabını görmek ve bu hesaba göre geleceğimizi hep birlikte sağduyu ve hukuk ortak paydasında yeniden inşa etmekten ibaret. Yargıçlarımız postu yüzmeye kuyruğundan, yani en zor kısmından başladı. Gerisi zaten gelecektir.

ZAMAN