Kılavuzu Batı Olanın…

MUSTAFA SİEL

Varlığını İslam düşmanlığına adamış erbabına malum bir internet sitesinde Mart 2015’te yer alan bir habere göre, evlilikte sadakat ilkesinin Medeni Kanun'un 212. Maddesinde "Evli çiftler birbirlerine saygı, sadakat, yardım ve destek vermekle yükümlüdür." şeklinde yer aldığı Fransa’da, evli kadınlara evlilik dışı ilişki imkanı sağlama hizmeti! sunan Gleeden isimli bir sitenin toplu taşıma araçlarında yer alan kışkırtıcı reklamlarına kızan Katolik Aileler Derneği hukuk davası açmış.

Katolik Aileler Derneği'nin başkanı Jean-Marie Andres, "Bireyler arasında cinsel ilişkiyi teşvik eden pek çok internet sitesi var. Ama Gleeden'in farkı, evlilik içinde aldatmayı esas alması. Açıkça evli kadınlara evlilik dışı cinsel ilişki fırsatları sunuyor. Ama Fransız halkı ve parlamentosu, evliliğin bir kamusal taahhüt olduğu konusunda birleşmiş durumda ve bu yasalarda mevcut. Biz bu davayla Medeni Kanun'un bir anlam taşıdığını göstermeyi hedefliyoruz." demiş.

Mahkeme Namus Anlayışında Değişen Değerleri Dikkate Alacakmış!

Aile Hukuku uzmanı Stephane Valory ise, davanın sağlam bir temeli olduğunu ve evli kişiler arasında gayrimeşru ilişki kurulmasını örgütlemekle, Gleeden'in çiftleri Medeni Kanun'da yer alan yükümlülüklerini ihlal etmeye yönlendirdiğinin savunulabileceğini belirtiyor.

Valory, bununla birlikte mahkemenin, modern toplumun değişen ahlak değerlerini de dikkate alacağını kaydederek sadakat yükümlülüğü kavramının artık hayli esnek bir anlam taşıdığına işaret ediyor ve "Bundan 50 yıl önce, Gleeden sitesi pek çok kişiyi şoka uğratırdı. Ama bugün sadece bir azınlık bunun farkında. Dolayısıyla mahkeme de 50 yıl öncesinde olduğu gibi karar almayacaktır." diyor. 

Avrupa'da 2,3 Milyon "Zinaya Müsait" Evli Kadın Varmış

Gleeden sitesi, evli kadınları hedef aldığı suçlamasından kaçmak yerine, tam tersine reklamlarda başkasıyla ilişki yaşamaya "müsait" evli kadınlara vurgu yapıyormuş ve sitenin reklamlarında açıkça, evli kadınlara, eşlerini aldatmanın "yanlış değil, eğlenceli olduğu" fikri veriliyormuş.

Otobüs ve metrolarda asılan afişlerden birinde, gelinlik giymiş bir genç kadın görülüyor, yeni gelinin söz veren parmaklarını arkasında tutmasıyla, "verilen taahhütlerin aptalca olduğu" mesajı aktarılıyormuş.

2009 yılında kurulan internet sitesinin Fransa'da 1 milyon olmak üzere, Avrupa çapında 2,3 milyon abonesi varmış. Site ABD ve diğer ülkelerde de, daha küçük çapta faaliyet gösteriyormuş.

Gleeden sitesinde kadınların abonelik ücreti ödemesine gerek yokmuş. Erkekler kredi satın alıyor ve kayıtlı kadın abonelere erişim olanağı buluyormuş. Verilen bilgilerin doğru olduğunu kesinleştirmek mümkün olmasa da, Gleeden, siteye abone olan kişilerin % 80'inin gerçekten evli olduklarını söylüyormuş.

Aldatma Pazarlama Firması Gleeden: Aldatma Kavramını Biz İcat Etmedik

Gleeden sitesi sözcüsü Solene Paillet de, "Pek çok abonemiz, gizli bir bahçe edinmeleri sayesinde evliliklerini sona erdirmemeyi başardıklarını anlatıyor." diyerek ne büyük bir hizmet yaptıklarını övünerek anlatıyormuş (Bizdeki yerliler de, genelevlerin tecavüz vakalarını azalttığından bahisle, Türkiye’nin dört bir yanını Genelevlerle donatmak gerektiğinden dem vururlar hep, demek ki hocaları Fransızlarmış. Zaten bizim batı aşıklarının ortaya çıkışı Fransız kültür ve hayranlığıyla ortaya çıkmamış mıydı? Hem hocaları ve hem de talebeleri bayağı yol almışlar anlaşılan.)

Paillet'in asıl vurguladığı noktaysa, ifade özgürlüğüymüş. "Aldatma kavramını biz icat etmedik. Biz burada olsak da, olmasak da sadakatsizlik devam edecek." diyen Paillet, "Bizim tek yaptığımız bir talebi karşılamak. İnsanlar reklamlarımızı görüp şok geçirebilir, kimse bunu yapmakla yükümlü değil. Bir reklamda güzel bir otomobil gördüğünüzde onu satın almak zorunda olmuyorsunuz. Kendi kararlarını kendileri versinler." şeklinde kendini savunmuş.

Eş Değiştirme Festivali Köylüleri İsyan Ettirmiş!

Varlığını İslam ve namus düşmanlığına armağan etmiş malum sitede Temmuzda 2015 yer alan başka bir haberin başlığı böyle, haberi aynen alıntılıyorum;

“İngiltere’nin Gloucestershire bölgesindeki Flaxey köyünün sakinleri, yaşadıkları sessiz sakin bölgeye bir “eş değiştirme” festivali için 500 kişi akın edince neye uğradıklarını şaşırdı.

Köyde yaşayan yaklaşık 30 kişi “Swingfield” isimli festivalin Flaxey’de yapılacağından haberdar olmadıklarını ve bir sabah uyanıp çevreye kurulan çadırları ve park eden karavanları görünce çok şaşırdıklarını söyledi.

Hürriyet Avrupa’dan Birce Bora’nın Daily Mail gazetesinden aktardığına göre; köy sakinleri, “Müziğin sesini kısmalarını” söylemek için festivale katılanların yanına gittiklerinde cinsel çağrışımları olan afişleri gördüklerini ve köylerinde düzenlenen bu festivalin sıradan bir müzik festivali olmadığını anladıklarını söyledi.

İsmini açıklamak istemeyen bir köy sakini “Bizim derdimiz festivalde neler yapıldığı değil, çünkü insanların özel hayatlarında ne isterlerse onu yapabileceğine inanıyoruz. Ancak festivalden gelen sesler gerçekten tahammül edilemezdi” dedi.

Festivalin Perşembe günü başladığı ve Pazartesi günü sona erdiği açıklanırken, festivale katılmak için bilet alanların bile “festivalin gizliliğini korumak adına” toplantının nerede gerçekleşeceğini ancak yola çıkacakları tarihten iki gün önce öğrendiği açıklandı.

Buyurun Buradan Yakın

Batının aile ve namus anlayışının geldiği durumun vehametini anlatmak için sadece bu iki haber metnini okumak yetiyor ve buradan itibaren yazacaklarıma bile gerek yok aslında. Sadece bu yazıyı okuyanların ortak iğrenme, tiksinti ve öfkelerine tercüman olmuş olacağım sadece.

Doğrusu lağım kelimesi az geliyor bu haberde vurgulanan hususlar için. İnsanlığın bu kadar düştüğü, köpekleşmenin bu kadar dip yaptığı bir noktadayız. (Aslında köpeklere hakaret oluyor, çünkü köpeklerin iradeleri yok, iradeleriyle bu aşağılıkları gerçekleştirenler ve onlara aracılık edenler, bu tür aşağılıkları ve namussuzlukları ballandırarak aktaran, haberleştirenler köpeklerden aşağı durumdalar.)

Böyle Evlilikte, Ailede Olmaz Olsun

Aldatma Pazarlama Sitesinin sahibine göre, kadınların eşini aldatması yanlış değil bilakis eğlenceli bir iş olabilirmiş, pek çok evli kadın bu site yoluyla edindiği arka bahçe yoluyla evliliğini kurtarmış bu güne kadar, bu bir kamu hizmeti imiş. 

Olmaz olsun böyle evlilik, bu ne iğrençlik, bu ne iki yüzlülük, bu ne şeytanlık, bu ne fütursuzluk, bu ne alçaklık, bu ne adilik. Evlilik değil bu, iş yada otel arkadaşlığı olabilir ancak.

Peki evlilik ve namus kavramlarını hala korumaya çalışan Katolik Aileler Derneğinin acizliğine ne demeli? Bireyler arasında cinsel ilişki imkanı sağlayan sitelere karşı bir şey yapamazlarmış ama, evlilikte aldatma imkanı sunan site ve ilanları evlilikte sadakata dair kanun maddelerine açıkça aykırıymış ve bu kanunun hala geçerli olduğunu göstermek için siteye dava açacaklarmış. Bu ne acziyet, bu ne zillet. Tüm köpekleri salmışlar, tüm taşları bağlamışlar.

Uyuşturucu Reklamları Niye Yasaklanıyor?

Site Sahibi, sadakatsizliği kendilerinin icat etmediğini, kimsenin güzel bir araba reklamı görünce bu arabayı almak zorunda olmadığı gibi, aldatma reklamını görünce kocasını aldatmak zorunda olmadığını, pazarın serbest olduğunu söylemiş.

Bu kadar adice, bu kadar hınzırca bir savunma olabilir ancak. O zaman uyuşturucu, sigara, alkol yada başka şeylerin reklamını niye yasaklıyorsunuz. Yada adam öldürme imkanı sağlayan siteler ve reklamları olsun, kimse bu reklamlara bakarak adam öldürmesin.

Doğrusu batılıları bu konuda eleştirmek bile gereksiz. İki dudakları ve bacaklarının arasından başka bir amaçları olmayan, iffet, namus, gibi kavramları lügatlarından silmiş batılıları bu konuda muhatap almak bile fuzuli meşguliyet.

Türkiye’deki Birileri de Ağızlarındaki Baklayı Çıkaracak Ama 

Aslında yukarıda ki misalleri vermek bile gereksiz. Herkesin gördüğü bir gerçek olarak batıda cinsel ahlak(sızlık) esfeli sefilinler seviye(sizliğin)de. İçimizde birileri de bu seviyesizliği ağızlarının suyunu akıtarak halkımıza pazarlamaya, halkımızın da aynı seviyesizliğe düşmesine can atıyorlar.

Bu boynuzlanma haberlerini yapanlar ve yayanlar, aslında Türkiye’de de bu ahlaksızlığını yayılmasını, hayvanlar gibi hür olmayı arzuluyor ve bunun için çabalıyorlar. Lakin şu anda bunu direk söyleyemediklerinden, bu şekilde dolaylı haberlerle zemin oluşturmaya çalışıyorlar. Uzak olmayan bir süre sonra muhtemelen bunu Türkiye içinde açıkça talep edecekler, savunacaklardır.

Ben bu haberi bu haberi ballandıra ballandıra kamuya duyuranlara, bu şekilde bu siteyi onayladığını, çağdaşlık ve laikliğin bir gereği gördüğünü ihdas edenlere sormak isterim. Her ne kadar batılılara öykünseniz de, henüz onlar kadar karnınızın genişlediğini sanmıyorum. Boynuzlamak şeytani bir tat verebilir ama, ya bir gün de boynuzlandığınızı öğrenirseniz nasıl bir tat alırsınız acaba hiç düşündünüz mü?

Yılan gibi sokmak şeytani bir zevktir muhtemelen ama, bir gün başka biri sizi gibi yılan gibi sokarak şeytani bir zevk almaya kalkarsa siz nasıl bir zevk alırsınız acaba? 

Fe Eyne Tezhebun? 

Bir blok olarak batının (ve batılılara özenen doğuluların) durumu ve gidişatı bu olup, bu gidiş gidiş değil. Bundan 100 sene önce batıda da namus diye bir kavram vardı ve gençlerin flörtü bile hoş görülmezdi. Bu gün ise evli kadınların kendilerini bedava pazarladıkları siteler hiçbir yasal ve sosyal engellemeyle (ve mahalle baskısıyla) karşılaşmadan metrolara, toplu taşıma araçlarına çarşaf çarşaf ilan veriyor. 

Namustan geçtik, evlilikte sadakat bile sorgulanıyor, hafife alınıyor. Nitekim haberde 50 yıl önce böyle bir ilan vermenin mümkün olmayacağı, bu gün ise bu ilanının evlilik sadakatına dair açık kanun hükümlerine rağmen değişen mantalite nedeniyle suç sayılamayacağı ifade ediliyor.

Kılavuzu Karga Olanın Burnu … Kurtulmazmış

Kılavuzu karga olanın burnu pislikten kurtulmazmış. Batı ve batıcıların varacağı nokta burası olup, bu haberde burunlarını zevkle soktukları pisliğin bir ürünü.

Aslında sadece bu batıcı kesimlerin televizyonlarına, filmlerine, kitaplarına vs. bakılsa, aslında bu sitenin çok masum kaldığını görebiliriz. Tek fark, site sahibi açıkça eşlerinin kocalarını boynuzlamalarını savunuyor, bizimkiler kıvırtmalarla aynı şeyi söylemeye çalışıyorlar. 

Nitekim bu haberi yayınlayan sitelerde, bu tipten çıkan haberlerden maksat haber yapmak değil, aldatmayı dolaylı olarak savunmak ve yaygınlaşmasına zemin hazırlamak.

Batı Ve İçimizdeki Batı Aşıkları Nereye Gidiyor?

100 yıl gibi pekte uzak olmayan bir zaman diliminde nereden nereye geldiklerine bakarak, yakın bir zamanda nereye gideceklerini kestirmek pek zor olmasa gerek.

Muhtemelen yakın zamanlarda batılılar aile içi (ensest) ilişkilerinde tabi olduğu, kimsenin karışamayacağını söylemeye; boy boy ensest ilişki haber ve fotoğrafları yayınlamaya başlarlarsa batılılar hiç şaşırmamak lazım. 

Tabi batıyı kılavuz alan batıcılarda hemen burunlarını .. daldırıp, bu tür haberleri ballandıra ballandıra ileteceklerdir bize şeytani bir haz alarak. Nitekim bu konuyu özendirici tarzda işleyen yerli ve yabancı yazarlar ve filimler az değil. 

Namuslular En Az Namussuzlar Kadar Cesur Olmalı

Süratle önlem alınmalı bu konuda. Namus, evlilik, aile, iffet kavramlarının vazgeçilmezliği ve Allah indindeki değeri sık sık tekrarlanmalı, gündeme getirilmeli. Aldatma, zina, fuhuş gibi pis işlerin pislikleri, Allah katında ne derece öfke ve gazaba neden olduğu açıkça dillendirilmeli her platformda. Bu çabalarda en az namussuzluğu yaygınlaştırmaya çalışanlar kadar cesur ve gayretli olmak durumundayız.

Bu kavramları aşındırmaya yönelik olduğu açık olan bu tür haberler, ilanlar, reklamlar şiddetle protesto edilmeli, engellenmeye çalışılmalıdır. Bu tür haberlere, ilanlara, yayınlara tepkisiz kalınmamalı, meşru yollarla ciddi ve sürekli tepkiler verilmelidir mutlaka. Namussuzluğu özendiren, öven, yücelten yazıları, dizileri, gazeteleri, siteleri boykot etmeli ve boykot çağrısı yapılmalıdır.

Doğru Namus Kavramı Dinimizin En Temel Kavramlarındandır

Elbette toplumun çifte standartlı, kadınları sorumlu tutup erkekleri görmezden gelen namus anlayışını tasvip etmek mümkün değil. Lakin Kur’an’daki cinsel sınırlar ve suçlarla ilgili ayetler ve peygamberimizin gerçek sünneti bizlere namus kavramından neyi anlamamız ve korumaya çalışmamız gerektiği konusunda yeterli doneleri veriyor.

Bu sınırlar ve suçlar göreceli değil, değişmez ve daimidir. Zemine zamana topluma göre değişmez. Bunları korumak, aynı zamanda dinimizi korumak anlamına gelir.

Sadece korumakla değil, bunların toplumda kök salmasını, cinsel suçların önlenmesini sağlamaya uğraşmakla da mükellefiz. Bu konudaki mükellefiyetlerimizi görmek için Kur’anın tümünü bile okumaya gerek yok,  sadece 4. Nisa Suresi, 24.Nur Suresi ile 33.Ahzab  Suresinin ilgili ayetlerini okumak bile yeterli.

İktidar Fuhşiyata Dur Demek İçin Gerekli Önlemleri Almalıdır

Bu konuda hükümetin de aciliyetle atması gereken adımlar var. Fuhşiyati ve aldatmayı teşvik anlamına gelen her türlü resim, yazı, haber vs.’nin kamusal alanda afişe edilmesi önlenmelidir.  Öncelikle bekar yada evli, erkek yada kadın  fark etmez zina suç sayılmalı ve ciddi yaptırımlar getirilmelidir. Eşine ihanet eden kadın yada erkeğin eşine tek celsede ayrılma hakkı eşinden maddi tazminat ve ömür boyu maddi aylık getirilmelidir. 

Tecavüz suçlarında mağdurlar rencide edilmeden yargılama imkanı sağlandığı gibi, tecavüzcülerin hadım edilmesi ve idama kadar varan çok ağır cezalar alması mutlaka sağlanmalı, bunlar toplumun içinde her an patlama hazır bomba gibi gezdirilmemelidir. Evlilik özendirilmeli ve teşvik edilmeli, evlilik yaşının her gün daha yukarı çıkması önlenmelidir.