Mehmet Garip Tanyıldızı / Akşam
İsrail neden başarısız oldu?
İzzeddin el-Kassam mücahitleri kara operasyonu girişiminde bulunan İsrail'i, bu girişim özelinde, ağır bir hezimete uğrattı. Kassam'ın bu başarısı başta İsrail'de ama genel olarak Müslümanlar dahil konuyu ilgiyle takip edenlerin ekseriyetinde şaşkınlığa sebep oldu.
Hamas'ın Aksa Tufanı Operasyonu'ndaki başarısı da benzer bir şaşkınlıkla karşılanmıştı. Bununla birlikte, Kassam'ın operasyon sonrasına dair planlamalarının olduğunu açıklamasına rağmen İsrail'in hazırlanarak düzenleyeceği bir kara saldırısına karşı koyamayacağını öne sürenler bir kez daha dumura uğradı.
Aslında, Hamas'ın İsrail'e karşı başarılı olmasına şaşırmanın, yıllardır abluka altında yaşaması ve kısıtlı imkanlarla bir mücadele yürütmesi gibi anlaşılabilir tarafları var. Ancak, Hamas'ın örgütlü yapısı, Kassam'ın istihbari disiplin içinde yürüttüğü stratejik hamleleri, mücahitlerin adanmışlıkları gibi sebepler Aksa Tufanı ve sonrasındaki başarıyı büyük ölçüde izah edebiliyor.
Öte yandan, ilk günden itibaren büyük bir şaşkınlık içinde sorulan bir soru hala sorulmaya devam ediyor: İsrail neden başarısız oldu?
Özel eğitimli birliklerle oluşturulmuş, en gelişmiş silahlar hizmetine sunulmuş, yüksek maliyetli savunma sistemlerine sahip, son teknoloji ile donatılmış bir istihbarat ağı ile desteklenen "yenilmez" ordunun koruduğu sınırlar nasıl oldu da sayıları 200'ü geçmeyen Filistinliler tarafından birkaç saatte aşılabildi?
Aksa Tufanı özelinde bu soruya birtakım "hazır" cevaplar veriliyor.
İsrail'in bu çapta bir saldırıyı beklememesi, Netanyahu karşıtı protestolar dolayısıyla Tel Aviv'deki iç karışıklıklar, MOSSAD ve Şin Bet'in istihbarat zaafları İsrail'in başarısızlığının sebepleri olarak gösteriliyor.
Fakat, bu cevaplar, İsrail'in kara harekatı girişimindeki sözünü ettiğimiz başarısızlığını izah etmekte yetersiz kalıyor.
Zira, Tel Aviv yönetimi tarafından, algı ve propaganda aşamaları dahi planlanarak gerçekleştirilen bir operasyon fiyaskoyla sonuçlandı.
Kassam, tünellerden çıkarak İsrail tanklarını imha ettiği görüntüleri paylaşarak Siyonist orduyu, amiyane tabirle, madara etti.
Bu hezimet, Aksa Tufanı'na karşı başarısızlığın yalnızca İsrail'in hazırlıksız yakalanması, Tel Aviv'deki iç karışıklıklar ve istihbarat zaafları ile açıklanamayacağını ortaya koyuyor.
İsrail'in başarısızlığının en büyük ve birincil sebebi, şüphesiz, direnişin kaviliğidir.
Bu başarısızlığın İsrail'den kaynaklanan yönü ise, en doğru şekilde, Siyonist kibir ile açıklanabilir.
Yahudileri seçilmiş ırk olarak telakki eden teolojisi ve kendilerini medeni, karşılarındakileri ilkel-barbarlar olarak gören modern düşünme biçimlerinin beslediği kibir, başarısızlıklarında başat rol oynadı.
İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant'ın "insansı hayvanlarla savaşıyoruz" açıklamasında kendini gösteren bu kibir, yaşadıkları hezimet ve bunun karşısında uğradıkları şaşkınlıklarının arka planını gözler önüne seriyor.
"Hayvan" olarak gördükleri mücahitler, İsrail'in milyar dolarlar harcayarak tahkim ettiği savunma sistemlerini, ellerindeki kısıtlı imkanlara rağmen, felç etmeyi başardı. Daha sonra günlerce hazırlık yaparak düzenledikleri operasyonda onları, yine kısıtlı imkanlarla, pusuya düşürdü.
Bu bağlamda düşünüldüğünde, Kassam Sözcüsü Ebu Ubeyde'nin İsrailli bakanın sözlerine karşı "Kibre karşı kibir sadakadır" şiarına örneklik teşkil eden ve askeri-stratejik başarıların ötesine geçen cevabı da daha anlamlı hale geliyor.
Şöyle söylemişti Ebu Ubeyde: "Evet, aslanlarla savaşıyorsunuz."