Vay canına sayın seyirciler; başörtülü kızlar okullara alınmadığı dönemlerde, kimsenin aklına gelmemişti “Mini etekli kızların bacaklarına kezzap atmak” ama, tam başörtü yasağının kalkma sürecinde, birden bire akla geliverdi işte..
Sadece akla gelmemiş, uygulamaya da geçilmiş!
İyi de; başörtü yasak olunca mı, (mesela kızgınlıkla, mesela üzüntüye kapılıp, ne yaptığının bilincinde olmadan) böyle bir şey yapılır, yoksa başörtü serbest olunca mı?
Pek anlayamadım işin mantığını!
Diyecekler ki; “Evet, eskiden yapmıyorlardı ama, şimdi cesaretlendiler. Güç gösterisi yapıyorlar!”
İyi de, bu güç gösterisini, yasak sürerken yapmayıp da, tam yasak kalkarken niye yapıyorlar!
Yasak sürerken hiçbir şeyden cesaretlenmiyorlar da, niçin yasak kalkarken birdenbire hap almış gibi cesaret kazanıyorlar?
Derindekilerin mutlaka bir izahı vardır canım.
Hem önemli olan işin nedeni/niçini değil.
Önemli olan, kartel medyasının “mini eteklilere kezzap” başlığı atabilecekleri, mantıksız da olsa, saçma sapan bir iddia da olsa, gerçekle ilgisi olmasa da, bir malzeme ellerine geçirmiş olmaları..
Anında “yalanlanıyor mu”ymuş!
Yalanlansın canım, kimin sesi yüksek çıkarsa, onun dediği “doğru”dur!
Adamların 7 ulusal gazetesi, 5 televizyon kanalı arasında işin doğrusunu yazan senin kaç gazeten, kaç televizyonun var?
Onların medya güçlerinin, kaçta kaçı senin elinde?
Sonuçta, “mini etekliye kezzap attılar” diyenlerin sesi daha yüksek çıkacak ve kamuoyu da, onların istedikleri şekilde yönlendirilecek!
Bakın televizyon programlarına; okumuş okumuş adamlar, kimi rektör olmuş/kimi dekan olmuş adamlar, “Başörtü yasağı kalkarsa, erkekler de cübbe ile gelirler. Engelleyemeyiz” diyorlar..
Be utanmaz adam, derdin gerçekten başörtü değil cübbe ise, bugün tüm başörtülüleri, binlerce öğrenciyi önleyebiliyorsun da, yarın üç tane cübbe giymek isteyecek erkeği mi önleyemeyeceksin?
Bugün binlerce öğrenciyi, nasıl hukuk/mukuk dinlemeden, kapıdaki güvenlik görevlilerin ile üniversitelere almıyorsan, gerçekten cübbeliler ise tek derdin; güvenlik görevlileri vasıtası ile yine engellemeni yaparsın! (Benim onlara da yasak konulması diye bir düşüncem yok ama, sonuçta cübbe farz olmadığına göre, böyle bir engel bir derece makul karşılanabilir.)
“Yok efendim başörtü yasağı kalkarsa, biz cübbelileri engelleyemeyiz!”
Dertleri “sünnet olan cübbe” değil aslında.. “Farz” olan başörtü!
Hepsi ezberlemiş, tek makinadan komuta altındaki robotlar gibi ses veriyorlar: “Ama doktor olduklarında, erkek hastalara da bakmaz onlar”!
Be ahlâksızlar, bugün üniversitenin kapısından içeri almamaya gücünüz yetiyor da, yarın o öğrenci doktor olduğunda, gelen hastalardan birisine bakmadığı için, “görevini yapmayan bir doktor” statüsünde, kendisine disiplin cezası vermekten mi aciz kalacaksın!
Özel hastane ise, zaten seni ilgilendirmez. Ama devlet hastanesinde çalışırken; maaşı alıp, ardından da, gelen hastalar arasında erkeklere bakmama uygulamasına kim geçerse, basarsın disiplin cezasını, olur biter.. Tabii o cezaların sonunda da, memuriyetten ihraç var! Bugün başörtülüleri sorgusuz-sualsiz atıyorsunuz ya.. O zaman, sorgusuz-sualsiz değil, kanuna uygun şekilde, vazifesini yapmadığı için atarsanız..Kimse de itiraz edemez!
Bugün kız öğrencileri; hiçbir kusurları olmadan, “potansiyel suçlu” gibi görüp, üniversite kapılarından geri çevirmeye gücünüz var da, disiplin suçu işleyenlere mi gücünüz yetmeyecek?
Kuş kadar akılları kalmamış, vicdansız despotlarda itiraz biter mi: “Ama, başörtü yasağı kalkarsa, başı açık kızları tehdit edip başlarını örttürürler!”
Be insafsızlar!.. Bugün sokaklarda, başı açma veya örtme serbest. Kimse kalkıp da başı açıkları zorla örttürüyor mu ki, üniversitede de serbestlik olunca böyle bir zorbalık olsun?
Kaldı ki; bugün üniversite kapısından içeri, hiç almamaya gücün yeten o tertemiz öğrencilerden bir-iki tanesi böyle bir densizlik yaptığında, onu tutup polise vermeye mi gücün yetmeyecek?
Biz ne dersek diyelim.. Kurt, yukarıda durduğu halde, aşağıdaki kuzuya “Suyumu bulandırıyorsun” diyor! Başka izahı yok bu tartışmaların! Onun için de, tezgâhlar kuruyorlar, kurmaya devam edecekler!
Yalan haber üretecekler.. İftira edecekler..
Kezzap atanları yakalayıp hesap sormak varken, “başörtüyü yasaklayalım” diyecekler!
Başörtülü doktor, laikçi babası tarafından, Kartal’da yol ortasında, pompalı tüfekle öldürüldüğünde, sanki biz “Başı açıklık yasaklansın. Bakın laikçiler, ne cinayetler işliyor” demişiz gibi!
Yazı biterken aklıma geldi..
Kezzap kelimesinin son harfini “b” ile söylersek, ne anlama geliyor biliyor musunuz?
“Çokça yalan söyleyen” demek.
Bunlar da, “kezzap” üzerinden yalancılıklarını rekora taşıyacaklar..
Yalancılıklarını rekora taşıyıp, iflaslarını ilan edecekler!
Vakit gazetesi