Yaklaşık otuz yıldır Katar’da iktidardaki Sani ailesinin kameramanlığını yapan 64 yaşındaki Muhammed Sıddık Amadi, Körfez ülkeleri ile Katar arasında yaşanan krizle ilgili duygu ve düşüncelerini AA muhabiriyle paylaştı.
Bu krizin her iki taraf için de iyi olmadığını belirten Amadi, “Özellikle de Ramazan ayında böyle bir krizin yaşanıyor olması çok üzücü. Malumunuz Ramazan sadece 30 gün ve insanların bu ayda tüm problemlerini bir kenara bırakarak ibadetlerini yapması gerekir. Ancak ne yazık ki şu an herkes bu sorunu düşünmekle meşgul. Bu gerçekten çok kötü bir şey. Kendi kardeşlerimiz bize Ramazan ayını zehir etti.” diye konuştu.
“Ne Demek Şimdi Bu?”
Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Bahreyn’in Katar vatandaşlardan 14 gün içinde bu ülkeleri terk etmesini istemesine sert tepki gösteren Amadi, bu kararın aileleri böldüğünü söyledi. Amadi, “Bunu İsraillilere bile yapmadılar. Biz Müslümanlara yapıyorlar. Buna inanamıyorum.” dedi.
Amadi şöyle konuştu:
“Şimdi benim amcam ve kız kardeşim Suudi Arabistan’da. Artık onları göremeyeceğim. Ne yapabilirim? Şu an Suudi Arabistan’a gitseniz, ‘Katar parası istemiyoruz.’ deniyor. Umre için Katar’dan Mekke’ye gidenlere ‘Camiye giremezsiniz.’ diyorlar. Ne demek şimdi bu? Mekke sadece Suudi Arabistanlıların değil, tüm Müslümanlarındır. Böyle söyleyemezsiniz. Çünkü bunlar senin kardeşlerin. İki günde her şeyi unuttun mu?”
Bu yaşananların kendilerini çok kırdığını dile getiren Amadi, “Bizim bunu unutmamız asla mümkün olmayacak. Bunu bize bir yabancı yapsa çok da dert değildi. Ancak benim kardeşim böyle yapınca bunu nasıl unutabilirim?” ifadelerini kullandı.
“Birlik Olmamızı İstemiyorlar”
ABD ve Avrupa’nın Körfez İşbirliği Teşkilatı (KİK) ülkelerinin bir araya gelmesini kesinlikle istemediğini ifade eden Amadi, şöyle devam etti:
“İlkokul ikinci sınıftayken bir hikâye okumuştum. Yaşlı bir Arap ölürken yedi oğlunu etrafında toplar ve ellerine birer çubuk verir. Sonra bunları teker teker kırmalarını ister. Tabii hepsi kırar. Sonra yedi çubuğu birleştirir ve bu şekilde kırmalarını ister. Bu sefer kimse kıramaz. Şimdi yaşadıklarımız da bunun aynısı. Batılı ülkeler bizim birlik olmamızı istemiyor. Bizler ABD yerine Allah’tan yardım istemeliyiz. Çünkü onların tek yardım edecekleri İsrail olacaktır asla biz değil. Allah isterse ‘ol’ der ve olur. Ama şimdi hükümetler koltuklarını kaybetmekten korkuyor.”