Kenan Alpay, "Söz konusu vatansa hiçbir şey teferruat değildir"

HaberGlobal’de yayınlanan Saynur Tezel’in sunduğu “Kayıt Altında” programına katılan gazeteci yazar Kenan Alpay “HDP’yi kapatalım” çağrılarını yorumladı. Alpay, "Söz konusu vatansa hiçbir şey teferruat değildir.” dedi.

HAKSÖZ HABER

Gazeteci yazar Kenan Alpay, Türkiye’de sıklıkla dile getirilen “Sahada kazandık masada kaybettik” söylemini MHP lideri Devlet Bahçeli’nin de dile getirdiği HDP’yi kapatalım söylemleriyle beraber yorumladı: “Devlet Bahçeli aslında bize biz sahada psikolojik, toplumsal ve askeri üstünlüğü elde etmiş olsak da ya şu HDP’yi bir kapatalım da biz masada kaybedelim demek istemektedir.

Kenan Alpay HDP’yi kapatmakla sorunların çözülmeyeceğini aksine sorunların artacağını belirtti.

Alpay, “HDP’nin kapatılması terörle mücadelede bir kayıptır. Çünkü biz terörle, terör unsurları ile her türlü mücadele ederken elini ayağını işlemez hale getirecekken bir taraftan da bir kapıyı açık bırakmamız lazım.” dedi.

HDP/PKK’ya bir çıkış yolu bırakılmaması planı üzerine, “Kedinin bir çıkış yolu kalmadığında üzerimize atlaması gibi bir durumdur” diyen Alpay, “Bunun için biz şöyle diyeceğiz: Ya kardeşim biz PKK ile sahada her türlü mücadeleyi veriyoruz ama meşru mücadelenin yeri de meclistir. Biz ondan sonra sorarız, Gültan Kışanak mı var, Mithat Sancar mı var ona sorarız nedir sorun diye? Fakat burada cezalandırmayı salt mahkeme önünde, salt cezaevinde yapmayı ben doğru bulmuyorum. Bu süreçle beraber 17 şehirde sadece İstanbul’da değil, sadece Türk, Kürt, Laz, Çerkez nezdinde de değil Diyarbakır’da da PKK ya da HDP meşruiyetini yitirmiştir. HDP bu cinayetleri, katliamları açıktan telaffuz ederek, doğrudan PKK’yı işaret ederek lanetlemediği oranda tabanını yitirmiştir. HDP’nin açık kalması ve bu söylemleri kullanmadan, tavır almadan hareket etmesi HDP’ye zarar vermektedir. HDP’nin kapatılması ise mağduriyet yaratır.” dedi.

‘AK Parti’nin, HDP’nin kapatılması konusunda ne düşündüğünü’ soran moderatör Saynur Tezel’e Kenan Alpay, “ Ak Parti söylem olarak kapatılmasını dile getirmiyor ancak kapatılmaması yönünde düşündüğünü görüyorum. Orta ve uzun vadede HDP’nin açık tutularak toplumu şuna ikna etmesi gerektiğini düşünüyorum. ‘Ya kardeşim biz çözüm süreci denen olayda neler yaptık gördünüz, her şeyi göze aldık. Ama bu adamlar mayınlı hendekler kazdılar, adam kaçırdılar, mahkeme kurdular, esnafın üzerine çöküp haraç kestiler, adam öldürmeye çalıştılar. Bunlar bitirdiler. Ben daha önce de dile getirmiştim Gültan Kışanak tutuklandığı gün ben Diyarbakır’daydım. Hiçbir eylem yoktu. Bakın 53 tane PKK’lı öldürülüyor. Normal şartlarda ne oluyordu? “Biz gerillamızın/şehidimizin cenazesine sahip çıkıyoruz” derdiler. Nereli ise o PKK’lı: Bitlisli mi, Hakkârili mi ya da diyelim Vanlı oralarda kitlesel eylemler oluyordu. Taziye ziyareti adı altında. Bugün kim gidecek o taziye denen olaya? Dolayısıyla artık ben sivil kitleleri mobilize edebilecek yetenekten mahrum olmuş bir PKK’nın ya da diyelim ki siyasi temsilcisi HDP’nin böyle bir duruma düştüğü vasatta kalkıp da HDP’yi kapatalım, onu kaşıyalım, o kabuğu kaşıyalım kanatalım meselesini doğru bulmuyorum.” dedi.

Alpay, “Söz konusu vatansa gerisi teferruattır söylemi yanlış bir söylemdir. Sapkın bir söylemdir. Öyle bir şey yok. Söz konusu vatansa hiçbir şey teferruat değildir. Özellikle hukuki ve yasal anlamda. Hukuku tasfiye edebilecek ya da belli bir zamana kadar görmezden gelebilecek bir yaklaşım biçiminin doğru olmadığını düşünüyorum. İstanbul işgal altında kaldı 3-4 yıl boyunca, mecliste bulunan insanlar ne dediler? “Biz burada hukuk üzerinde konuşacağız.” dediler. Mecliste İttihatçılar, İslamcılar, Liberaller, Ulusalcılar, Kürtçüler vardı… Orada mesele neydi? “Biz bu ülkeyi kurtaracağız.”dı.  Her biri farklı yöntemlerle kurtarılacağını düşünüyordu. Ama maksat birdi. Ülkeyi işgalden kurtarmak ve onun için hareket edildi. Dolayısıyla ben Meral Akşener’i ya da Kemal Kılıçdaroğlu’nu eleştireyim ama şöyle yapmak ayıptır. Onları bir resmin içerisine alıp (Temel Karamollaoğlu’nu, Ali Babacan’ı, Abdullah Gül’ü, Ahmet Davutoğlu’nu) işte bunlar PKK’nın bilmem nesi demek hakikaten ahlaksız trol mantığıdır. Böyle yapılarak siyaseti bir çatı altında toplamaya çalışmak, toplumsal anlamda da dayanışmayı sağlamak mümkün değildir.” dedi.

Yorum Analiz Haberleri

Meşru olanı savunursan karşılığını elbet görürsün!
Türkiye solu neden hala Esed rejimini savunuyor?
Sosyal medyada görünürlük çabası ve dijital nihilizm
İran aparatlarının komik antipropagandalarına vakit ayırmak bile coğrafya için zaman kaybı...
Nasıl ki ilk Müslümanlar tüm zorluklara rağmen direndiyse Gazzeliler de öyle direniyor!