Kenan Alpay: “28 Şubat’ı konuşamıyoruz, makul bir yüzleşme gerçekleştirilmeli”

Haber Global ekranlarında Saynur Tezel’in sunduğu “Kayıt Altında” programında konuşan Kenan Alpay: “28 Şubat darbe sürecini konuşamıyoruz. Konuşmamakta da bazı arkadaşlarımız ısrar ediyorlar. Makul bir yüzleşme gerçekleştirilmeli” dedi.

HAKSÖZ HABER

Haber Global ekranlarında Saynur Tezel’in sunduğu “Kayıt Altında” programında dün akşam Korkusuz yazarı Barış Yarkadaş, emekli Kurmay Albay Dursun Çiçek, AK Parti İstanbul İl Başkan yardımcısı Adem Yıldırım ve Yeni Akit gazetesi yazarı Kenan Aplay konuk olarak yer aldı.

28 Şubat Davası sanıklarından olan Çevik Bir, Çetin Doğan, Fevzi Türkeri, Ahmet Çörekçi, İlhan Kılıç gibi 14 emekli generalin yargılandığı dava geçtiğimiz hafta sonuçlanmış ve mahkeme sanıkların askeri müdahaleye başvurduklarını belirtmişti. 28 Şubat darbecisi emekli 13 paşanın rütbeleri de dün mahkemenin hüküm vermesinin ardından Genelkurmay Personel Başkanlığı tarafından sökülmüştü.

“Kayıt Altında” programında Kenan Alpay’ın konuşmasına ısrarla müdahalede bulunan Dursun Çiçek; 28 Şubat’ı FETÖ eliyle yapılmış bir olaya indirgemeye çalışmış, darbecileri de aklamaya çalışmıştı.

Kenan Alpay konuşmasında: “28 Şubat darbe sürecini konuşamıyoruz. Konuşmamakta da bazı arkadaşlarımız ısrar ediyorlar. Makul bir yüzleşme gerçekleştirilmeli.” dedi.

28 Şubat sanıkları hakkında hazırlanan iddianame ile ilgili FETÖ’cüler hazırladı söylemlerine de değinen Alpay: “Bu iddianameye baktığımızda FETÖ’cüler hazırlamıştır deyip geçebileceğimiz bir iddianame durmuyor önümüzde. Olayı her ne olursa olsun hoşumuzda gitmediğinde, FETÖ ile damgalayıp, o süreci konuşma dışına çıkarmak kolay bir iş. Bu yapılabilir. Ama bu siyasi bir polemikten öteye bir fayda sağlamaz bize. Burada maksat birine eziyet etmek; yaşı 70’i 80’i geçmiş insanları cezaevi hücrelerinde ölüme sürüklemek değildir. Ancak öte yandan adaletin tecelli etmesi açısından, Türkiye’de askeri veya herhangi bir vesayete girişilmesinin önünü almak açısından adli anlamda alınması gereken bir takım tedbirler vardır. ‘80 yaşındaki adamların hapiste ne işi var?’ minvalinde duygusal söylemler ile savunmaya kalkışırsak durumu, orada Türkiye, demokratik hukuk devleti olma vasfını yine koruyamayacaktır. Eğer demokratik hukuk devleti olmaktan bahsediyorsak veya bahsedeceksek; eksiklerini gediklerini gidermek üzere meşru siyasete müdahale eden her türlü yolu her türlü aktörü biz engellemekle mükellefiz.”       

Yorum Analiz Haberleri

Meşru olanı savunursan karşılığını elbet görürsün!
Türkiye solu neden hala Esed rejimini savunuyor?
Sosyal medyada görünürlük çabası ve dijital nihilizm
İran aparatlarının komik antipropagandalarına vakit ayırmak bile coğrafya için zaman kaybı...
Nasıl ki ilk Müslümanlar tüm zorluklara rağmen direndiyse Gazzeliler de öyle direniyor!