Kemalizm’e yamanmak için ilkesizlik tercih mi ediliyor?

Dün 30 Ağustos Zafer Bayramını siyasiler tebrik mesajları ve sosyal medya hesapları üzerinden kutladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, Mustafa Kemal’in yer almadığı bir görselle tebrikte bulunması kimilerini rahatsız etti.

HAKSÖZ HABER

Milli Mücadele’nin önemli bir aşaması olarak görülen savaşın sonucunda Türkiye halkları galip geldi. Savaşın tarihi ve misyonu Kemalist rejim nedeniyle bugüne kadar hep çarpıtılarak sunuldu. Sonuçta da belirli liderlerin etrafında kümelenmiş “milletin zaferi”, tek bir adama mal edilerek sunuldu.

Büyük Taarruz adıyla da anılan savaşın zaferle sonuçlanması ve işgal birliklerinin ülke sınırlarını terk etmeye başlaması, 30 Ağustosu anlamlı kılıyor.

30 Ağustosu kimileri için daha farklı kılan başka nedenler de var. Türkiye’de 1900 ila 2000 yılları arasında gerçekleşen her büyük olay, Mustafa Kemal’in özgüvenli liderliğinde yükselen bir eser olarak lanse edilmeye çalışılıyor. Tarihi çarpıtmayı seven Kemalizm, tarihin farklı açılardan konuşulmasını da bugüne kadar baskılamaya, çarpıtmaya ve engellemeye çalışıyor.  

Milli Mücadele’nin asıl kahramanları her daim Anadolu’nun ücra yerlerinde sessizce anılırken; genellikle de kalplerde, Mustafa Kemal övgülerini sürdürmeyi kendisine vazife bilen bir takım klikler birçok “milli bayramı”, ata kültüne izafe etmeye ve bayramları onun etrafında kutlamaya bayılıyor.

Haliyle de Kemalist rejime ve unsurlara kendisini yamamak isteyen birçok isim, Mustafa Kemal övgülerinde diğerleriyle kıyasıya bir rekabete giriyor. En çok “Ben överim!”, “Ben severim!”, “Ben anarım!” diyen bir takım şahısların da tutarlı söylemlerden ve fikirlerden uzaklaştığı görülüyor.

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu’nun kurmaylarından İbrahim Turhan da bu rekabete dahil olanlardan biri.

İzmir eski milletvekili İbrahim Turhan sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımlarda şu ilginç ve ibretlik ifadelere başvuruyor:

TBMM Orduları’nın 26 Ağustos 1922'de Afyonkarahisar - Kocatepe'deki Büyük Taarruz’u ile başlayan ve 30 Ağustos’ta zaferle sonuçlanan savaşın adı “Başkomutanlık Meydan Muharebesi”dir. “Başkomutan” Gazi Mustafa Kemal Paşa anılmadan Başkomutanlık Meydan Muharebesi kutlanabilir mi? Türkiye yeniden kaynaşıp kucaklaşsın, kutuplaşma ve mahalle kavgaları sona ersin istiyorsak ülkenin ortak değerlerini siyasal çatışmanın unsuru olmaktan çıkarmalıyız. İstiklal Savaşı ve milli mücadelenin Başkomutanı Atatürk, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları için ortak değerdir.”

Gelecek Partili Turhan’ın, paylaşımları, Erdoğan’ı eleştirmek için yazılan sözler ve Kemalizm’e övgüler olarak anıldı. Ancak bu durumu daha ilginç kılan şey; ilkeler olarak anılan düşüncelerin siyasi ihtiraslar ve ekonomik kaygılar ile bir kenara atılmış olmasıydı.  

Tarihi, Kemalist ideoloji ve tezler çerçevesinde kurgulayıp; yaşanan acıları, kayıpları, sapmaları, inkar ve asimilasyon politikalarını temize çıkarmakta inat eden devlet sınıflarına uyum sağlamayı amaçlayan siyasilerin ilkesizliği ‘güzel günler’ vadetmiyor görünüyor.

Gelecek Partili İbrahim Turhan'ın Kemalizm'e övgüler düzen paylaşımları,

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "Mustafa Kemal neden yok?" denerek eleştirildiği paylaşımı,

Yorum Analiz Haberleri

Meşru olanı savunursan karşılığını elbet görürsün!
Türkiye solu neden hala Esed rejimini savunuyor?
Sosyal medyada görünürlük çabası ve dijital nihilizm
İran aparatlarının komik antipropagandalarına vakit ayırmak bile coğrafya için zaman kaybı...
Nasıl ki ilk Müslümanlar tüm zorluklara rağmen direndiyse Gazzeliler de öyle direniyor!