HAKSÖZ HABER
30 Ağustos Cuma günü Milli Savunma Üniversitesi Kara Harp Okulu Diploma Alma ve Sancak Devir Teslim Töreni’nden sonra teğmenlerin tören prosedürü dışına çıkıp kılıçlarını kaldırarak “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” şeklinde slogan atmaları Türkiye’nin kronik sorunlarına işaret eden bir işlev gördü.
İttihatçılıktan başlayarak Türkiye’deki köklü cunta ve darbe geleneğini görünmez kılmak için kolları sıvayan sol-Kemalistler, TSK’nin üst yönetim kadrolarını yönetmeye aday askerlerin siyasi bir duruşun ifadesi olan “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” sloganını atması olağan bir şeymiş gibi göstermek için algı operasyonlarına başladılar.
Sol-Kemalistlerin darbe denildiğinde gözlerinde beliren ışıltı sebebiyle böyle bir tavır takınmaları oldukça normal. Bunun dışında bir de siyasi iktidara yakın olan “devşirme Kemalistlerin” Mustafa Kemal'in askerlerini kurtarma girişimleri var ki tam evlere şenlik!
Nedim Şener ve Yiğit Bulut örneklerinde ortaya konulan “TSK ve Atatürk ortak değer, muhafazakarlar da Atatürk’ü sevmeli” seviyesindeki ifadeler iktidarın inşa ettiği siyaset ve medya ağındaki açmazları gözler önüne seriyor.
Darbe girişimi atlatmış bir siyasi partinin imkanlarından faydalanarak kendilerine bir yer edinen bu iki isim "korkacak" bir şey olmadığını söylüyorlar. Buna da delil olarak AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik'in açıklamalarını gösteriyorlar.
AK Parti, Kemalistlerden devşirdiği isimlerin telkiniyle iş yapacak olursa "Mustafa Kemal'in askerleri" borularını öttürmeye devam ederler. İlla bir askeri darbe daha yaşanmasına gerek yok. Zaten devşirmelerin sesinin ev sahibini bastırdığı bir vasatta darbeye gerek bile kalmamış demektir!