Katil seviciyi “sevgi pıtırcığı” gösterme kurnazlığı!

Yeni Şafak yazarı Ayşe Böhürler TVNet’teki programına “sevgi hukukunu” konuşmak için Hüseyin Hatemi’yi çağırmış!

HAKSÖZ HABER

Türkiye’de muhafazakar kesimde bir çeşit üstad dokunulmazlığı söz konusu. Bazı isimler bu hüviyete nasıl sahip oldukları bilinmese de ne yaparlarsa yapsınlar el üstünde tutuluyorlar. Onlara bu üstünlüğü verenler ise “üstadlarına” sağladıkları konum avantajı oranında kendilerine de bir mertebe inşa etmiş oluyorlar. Kısaca al gülüm ver gülüm entelektüelliği denilebilir...

Bu karşılıklı ego tatmini ekonomik, sosyal alışveriş içeriyor. Nefsler arzularına doydukça fark ediyorlar ki nefis doygunluğunun bir sınırı yok. Daha fazlası için her şeyi yapmaya hazır bir halde köşelerinde sessizce bekliyorlar…

Muhafazakâr çevre söz konusu olduğunda bu isimlerden akla ilk gelenlerden birisi şüphe yok ki Hüseyin Hatemi’dir. Hukuk profesörü olan Hatemi, İslami hassasiyet sahibi insanların tam karşısında kendisini konumlandırmasına rağmen bir şekilde dindar çevrelerde tutunmaya devam ediyor hatta daha evvel dediğimiz gibi el üstünde tutuluyor. AK Parti kurucularından Yeni Şafak yazarı Ayşe Böhürler TVNet’teki programına “sevgi hukukunu” konuşmak için Hüseyin Hatemi’yi çağırmış!

Bilindiği üzere Şii olan Hüseyin Hatemi, Suriye’de İran’ın katliamları konusunda takındığı tavır sebebiyle gerçek kimliğini gözler önüne sermişti. Halep’in dünyanın gözleri önünde soykırıma tabi tutulmasına tüm Müslümanlar tepki gösterirken İran ve yandaşları Halep’teki kıyımı alkışlarla desteklemişlerdi. Bu isimlerden birisi de Hüseyin Hatemi’ydi. Halep’te katliam yaşandığını kabul etmeyen Hatemi “şen olasın Halep” diyerek katliamı kutlamıştı!

Halep’in yakılıp yakılmasında kadınlara tecavüz edilmesinde başrole sahip olan Kasım Süleymani isimli katilin öldürülmesi İslam alemini sevince boğarken Hatemi gözyaşlarını tutamıyor!

Suriye’de Şii-Nusayri ittifakı ve Rusya’nın desteğiyle gerçekleştirilen katliamların mimarı olan Esed isimli soytarıya da laf ettirmiyor Hüseyin Hatemi:

Bizim daha fazlasını söylememize gerek yok. Hüseyin Hatemi zaten her şeyi söylüyor. Hatta o kadar çok konuşuyor ki günahları boyunu aşmış durumda. Suriye’de katledilen bebeklerin katillerini bu kadar açıktan savunabilmek için nasıl bir zihniyete sahip olmak lazımdır. Bilindiği üzere ikizi Hüsrev Hatemi de Hüseyin Hatemi ile aynı inanışa sahip ancak onu İran’ın katliamlarını savunurken görmedik.

O halde Hüseyin Hatemi'de mezhep taassubu ile birleşmiş kibir “katillerin hukukunu” savunabilecek bir ahlak yoksunluğu ortaya çıkartmış denilebilir. Herkes hesabını kendisi verecek...

Asıl anlaşılması güç mesele ise Hüseyin Hatemi’nin bu düşmanlık ve nefret kokan düşüncelerine rağmen muhafazakar mahallede birileri tarafından el üstünde tutulmasıdır. Hatemi gibilerinin televizyonlarda baş köşede “örnek şahsiyet, üstad” takdimleriyle misafir edilmesi çözülmenin ve ahlaki kokuşmanın göstergesidir. Katilleri savunan birisiyle “sevgi hukukunu” konuşmak akıl tutulmasının dışavurumundan başka nedir?

Yorum Analiz Haberleri

Camiler Ermeni, Rum ve Yahudilere de satılmış
Sosyal medyanın aptallaştırdığı insan modeli
Dünyevileşme ve yalnızlık
Cuma hutbelerindeki prangalar kırılsın
Batı destekli spor projeleri neye hizmet ediyor?