Suriye Kürdistanında PYD-Direniş arasında yaşanan çatışmalar üzerinden PYD/PKK basınının giriştiği kara propagandaya karşı çıkan kişi-kesimlere karşı Kürt milliyetçileri her geçen gün saçma savunmalarına bir yenisini ekliyorlar.
Kara propaganda ürünü olarak İran-PKK basını tarafından “Rojava’da Katliam Var!” yalanıyla öne sürülen sahte delilleri çürütüp oyunu bozan Özgür-Der ve bağlantılı basın-yayın organlarına karşı başlatılan iftira ve hedef gösterme kampanyası Özgür-Der’in Van ve Diyarbakır şubelerine yönelik YDG-H’nın saldırıları ile sonuçlanmıştı. PKK gençlik örgütlenmesi YDG-H’nın yaktığı ateşin daha külleri sönmemişken PKK basını çürük delillerinin hesabını verip özür dilemesi gerekirken Özgür-Der başta olmak üzere Suriye direnişine destek veren kesimleri jurnallemeye ve hedef göstermeye devam ediyor.
Bu kirli propagandayı savunmak maksadıyla özellikle de internet ortamında Kürt milliyetçilerinin kullandığı dil ve başvurduğu savunma gerekçeleri ise pes dedirtecek cinsten. Son olarak Irak Kürdistanı merkezli olarak yayın yapan ve nesnel habercilik çizgisiyle öne çıkan Rudaw gazetesinin internet sitesinde konuyla ilgili bir habere gelen yorumlar insanda artık mide kasıntısına yol açıyor.
Avrupa Kürt Araştırmaları Merkezi’nde görevli Suriye Kürtlerinden yazar Siyamend Haco’nun Rudaw gazetesine verdiği demeç üzerine kopartılan gürültü Kürt milliyetçilerinin iğrenç yorumlarına sebep oldu. Bölgedeki insan hakları ihlallerini düzenli olarak güçlü bir ekiple incelediklerini belirten Haco’nun bölgede Direnişin Kürtlere karşı katliam icra ettiği iddiasının izine rastlamadıklarını ifade ederek bunu PYD’nin kasıtlı propagandası şeklinde tanımlaması üzerine Haco’ya karşı eleştiri sınırlarını aşan iftira, küfür ve tehditler savruldu.
Bu saldırgan yorumlardan bir tanesi ise Milliyetçi pragmatizmin sahiplerini sürüklediği derin ahlaki bataklığı göstermesi açısından gayet ilgi çekiciydi.
İşte Oxir Bêlekî mahlasıyla Rudaw’da yapılan Kürtçe yorum ve Türkçe tercümesi:
Oxir Bêlekî | 11/8/2013
ê de înşellah komkujî nebûbe. Şer ne tenê li qad û meydanan dibe. Şerê pisîkolojîk jî pêwîst e. meseleyek heye ku dibêjin di şerekê de hz. mihemmed mişrîkan xapandiye û derewan kiriye. Hin hadîs vê meseleyê çavkanî digirin û dibêjin: di şer de ji bo berjewendiya gel, derew mubah in. Ev kurdwatch jî heke ku welatparêz bûna dê vê tiştê anîba ber çav û li gor wê daxuyaniyan bida.
"İnşallah katliam olmamıştır. Savaş yalnızca meydanlarda olmaz. Psikolojik savaş da gereklidir. Bir mesele var; diyorlar ki; Hz. Muhammed bir savaşında müşrikleri kandırmış ve yalan söylemiştir. Bazı muhaddisler bu örneği kaynak edinip şunu söylüyorlar: Savaşta halkın çıkarları için yalan mubahtır. Bu Kürtwatch da (Haco’nun içerisinde bulunduğu kurum kastediliyor) eğer yurtsever olsaydı bunu göz önünde bulundurarak ona göre bir açıklamada bulunurdu.”
Bêlekî’nin atıf yaptığı “hadis”in sahihliği bir yana da bunun İslam savaş hukukunun genel ölçü ve ahlaki kriterlerinin açıkça hilafına olacak şekilde cımbızlanması düşündürücüdür. Öte yandan laik PYD/PKK’nin iftiraya dayalı kara propagandasının İslami ölçülere yamanarak temellendirilme çabası komiktir, küstahlıktır, alçakça bir ahlaksızlık örneğidir. İftira ve hedef göstermeye daha doğrusu saldırganlığa davetiye çıkarmaya mebni kara propagandaya teslimiyetin “halkın ulusal çıkarlarını gözetme” ve “yurtseverlik ölçüsü” olarak sunulması ise Kürt milliyetçilerinin sürüklendiği mantıksızlık girdabının ve akıl tutulmamasının acınılası bir örneği olmaktan başka bir şey değildir.
ISLAHHABER