Özgür Eğitim Sen, okullarda kılık-kıyafet yönetmeliğine karşı başlatılan eylem hakkında yaptığı açıklamada sivil itaatsizlik eylemini her gün gerçekleştireceğini ifade etti.
Açıklamanın tam metni:
Özgür Pazartesi Eylemlerini Tüm Haftaya Yayıyoruz
Kamuoyunun bildiği gibi 17 Aralıkta Özgür Eğitim-Sen olarak kamu çalışanlarına yönelik darbeci zihniyetin ürünü kıyafet yönetmeliğinin kaldırılması için sivil itaatsizlik eylemi başlatmış ve eylemimizi üyelerimizin yoğun katılımıyla bugüne kadar sürdürdük.
Özgür Eğitim-Sen “Herkes İçin, Adalet Herkes İçin Özgürlük” ilkesinin gereğini yaparak kıyafet dayatmasında da bu eylemiyle öncü bir rol oynamıştır.
Okullarda başlattığımız bu eylemin önemi büyüktür. Bu zamana kadar gerek başörtüsü konusunda, gerek kıyafet dayatması konusunda yapılan protesto eylemleri yasağın uygulandığı kurumun dışında yapılmıştı. Özgür Eğitim-Sen, temel hak ve özgürlükleri yok sayan kıyafet yönetmeliğine karşı ilk defa bir sendika olarak yasağın fiilen uygulandığı kurumun içinde boykot etmiştir.
Özgür Eğitim-Sen, kurumun içinde yasağa karşı fiili direnç gösterilebileceğini, bunun mümkün olduğunu uygulamayla göstermiş bu konuya hassasiyet gösterenlere de cesaretlendirici ve özendirici bir öncülük yapmıştır.
Hak ve özgürlükler yönetmeliklerle kısıtlanamadığı gibi asla yasaklanamazda. İnsanların kamu görevlisi olmaları gerekçe gösterilerek, inançları, değer yargıları, bireysel tercihleri ve kendi bedenleri üzerinde ki kıyafet tercihleri yok sayılamaz, baskı altına alınamaz.
Toplumu sürekli ayrıştıran, ötekileştiren devlet zihniyetinden bir an önce kurtulmalıyız. Toplumu inançlar, mezhepler, siyasi tercihler, etnik kimlikler üzerinden ayrıştıran devlet bunlar yetmezmiş gibi kıyafet yönetmeliğiyle de kamu çalışanları ve kamu çalışanları olmayanlar gibi bir ayrıştırmayı da yapmaktadır. Kıyafet yönetmeliği, toplumu kravatlılar ve kravatsızlar olarak ayrıştırarak, kravatlılar üzerinden kravatsızlara karşı hem moral değerler hem de iktidar boyutuyla bir hiyerarşi kurmaktadır.
Boynu kravatlıların kravatsızlardan hal ve tavır olarak ayrışmasını istemekte ve iktidar alanını bir de buradan pekiştirmeyi hedeflemektedir. Kravatsızların, bir kravatlı gördüğünde hala el pençe divan durduklarını akıldan çıkartmamak gerekir. Özgür Eğitim-Sen olarak bizler, bürokrasinin yalnızca hizmetle görevli olduğuna, bir üstünlük payelerinin olmadığına ve insanların eşitliğine inanırız. Toplumun üniformalar üzerinden ayrıştırılmasının ve bir kimlik oluşturulmasının maliyeti; temel hak ve özgürlüklerin ihlal edilmesi üzerinden devlet toplum ilişkisi başta olmak üzere siyasetin, eğitimin, sosyal ve kültürel hayatımızın yasaklarla örülmesi olacaktır.
Bu otoriter ilişkinin tahrip edici etkilerini yakından görüyor ve yaşıyoruz. Kamu çalışanları ya da değil fark etmeksizin bu toplumun tüm bireylerinin devletin müdahalesi, yasaklaması olmadan nasıl giyineceğini devletten daha iyi bileceğine inanan Özgür Eğitim Sen uyduruk bahaneler üzerinden insanlar üzerinde keyfi düzenekler oluşturulmasını reddetmektedir. Toplumsal ilişkilerimizin düzenlenmesinde özgürlükler esas alınması gerekirken toplum mühendisliği sevdasına tutulmuşlar maalesef en yalın işler için bile olmadık yasaklar-düzenlemeler getirmişlerdir. Tarihsel-toplumsal bir sorun olmaktan ziyade kaba bir siyasal mühendislik anlayışının ürünü olan kıyafet yasaklarını topluma, toplumun tarihine, kültürüne, müktesebatına yapılmış aleni bir hakaret olarak görüyoruz.
Özgür Eğitim-Sen tüm kamu çalışanlarını daha özgür, hak ve özgürlüklerin ihlal edilmediği, üniformalarla ayrıştırılmamış bir toplum için, bireyi ve tercihlerini yok sayan kıyafet yönetmeliğine karşı sivil itaatsizlik eylemimize katılmaya çağırıyoruz.
Özgür Eğitim-Sen Genel Yönetim Kurulumuz 18.03.2012 itibari ile yasak kalkıncaya kadar sivil itaatsizlik eylemimizi kesintisiz sürdürme kararı almıştır.
ÖZGÜR EĞİTİM-SEN YÖNETİM KURULU