Geçtiğimiz hafta Ankara'da uğradığı silahlı saldırı sonucu hayatını kaybeden Çeçenistan İçkerya Cumhuriyeti'nin Fahri Konsolosu Medet Ünlü suikastında polis, 'tetikçi' olduğu gerekçesiyle 'Dayı Murat' lakaplı Murat Aluç'u arıyor.
SABAH Özel İstihbarat Bölümü'nün ulaştığı bilgilere göre Rusya Federasyonu'na karşı mücadele eden Çeçenlere desteğiyle bilinen Medet Ünlü'nün Ankara'daki işyerinde uğradığı silahlı saldırı sonucu öldürülmesi olayıyla ilgili olarak polis eski bir sabıkalı olan Murat Aluç'un peşinde. Suikast sonrasında saldırıyı gerçekleştiren kişiye ait güvenlik kamera görüntüleri incelenince tetikçinin adının "Ruslan Kemal" olduğu iddia edildi. Fakat bu isim sadece Medet Ünlü tarafından Çeçence tutulan ajandaya not alınan bir isimdi ve bu kişinin tetikçi olduğuna dair delil yoktu. Ruslan Kemal'in suikasttan bir gün sonra Sabiha Gökçen Havalimanı'nda Çeçenistan uçağı kalkmadan önce gözaltına alındığı ve olayla ilgisi olmadığına kanaat getirildikten sonra serbest bırakıldığı öğrenildi.
Ruslan Kemal'i serbest bırakan polis, televizyon ve gazetelerde görüntüsü yayınlanan güvenlik kamerası kayıtlarındaki şüpheli yeşil tişörtlü kişinin Dayı Murat lakaplı Murat Aluç olduğunu belirledi. Görüntülerdeki ismi tanıyan birçok tanık emniyete ihbarda bulundu. Polis bu gelişme üzerine Aluç'u aramaya başladı. Cezaevinden bir süre önce çıkan ve organize suç örgütü davasından yargılanan Murat Aluç, olaydan sonra sırra kadem bastı. İstanbul'da yakınları tarafından saklandığı belirlenen Aluç'un şoförlüğünü ise oturduğu mahallede Ömer isimli yakınının yaptığı tespit edildi. Emniyet her yerde Murat Aluç ile Ömer isimli şahsı arıyor. Murat Aluç ve Ömer isimli şoför, olayın ardından İstanbul Kağıthane'de bulunan evlerine de hiç uğramadı. Gazete ve televizyonlara yansıyan güvenlik kamerasındaki kişinin Murat Aluç olduğu oturduğu mahallenin sakinleri tarafından da doğrulanıyor. Tanıklar, Aluç'un Çeçenya Cumhuriyeti Devlet Başkanı Ramzan Kadirov'un adamları ile görüştüğünü de söylüyor.
SABIKASI KABARIK
SABAH Gazetesi Özel İstihbarat Müdürü Abdurrahman Şimşek'in haberine göre; Aluç'un, İstanbul Emniyet Müdürlüğü Organize Suçlarla Mücadele Şubesi tarafından 2007'de 5 milyon dolar uyuşturucu rantı paylaşımı ile başlayan ve 5 kişinin ölümü, 8 kişinin de yaralanmasıyla sonuçlanan olaydan sonra iki çeteye yönelik gerçekleştirilen "Son Nokta" operasyonunda gözaltına alındığı belirlendi. Söz konusu operasyon sonrasında tutuklanan Aluç yaklaşık iki sene Bayrampaşa Cezaevi'nde yattı. Bir süre önce cezaevinden çıkan Murat Aluç'un işsiz olduğu, Kağıthane'de bir kahvehanede vakit geçirdiği öğrenildi.
ARKASINDA KİM VAR?
Daha önce gerçekleştirilen Çeçen suikastlarında tetiği çeken kişilerden bazılarının Rus gizli servisi KGB elemanı oldukları ortaya çıkarılırken, olayların azmettiricisinin Ruslar olduğu ileri sürülmüştü. Ancak bu kez tetiği çektiği belirtilen Murat Aluç'un Türk vatandaşı olması akıllarda soru işaretleri yarattı. Emniyet yetkilileri Murat Aluç ve Ömer isimli şoförünün kim ya da kimler tarafından cinayete azmettirildiğini araştırıyor.
Öldürülen Medet Ünlü, özellikle Çeçenistan Başkanı Ramazan Kadirov'a olan eleştirileri ile dikkat çekiyordu. Ünlü son olarak Boston'da meydana gelen saldırıların arkasında Kadirov'un olabileceğini söylemişti. A Haber'de yayınlanan Deşifre programına katılan Ünlü, Boston saldırıları ile ilgili olarak Çeçen halkının terörizmle bağdaştırılmaya çalıştığını, bombalı saldırıyla ilgisi olduğu iddia edilen 2 Çeçen kardeşin de kurban olarak seçildiğini söylemişti. Yakınları da Ünlü'nün en son yaptığı açıklamalarının ardından baskı gördüğünü ve bu olayın Çeçen lideri Ramazan Kadirov taraftarları tarafından yapılmış olabileceğini öne sürmüştü.
5 YILDA 7 ÇEÇEN ÖLDÜRÜLDÜ
Medet Ünlü suikastı ile Türkiye'ye sığınıp değişik illerde yaşayan Çeçen vatandaşlar arasında suikasta uğrayıp öldürülenlerin sayısı 7 oldu. Suikastların, 1990'lı yıllarda Ruslara karşı başlatılan Çeçen direnişinde aktif rol oynamış kişilere yönelik olması dikkat çekti. İlk cinayette 17 Eylül 2008'de İstanbul Başakşehir İlçesi'nde Gazhi Edilsuhtanov başından iki kurşunla öldürüldü. Çok geçmeden, 9 Aralık 2008'de bu kez İslam Canibekov, yine İstanbul'da başına isabet eden üç kurşunla yaşamını yitirdi. Kısa bir süre sonra, 27 Şubat 2009'da Çeçen direnişinin sembolü Doku Umarov'un Türkiye'deki temsilcisi Ali Osayev, İstanbul Zeytinburnu'nda bir araçtan açılan ateş sonucu hayatını kaybetti. 16 Eylül 2011'de ise Zeytinburnu'nda Çeçen direniş komutanları Berk-Haz Musaevi, Rustam Altemirol ve Zavrbek Amriev'in sokak ortasında kurşunlanarak öldürüldü. Cinayetlerle ilgili bugüne kadar yapılan çalışmalar ise sonuç vermedi. Son olarak Çeçenistan İçkerya Cumhuriyeti Türkiye Fahri Konsolosu Medet Ünlü, geçtiğimiz perşembe Ankara'da yakın mesafeden uğradığı silahlı saldırı sonucu hayatını kaybetti.