UZAY KESMEN/GAZETE HABERTÜRK
İstanbul’a geldikten sonra, 12 yaşındaki diğer amcası Muhammed de Balat sahilinde boğularak yaşamını yitirmiş. O dönem hamile olan annesi Fatma Elcasi (20), Muhammed’in adını yaşatmak için 2015’te İstanbul’da dünyaya getirdiği ikinci çocuğuna ölen yeğeninin ismini vermiş.
‘SABAH VE AKŞAM 7 İLE 9 ARASINDA MENDİL SATIYORUZ’
Suad, bir süredir Balat’ta yol kenarında mendil satıyor. Geriye kalan zamanlarında ise 1 yaşındaki kardeşi Muhammed’le oynuyor. Suad, mendil satmaya çıktığında 13 yaşındaki amcası Muhammed de yanında oluyor.
Diğer kuzenleri Noor (11) ve Mazzan (9) da Suad’a eşlik ediyor. “Kaldırımda uyurken çekilmiş fotoğrafını gördün mü?” sorumuza, “Hangi fotoğraf?” diye soruyla karşılık veriyor. Fotoğrafını gördüğünde ise yüzünde kocaman bir tebessüm oluyor. Kaldırımda uyurken çekilen fotoğrafıyla ilgili, amcasının yardımıyla Suad şunları anlatıyor:
“Sabah çok erken kalkıyoruz. Sabah ve akşam 7 ile 9 arasında mendil satıyoruz. Çok erken kalktığımız için uykum geliyor. Bazen uyuyorum. O sabah da uyudum.”
HARABE EVDE 14 KİŞİ TEK ODADA KALIYOR
Muhammed ’e yaşadıkları yeri görmek istediğimizi söylediğimizde önce tereddüt etti, sonra birlikte evlerine gittik. Eyüp’te, ara sokaklarda, yokuş yukarı, daracık yollarda kısa bir yolculuk yaptıktan sonra Muhammed, “Geldik abi” dedi. Karşımıza 3 katlı, harabe halindeki bir ev çıktı.
Yalnızca giriş katta oturuyorlar. Kapıda bizi Suad’ın annesi Fatma karşılıyor. Ev buz gibi. Yalnızca salonda soba yanıyor. 7’si çocuk 10 kişi, yanan sobanın yanında birbirlerine sokulmuş oturuyor. Toplam 14 kişiler. Ailelerini Suriye’de bırakmış 3 çocuğa da Elcasi Ailesi sahip çıkmış.
900 TL KİRA ÖDÜYORLAR
Evin kirası 900 TL. Evin geçimini Suad ve kuzenleri mendil satarak, diğer 2 kuzeni de tekstil atölyesinde çalışarak sağlıyor. Evin en büyük erkeği ise Muhammed’in babası... Ancak o da hasta olduğu için çalışamıyor.