Kaddafi Muhalifleri İki İleri Bir Geri

Koalisyon güçlerinin hava desteği ile cuma gününden bu yana Ecdebiye, Brega, Ras Lanuf ve Bin Cevat kentlerini ele geçiren muhaliflerin ilerleyişi durdu.

Kaddafi'ye bağlı güçler, petrol kenti Ras Lanuf ve Brega'yı dün geri aldı. Ellerindeki silahların çok yetersiz olduğunu söyleyen muhalifler, yoğun tank ve top ateşiyle karşı karşıya.

Libya'da koalisyon güçlerinin hava saldırıları muhaliflere avantaj sağlasa da cephede son iki gündür yaşananlar Muammer Kaddafi'nin kolay kolay pes etmeyeceğini gösteriyor. Batılı güçlerin desteğini arkalarına alarak cuma gününden bu yana sahil kesimindeki Ecdebiye, Brega, Ras Lanuf ve Bin Cevat kentlerini ele geçiren Libyalı muhaliflerin ilerleyişi durdu. Önceki gün Kaddafi'nin memleketi Sirte'ye dayanmalarına rağmen geri püskürtülen muhalif güçler dün de Ras Lanuf ve Brega şehirlerini kaybetti. Kaddafi güçleri, günlerdir abluka altında tuttukları batıdaki Misrata şehrini bombalamayı da sürdürdü. Dünkü saldırılarda 18 kişinin hayatını kaybettiği bildirildi. Ellerinde daha çok hafif silahlar bulunan muhalifler Kaddafi'ye bağlı birliklerin ağır silahları karşısında çaresiz kalıyor.

Gönüllü savaşçıların yanında cephe hattını gezerken patlama sesiyle irkilip önümüzde yükselen toz bulutuna bakıyoruz, arkasından telaşlı bir kaçış başlıyor. Bir sağa bir sola düşen obüs toplarının gürültüsü her geçen saniye ölüme biraz daha yaklaştırıyor insanları. Arabalarına binmeye çalışan muhalif güçler, gazetecileri de alarak hızla çöle doğru çekiliyor. Roketatarlarla ağır top atışlarını püskürtmeye çalışan savaşçılar, uluslararası koalisyonun hava desteği olmaksızın ilerleyemiyor. En çok korkulan şey ise Kaddafi'nin Moritanya, Çad, Sudan, Kongo ve Somali gibi ülkelerden getirdiği paralı askerler. Bu askerlerin bazı bölgelerde büyük kıyımlar yaptığı ve kadın çocuk demeden pek çok insanı öldürdüğü söyleniyor.

Cephede yatıp kalkan askerler ellerindeki sınırlı imkanlarla direnmeye çalışıyor. Gün boyu savaşan muhalifler havanın kararmasıyla güvenli bölgelere çekilip yemeklerini pişirip biraz olsun dinlenme fırsatı buluyor. Çöl ayazında yerlere serdikleri halıların üzerinde uyuyan direnişçiler günün ilk ışıklarıyla birlikte cepheye getirilen askerî mühimmatı paylaşıp hızla cephe hattına yöneliyor. Çatışmalar ağırlıklı olarak şehirler arası yollarda devam ediyor. Şehirler, Kaddafi güçleri ile muhalifler arasında sürekli el değiştiriyor. Bin Cevat bunun net bir göstergesi. Şehir sabah saatlerinde muhaliflerin elindeyken öğle saatlerinde Kaddafi'nin eline geçti. Öğleden sonra şehri yeniden alan muhalifler, kentte güneşin doğuşunu göremeden çekilmek zorunda kaldı.

OSMANLI'DAN SONRA HUZUR GELMEDİ

Muhalif savaşçılar arasında her tür meslek grubundan insan bulunuyor: Tekstilci, avukat, öğrenci, doktor, pazar esnafı... Uzun yıllar Türkiye ile ticaret yapan tekstilci Ahmet Mehdi bunlardan biri. Savaşın hayatlarını allak bullak ettiğini söyleyen Mehdi, bütün işlerini geride bırakarak cepheye koştuklarını anlatıyor. Ömer ismindeki diğer bir gönüllü ise dedelerinin Osmanlı İmparatorluğu'nun tebaası olduğunu hatırlattıktan sonra Osmanlı'nın bölgeden gitmesinin ardından hiç huzur bulamadıklarını belirtiyor.

Dışişleri bakanı da Kaddafi'yi terk etti

Libya lideri Muammer Kaddafi'yi terk ederek muhaliflerin safına geçen üst düzey yetkililer kervanına Dışişleri Bakanı Musa Koussa da katıldı. Libya'dan pazartesi günü Tunus'a geçen Koussa'nın dün İngiltere'ye giderek hükümetten ayrıldığı ve Londra'dan sığınma talep ettiği bildirildi. Kaddafi'nin kilit bakanlarından biri olan Koussa'nın, rejimin sivillere yönelik saldırılarından ötürü kabineden ayrıldığı kaydedildi. Bu arada ABD Başkanı Barack Obama'nın, Libya'da muhaliflere örtülü desteğe izin veren bir gizli kararı imzaladığı iddia edildi.

'Ankara'ya yaralılar için yardım talebi'

Libya'ya tıbbî malzeme ve ilaç götürmek üzere, cumartesi gece yarısı İzmir'in Çeşme Limanı'ndan yola çıkan Ankara Feribotu, halen Misrata Limanı'nın 25 mil açığında bekletiliyor. Feribota Misrata Limanı'ndan gelen bir Libyalı kılavuz kaptan, şehirdeki çatışmaların ve bombalamanın halen devam ettiğini, limanda yaklaşık 200 yaralı bulunduğunu belirterek, Ankara'nın bu yaralıları almasını istedi. Limanda tek doktor bulunduğunu dile getiren kılavuz kaptan, onun da yaralılara yetişemediğini kaydetti. Ancak gemideki sağlık ekibinin sorumlusu, Baltalimanı Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Yavuz Kabukçuoğlu, Türk hükümetinin aldığı karar doğrultusunda, limandaki çatışmalar devam ettiği sürece limana yanaşmalarının mümkün olmadığını belirterek, "Liman güvenlikli olmadığı için yanaşamıyoruz. Ama yaralıların gemiye bir şekilde ulaştırılmasını sağlarsanız, onları açıkta alabiliriz." karşılığını verdi. Kabukçuoğlu, "10 mil açığa kadar yanaşabilir ve yaralıları oradan teslim alabiliriz. Ama bu bizim kendi başımıza verebileceğimiz karar değil. Bu öneriyi Sağlık Bakanlığı'na ilettik. Gelecek cevaba göre hareket edeceğiz." diye konuştu.

Libya Haberleri

Libyalılar belediye meclisi seçimleri için sandık başında
UCM, Libya'da savaş suçlarına karışan 6 Kaniyat milisi hakkındaki tutuklama kararının gizliliğini kaldırdı
Libya'daki Temsilciler Meclisi, üzerinde anlaşmaya varılan Merkez Bankası yönetimini onayladı
Alim, muttaki, savaşçı: Çöl aslanı Ömer Muhtar
Libya'da Güvenlik Düzenlemeleri Yüksek Komitesi kurulması kararı alındı