ABD, Şahram Emiri'nin kaçırılma iddiasını reddedip, İranlı uzmanın kendi isteğiyle Amerika'ya gittiğini ve burada kaldığını söylüyor.
Tahran'da bir basın toplantısı düzenleyen Emiri, İran'ın nükleer programıyla bir bağlantısı olmadığını söyledi ve ABD tarafından siyasi amaçlarla kaçırıldığı iddiasını yineledi.
Emiri gazetecilere en ağır şekilde zihinsel ve fiziksel işkenceye maruz bırakıldığını söyledi.
Pazartesi akşamı Washington'daki Pakistan elçiliğinin İran çıkarları dairesine sığınan Emiri, ülkesine dönmek istediğini söylemişti.
Emiri ülkenin atom enerjisi kurumunda çalıştığı ve nükleer program konusunda geniş bilgi sahibi olduğu iddialarını reddetti ve sadece konu hakkında çalışan bir araştırmacı olduğunu söyledi.
Emiri'nin, Devrim Muhafızları ile yakın bağlantıları olan Tahran'daki Melik İştar Üniversitesi'nde araştırmacı olarak çalıştığı belirtiliyor.
Geçen ay, peş peşe Emiri'ye ait olduğu öne sürülen üç ayrı video mesajı ortaya çıkmıştı.
Bunlar Emiri'nin nerede olduğu ve nasıl koşullarda yaşadığı konusunda birbiriyle taban tabana zıt bilgiler içeriyordu.
Emiri birinci kayıtta, kaçırılıp ABD'ye getirildiğinden beri işkenceye uğradığını ve Amerikan istihbaratı tarafından baskı altına alındığını söylüyor.
İkinci kayıtta ise ülkede eğitim gördüğünü anlatıyor, "Burada özgürüm ve herkesi iyi olduğum konusunda temin ederim" diyor.
Üçüncü kayıtta ise, Virginia'da kendisini alıkoyan ajanların elinden kaçtığı, ama yeniden yakalanmasının an meselesi olduğu öne sürülüyor.
Spekülasyonlar
Amerikan basınında Emiri'nin başta saf değiştirdiği, ancak İran'da kalan ailesine baskılar dolayısıyla fikrini değiştirerek ülkesine dönmeye karar verdiği spekülasyonları yapılıyor.
Amerikan ABC televizyonu, bu yılın mart ayında Emiri'nin saf değiştirdiğini ve ABD istihbaratına, İran'ın nükleer programı ile ilgili önemli bilgiler verdiğini duyurmuştu.
TV kanalı, bu bilgiler arasında, varlığı yakın zaman önce açıklanan, Kum kentindeki uranyum zenginleştirme tesisine ilişkin bilgilerin de olduğunu yayınlamıştı.
İran ve ABD arasındaki ilişkilerin 1979'da kesilmesinden bu yana iki ülkenin birbirlerinin topraklarında elçilikleri bulunmuyor; iletişim için başka ülkelerin elçilikleri kullanılıyor.
İran olayla ilgili olarak, ABD ile iletişimi sağlayan İsviçre büyükelçisini en az iki kez dışişleri bakanlığına çağırmış, Emiri ile, ABD'de 'yasadışı olarak alıkonduğu' iddia edilen 10 İranlının derhal iadesini istemişti.
(BBC)