İttihad-ı İslam Serüvenimiz

İttihad-ı İslam, tüm kuşatmalara rağmen başak verecek gürbüz tohumumuzu sarıp-sarmalayan mutabakat zeminimizdir.

Hamza Türkmen / Haksöz Haber

Rusya dâhil Avrupa kuşatması karşısında Osmanlı ve tüm ümmet coğrafyasını savunmak, zaafa uğrayan ümmetin dayanışmasını yeniden güçlendirmek çabalarının adı 'İttihad-ı İslam' idi.

İttihad-ı İslam, ıslah çabaları için bünyenin korunması ve hayat hamlesinin güçlendirilmesiydi. Ama Namık Kemal ve Ali Suavi gibi Genç Osmanlılar için bir tarz-ı siyaset idi.

İttihad-ı İslam, birisine göre hakikate toplu tanıklık yapmak için ideal olana ulaşmada bir aşama; diğerine göre statükoyu korumak konusunda bir savunma hamlesidir.

İttihad-ı İslam söylemi, ümmet coğrafyasını küffar işgaline karşı korumak ortak paydasını taşıdığı için İngiliz - Fransız - Alman eksenini öfkelendiren bir projeydi. İttihad-ı İslam hedefi Avrupalılar için Pan-İslamizm'dir. Avrupa görmüş Jön Türk'lerimiz için de bir tarz-ı siyaset olarak İslamcılıktır.

İttihad-ı Terakki gözüyle bakacak olursak İslamcılık, modern ve tepkisel bir harekettir. Ama Eşari'nin (öl.935) 'Makâlâtü’l-İslamiyyin ve İhtilafu’l-Musallin’' kitabında belirttiği gibi ‘İslamcılığı’ kadim bir gözlükle okuyacak olursak, İslam ve Müslümanlar için yapılan her türlü hayırlı çabadır.

Yazının Devamı >>>

Yorum Analiz Haberleri

“Esed’in düşüşüyle Rusya 'süper güç' olmaktan çıktı”
Döktüğün kan yetmedi mi hala utanmadan konuşabiliyorsun?
"Suriye'den bize ne?" yaklaşımını besleyen körlük
Suriye devrimine çarpık ve indirgemeci yaklaşımlar
Yılbaşında normalleşen haram: Piyango