Meçhul Subay imzasıyla kamuoyunu bilgilendiren asker, Genelkurmay Başkanlığı'nı gerçekten zor durumda bıraktı.
Islak imzalı komplo belgesini göndermekle kalmadı, ihbar mektubu ile Karargâh'ta neler yaşandığını haber verdi. İkinci mektubu en az birinci kadar etkili ve önemliydi. Genelkurmay adına açıklama yapan Adli Müşavir Hıfzı Çubuklu vaziyeti kurtarayım derken bir çuval inciri berbat etti. Klasik tabirle, şecaat arz ederken sirkatini söylemiş oldu. Mektupta yazılanları doğrulayarak Meçhul Subay'ın güvenilirliğine yapacağı katkıyı hesaplayamadı. İrtica ile mücadele adı altında internette yapılanları savunurken, bunu Başbakanlık'ın emri ile hayata geçirdiklerini söylemesi gafın büyüğü idi. Söz konusu gafı temizlemekte epey zorlanacaklar gibi. Başbakanlık'ın yani AK Parti hükümetinin kendine karşı kara propaganda yapan sitelerin kurulması için talimat vermiş olmasının tuhaflığı ortada.
Başbakanlık kendi arşivinde bulamadığı 'görevlendirme' nin aslını Karargâh'a sorunca ilki kadar muğlak bir açıklama geldi: 'Görevlendirme 2000 yılında yapılmış.' Her şey bir yana, böyle bir görevlendirme olduğu konusunda ciddi kuşkularım var. Başbakanlık arşivlerinde talimatı gösterir bir belgenin bulunmaması mümkün değil. Burası muz cumhuriyeti olmadığına göre böyle önemli bir emrin sözlü verilmiş olması da ihtimal dâhilinde bulunmuyor. Açıklamadaki gariplik tarih muğlâklığıyla sürdürülüyor. Varsa görevlendirmenin tarih ve numarası yazılırdı. Mesela daha sonraki düzenleme kanun numarasıyla, 5651 diye bilhassa söylenmiş. 2000 yılı ibaresi inandırıcılıktan uzak ve savuşturmaya matuf görünüyor. Genelkurmay belli belirsiz ifadelerle daha fazla açık vermeden olayı kapatmaya çalışıyor. Mesela kara propaganda sitelerinin ne zaman kapatıldığı dile getirilmiyor. 2007 yılında yeni kanuna uyum amacıyla tekrar düzenlendiği daha sonra tümüyle iptal edildiği belirtiliyor. . Okuyanlar iptalin hemen olduğunu sanıyor ama internette bütün sitelerin arşivini tutan http://web.archive.org Siteye girdiğinizde son kaydın 20 Haziran 2008'de yapıldığını görüyorsunuz. Yani en iyimser ifadeyle bir yıl daha sürmüş. Şimdi 10 puanlık uzman sorusu: Görev Başbakanlık'ın emriyle başladığına göre bitişi de aynı makamın emriyle olabilir. Görevin sora erdiğine dair emir var mı? Bence başlangıç emrini hangi makam verdiyse bitişe de o karar vermiştir. Yani Başbakanlık dışında bir yer!
Linkteki siteye girdiğinizde hafızalarınız tazeleniyor. İrtica.org bunlardan biri. (http://web.archive.org/web/*/http://www.irtica.org ) Sadece medyada değil, forum sitelerinde bile AK Parti aleyhine yaprak kımıldasa buraya alınmış. Sayıları 35 olarak kayıtlara geçen sitelerin birinde üretilen malzeme, zincirleme iktibas edilerek yaygınlaştırılmış. Zincirin başında söylenen yalan, zincirin sonunda gerçek kisvesine büründürülmüş. Birçok metin 'AKP iktidarı' diye başlıyor. Gerisini tahmin etmek zor değil. Tanıtılan ve tavsiye edilen kitaplar da özenle seçilmiş. Mesela, Ergenekon Terör Örgütü davasının tutuklu sanıklarından Ergun Poyraz'ın yazdığı 'Musa'nın Çocukları: Tayyip ve Emine Erdoğan.' Tuğgeneral Çubuklu'nun itiraf ettiği gibi en az 6 yıl boyunca başındaki hükümete karşı kara propaganda yapan bir yapıyla karşı karşıyayız. Bu kadarla da kalınmıyor. Nisan 2009'da yazıldığı ileri sürülen 'Eylem Planı'nda anlatıldığı gibi hükümetle birlikte Fethullah Gülen de komplolardan nasibini alıyor. Bahse konu yıllarda Gülen'le ilgili yargılamanın devam ettiğini de hatırlamakta yarar var. Sadece kamuoyunu değil, adil yargılamayı etkileme teşebbüsü açıkça sırıtıyor.
Medyanın, mektuplarıyla gerçeklerin ortaya çıkmasına vesile olan meçhul subay için kullandığı 'itirafçı' tanımlaması aslında Çubukçu'ya daha çok yakışıyor. Fark, ikincisinin niyetinin aydınlatma olmaması.
ZAMAN