Siyonist İsrail ordusunun Mavi Marmara soruşturma raporunu yarın açıklayacağı ve raporda tek sorumlu olarak Deniz kuvvetleri komutanının gösterildiği ifade edildi.
İsrail donanmasının 31 Mayıs'ta Gazze yardım gemilerinden Mavi Marmara'ya düzenlediği ve 9 kardeşimizi şehit ettiği katliamla ilgili olarak İsrail ordusu içinde kurulan soruşturma komisyonu raporunun yarın resmen sunulmasının arifesinde, İsrail ordusunun eski komutanları, operasyonun sonuçlarıyla ilgili tek sorumlunun Deniz Kuvvetleri Komutanı ve onun istihbaratında olduğu konusunda birleşti.
Ynet gazetesinin haberine göre, söz konusu eski komutanlar, Deniz Kuvvetleri Komutanı General Eli Marom'un istifa etmesi ya da ordudan atılması gerektiğini belirttiler. Donanma tarafından yapılan operasyonun işleyişini incelemekle görevlendirilen eski Ulusal Güvenlik Konseyi Başkanı Giora Eiland başkanlığındaki komisyonun raporunun yarın sunulacağı belirtilirken, raporda Deniz Kuvvetleri ve komutanlarına yönelik eleştirilerin yer alması bekleniyor.
Deniz Kuvvetleri'nden emekli korgenerallerden biri, Ynet'e verdiği demeçte, "İçi insan dolu bir gemi güvertesine hiçbir surette asker indirilmez. Belli ki basın manşetlerinde yer alacak bir gösteri yapılmak istenildi ve doğru yolu terk ettiler." dedi.
Korgeneral, sorumluluk adresinin tek olduğunu ve sorumluluğun tümünün Deniz Kuvvetleri'nde olduğunu belirtip, "başarısız oldular" dedi. Söz konusu emekli korgeneral, bu başarısızlığın hesabını da Deniz Kuvvetleri Komutanı Yarom'un vermesi gerektiğinin altını çizdi.
"EN KÖTÜ İHTİMALİ GÖZ ÖNÜNE ALMALIYDILAR"
Deniz Kuvvetleri istihbaratına da suçlamalar yönelten emekli korgeneral, İsrail'in Yom Kipur savaşı öncesinde de "Mısırlıların savaşmaya niyetleri yok" denildiğini; "Suriyeliler de Mısır olmadan saldırmazlar" diye düşünüldüğünü hatırlattı; o dönemde bunun sorumlusunun hükümet olduğunu; Genelkurmay'ın istihbarat birimi olmadığını ifade edip, "Bu sefer ise beklentilerin kökeninde operasyonel taktik hatalar vardı ki, bunlardan da Deniz Kuvvetleri sorumludur. Filoyu durdurma görevi verilen kurum Deniz Kuvvetleridir, operasyon sorumluluğu da Deniz Kuvvetleri Komutanlığının İstihbarat birimine aittir" dedi.
Emekli korgeneral, eksik istihbarat veya tam olmayan bilginin en kötü duruma hazırlıklı olmayı gerektirdiğini vurguladı. İsrail ordusu emekli generallerinden ve İsrail ordusu istihbaratı eski başkanlarından Şlomo Gazit de istihbaratla ilgili sorumluluğun tümüyle Deniz Kuvvetleri'ne ait olduğunda hemfikir.
Geminin amacının "provokasyon" olduğunu iddia eden ve yüzlerce insanın bu gemide yer aldığının aylardır bilindiğine dikkati çeken Gazit, bu operasyonda sonucun sorumlusunun istihbarat olmadığını dile getirdi. Bir diğer askeri istihbarat yetkilisi ise Mavi Marmara operasyonu için yeterli hazırlık süresinin olmadığı iddialarının geçerli olmadığını dile getirip, "Gemilerin geleceği uzun zamandan beri bilinmekteydi" dedi.
HATA YOK, BAŞARISIZLIK VAR!
İsrail askerleri hakkında bireysel değerlendirmelerde bulunmayan rapor, operasyonun planlanmasında ve uygulamasında ihmal olmadığını savundu ve "planda hata yok, sadece başarısızlık var" değerlendirmesini yaptı.
ŞİDDETE HAZIRLANANLARI GÖRÜNCE PLANI GÖZDEN GEÇİRMELİYDİ
Deniz Kuvvetleri'ni, B planı olmadığı için eleştiren rapor, "İsrail ordusu hava ve denizden şiddetle direnmeye hazırlanan aktivistleri gördüğü zaman, komandoları güverteye indirme kararını bir daha gözden geçirmeliydi."
İLK ATEŞİ GEMİDEKİLER AÇTI!
Komisyonun Başkanı Giora Eiland tarafından Gabi Aşkenazi'ye takdim edilen rapor, gemiye inen komandolara ilk kez aktivistlerin ateş ettiğini de iddia etti. Raporda, "Muhtemelen önceden hazırlanan silahlarla aktivistler ateş etti. İsrailli bir askerin dizinden çıkarılan kurşunun çapı, donanmanın kullandığı kurşunların çapından farklıydı" ifadesi yer aldı.
UZMANLAR: RAPORLA GÜNDEM SAPTIRILIYOR
Mavi Marmara gemisine saldırının uluslararası kamuoyunda İsrail'i çok zor duruma düşürdüğünü belirten uzmanlar, İsrail'in kendini aklamak için uydurma raporlara başvurduğunu belirtti.
Uluslararası sularda gemiye saldırmanın başlı başına bir suç olduğunu belirten uzmanlar, gemideki batılı insanların dahi İsrail'in bir uyarıda bulunmadan saldırdığını ve bunun uluslararası ceza gerektiren bir suç olduğunu söyledi.
Video görüntülerinin Mavi Marmara gemisindeki yardım gönüllülerin silah taşımadığını çok açık bir şekilde gösterdiğini belirten uzmanlar, İsrail'in ilk kurşunu onlar sıktı yalanına başvurmasını kınadıklarını açıkladı.