Haftar’a İsrail Desteği
Ahmet Varol / Yeni Akit
Libya’daki fitne hareketinin lideri Halife Haftar’a Arap dünyasındaki dikta rejimlerinin özellikle Suudi Arabistan Krallığı’nın, Mısır’daki Sisi cuntasının ve fitnenin uzaktan kumanda merkezi haline gelen Birleşik Arap Emirlikleri’nin açıktan destek verdiği biliniyor. Onların yanı sıra ABD ve Avrupa ülkeleri de Haftar örgütüne sahip çıktı ve BM tarafından sahiplenilmesini sağladılar. Siyonist işgal rejiminin de bu örgüte verdiği destek ve yaptığı yardımlar hakkında El-Arabiyyu’l-Cedid’de önemli bilgilere yer verildi. Bu bilgilerden bazı notları aktarmakta yarar görüyoruz.
İsmini açıklamayan ve Haftar’a yakın olduğu söylenen bir üst düzey yetkilinin verdiği bilgilere göre siyonist işgal rejimiyle Haftar örgütü arasında koordinasyon erken başladı. Bu amaçla İsrail’in adamlarıyla Haftar’ın adamları arasında Arap ülkelerinin farklı şehirlerinde çok gizli görüşmeler oldu. 2015 ve 2016 yıllarında Ürdün’ün başkenti Amman’da siyonist işgal rejiminin istihbarat teşkilatı Mossad’ın elemanlarıyla Haftar’ın bizzat kendisi ve adamları görüşmeler yaptılar. Son derece gizli bir şekilde yürütülen ve Haftar’ın kesinlikle hakkında bilgi sahibi olunmasına müsaade etmediği bu görüşmelerde aracılığı Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) yapıyordu. Konu hakkında bilgi veren kişi görüşmelerin içeriği hakkında ayrıntılı bilgi edinemediğini ancak görüşmelere katılan bazı kişilerin isimlerine ulaştığını söyledi.
Haftar-İsrail ilişkisi hakkında bilgi veren şahıs işgal yönetiminin Haftar’a askerî operasyonlar, özellikle de hava operasyonları konusunda, belli bir merkezden operasyonların yönetilmesinde yardımcı olduğunu dile getirdi. İşgal rejiminin elemanları Haftar’ın Bingazi’yi hedef alan operasyonlarına ve saldırılarına birebir destek verdi.
Yine aynı kişinin verdiği bilgilere göre Haftar’ın örgütünde askerî bir hiyerarşinin oluşturulmasında, subaylarla bağlantıların kurulmasında, bu hiyerarşi çerçevesinde operasyonların yönetilmesinde işgal rejiminin gönderdiği elemanların önemli katkıları oldu.
Aynı kişi geçtiğimiz Mart ayında petrol hilali olarak adlandırılan bölgeye yönelik operasyonlarda işgal rejiminin gönderdiği gece görüşlü silahların kullanıldığına dikkat çekti. Verilen bilgiye göre gönderilen bu silahlar ve malzemeler İsrail’in kendi üretimiydi. Bilgi veren kişi işgal yönetiminin Haftar’ın elemanlarına aynı zamanda çok gelişmiş keskin nişancı silahları verdiğine işaret etti. Gönderilen bu silahlar Haftar’ın özel olarak oluşturduğu keskin nişancı birimleri tarafından kullanıldı. Bu birliklerde istihdam edilen elemanlar silahları sahada kullanmaya başlamadan önce özel bir şekilde keskin nişancı eğitimine tabi tutuldular.
Bu yöndeki bilgiler işgal rejiminin Haftar örgütüne sadece eleman ve bilgi desteği vermekle kalmadığını aynı zamanda silah ve teçhizat temin ettiğini ortaya koyuyor.
Verilen bilgilere göre Haftar örgütüyle işgal rejimi arasındaki bağlantının üstünü örtmek için birtakım stratejik oyunlara da başvuruluyor. Bunlardan biri de Bingazi’de IŞİD saflarında yer alan Ebu Hafs isimli bir imamın gerçekte İsrail ajanı olduğuna dair haberlerin yayılması. Haftar ile işgal rejimi arasındaki ilişkiler hakkında bilgi veren kişi bu konuda piyasaya sürülen haberlerin tamamen asılsız olduğunu ve tamamen gözlere kül çekme, Haftar örgütünün işgal rejimiyle bağlantısını kamufle etme amacına yönelik olduğunu dile getirdi. Bilgi veren kişi bu konudaki gelişmelerin kurgulama olduğunu, Haftar’ın İsrail ile irtibat içindeki bir ajanı ortaya çıkardığı kanaati oluşturmak suretiyle gerçeklerin üstüne maske çekilmek istendiğini dile getirdi.