Gazze’ye havadan ölüm yağdıran İsrail iki günde 10 Filistinliyi katletti. İdlib’de de Şam ve İran yanlısı güçler Rusya’nın hava desteğiyle saldırıya geçti. İki günde en az 67 kişi ölürken saldırılardan kaçan binlerce mülteci de yönünü Türkiye sınırına çevirdi.
İsrail ordusunun Filistinli gruplarca atılan roketleri gerekçe göstererek üç gündür abluka altındaki Gazze Şeridi’ne düzenlediği saldırılarda tablo ağırlaşıyor.
İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu ise saldırıların devam edeceğini duyurdu. Netanyahu yaptığı açıklamada, “Bu sabah İsrail ordusuna Gazze’deki terör hedeflerine yönelik ağır saldırılarına devam etmeleri emrini verdim” dedi.
İsrail ordusundan yapılan açıklamada, Gazze’de 220’den fazla hedefin vurulduğu belirtildi. Vurulan hedefler arasında Anadalou Ajansı’nın Gazze ofisinin olduğu bina da var. Saldırılar devam ederken İsrail ordusu Gazze sınırına yakın birliklerine takviye gönderme kararı aldı. İsrail ordusundan yapılan açıklamada, zırhlı bir birliğin Gazze sınırına gönderildiği kaydedildi. Öte yandan Filistin kaynakları İsrail ordusuna bağlı savaş gemilerinin de Gazze kıyılarına geldiğini ve saldırılara katıldığını duyurdu. Gazze’deki Filistinli kaynaklardan yapılan açıklamaya göre, dünden bu yana devam eden İsrail saldırılarında sivillere ait birçok evin yanı sıra 3 atölye ve bir cami vuruldu.
Açıklamada, sivillere ait 7 binanın vurulduğu ve bu binaların tamamen yıkıldığı belirtilirken, 4 evin de roket saldırısına maruz kaldığı ifade edildi. Vurulan hedeflere yakın bazı bölgelerde çok sayıda evin de hasar gördüğü dile getirilirken, El-Mustafa isimli bir caminin de bombalandığı kaydedildi. Gazze’deki Sağlık Bakanlığından yapılan yazılı açıklamaya göre, İsrail saldırılarında yaralanan Filistinlilerin sayısı 100’ü geçti . Dünden bu yana devam eden saldırılarda 9 Filistinli hayatını kaybetti. Gazze Şeridi’nden dün sınırda keskin nişancı ateşi açılmış ve 2 İsrail askeri yaralanmıştı. Bunun üzerine İsrail ordusunun Gazze’ye düzenlediği hava saldırısında 2 Filistinli ölmüştü.
Ayrıca dün Gazze Şeridi sınırında 30 Mart’tan bu yana yapılan barışçıl “Büyük Dönüşü Yürüyüşü” gösterilerine katılan 2 Filistinli, İsrail askerlerince açılan ateş sonucu hayatını kaybetmişti.
İsrail saldırılarının hedefindeki Gazze’de ise gergin bekleyiş devam ediyor. Hava bombardımanı nedeniyle Gazze’nin farklı bölgelerinde patlama seslerinin duyulduğu belirtiliyor.
İsrail basınına konuşan ve adı açıklanmayan İsrailli yetkili, Gazze Şeridi’ndeki gerginlikle ilgili, “Şu an için ateşkese varılması gündemde değil.” ifadelerini kullanarak, Gazze’ye yönelik saldırıların devam edeceği sinyalini verdi. Yine adı açıklanmayan İsrailli askeri yetkili de yerel basına yaptığı açıklamada, bölgedeki saldırıların günlerce sürebileceğini söyledi.
ABD’den tam destek
İsrail ve Filistin arasındaki gerilime dair ABD’den açıklama geldi. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Morgan Ortagus, “İsrail’in yanındayız” mesajı verdi. Anadolu Ajansı ofisine yapılan saldırıya değinmeyen Ortagus, “İsrail’in kendini savunma hakkını tam desteklediklerini” belirtti.
Sözcü Ortagus, “ABD, Gazze’den Hamas ve Filistin İslami Cihad’ın İsrail’deki masum sivillere ve toplumlara yönelik devam eden yoğun roket atışını kınıyor. Şiddetin sorumlulularına derhal bu saldırganlığı durdurma çağrısında bulunuyoruz” ifadesini kullandı. Ortagus, “İsrail’in yanındayız ve menfur saldırılara karşı kendini savunma hakkını tam destekliyoruz” dedi.
İdlib’te kırmızı alarm
İdlib’te Türkiye ve Rusya’nın girişimişle Soçi anlaşmasıyla sağlanan ‘barış’ iklimi kan revan içinde. Rusya destekli İran ve Şam yönetimi güçlerinin üç gündür dozunu artırdıkları saldırılarda son bir ay içinde ölenlerin sayısı 140’ı buldu. 48 saattir 400’ü aşan saldırılarda şu ana kadar en az 67 sivil hayatını kaybetti.
Suriyeli muhalifler, El Rekaya ve Muhambil’deki saldırıya ilişkin sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, “Rus savaş uçakları Hımeymim üssünden kalkış yaptı” bilgisini paylaştı. Merkezi İngiltere’de bulunan Suriye İnsan Hakları İzleme Örgütü yalnızca Cumartesi günü isyancıların kontrolundaki bölgede en az 115 hava saldırısı olduğunu belirtti. Örgüte göre, Cumartesi günü hayatını kaybeden 6 siville birlikte rejimin operasyonu başlattığı Salı gününden bu yana toplam can kaybı 67’ye yükseldi.
İdlib’in güney ve Hama’nın kuzey kırsalındaki çok sayıda sivil yerleşim, hava ve kara saldırılarından etkilendi. Suriye İnsan Hakları Ağının nisan ayı raporunda, Şam rejiminin 127, Rusya’nın hava saldırılarında ise 13 sivilin öldüğünü belirtmişti. Suriye’de muhaliflerin elinde kalan son şehir olan İdlib’de Soçi Mutabakatı’yla kurulmaya çalışılan ‘Gerginliği Azaltma Bölgesi’ sınırları içerisindeki yerleşimlere düzenlenen saldırılar devam ediyor. Son yapılan saldırılarda 3’ü çocuk 8 sivil hayatını kaybetti. Hayatını kaybedenler arasında 1 de sivil savunma görevlisi bulunuyor.
İdlib’e saldırılarını Şam yönetiminin yanı sıra Astana görüşmelerinin iki garantör devleti Rusya ve İran’a bağlı güçler gerçekleştiriyor. Saldırılar 25-26 Nisan’da yapılan Garantörler Toplantısı’nın ardından hız kazandı.
Dün gece saatlerinden bu yana İdlib’in güney ve güneydoğu kırsalındaki Muhambil beldesine, El Fateere, Hassane ve El Rekaya köyleri, Hama’nın kuzey ve batı kırsalında ise Kifrenbude ilçesi, El Nakus, El Sirmani, El Misteriha ve El Tüvbe köylerine yoğun hava saldırısı düzenlendi.
Adını vermeyen ve ve uluslararası haber ajanslarına konuşan Suriyeli bir subay “İhlallere karşılık vermek amacıyla büyük sevkiyat yapılması emri geldi. İnşallah yakın zamanda askeri operasyona başlama emrini bekliyoruz” dedi.
Şam yönetimine bağlı güçler, Türkiye ile Rusya arasında söz konusu bölgedeki ateşkesi sağlamlaştırmak için 17 Eylül 2018’de Soçi’de imzalanan mutabakata rağmen saldırılarına devam ediyor. Astana anlaşmaları çerçevesinde, Suriye’nin garantörü olan Rusya’nın rejim saldırılarını önleme yükümlülüğü bulunuyor. Askeri muhalifler ise Soçi mutabakatının öngördüğü bölgeden ağır silahlarını 10 Ekim 2018’de çekmişti.
‘Küçük Grup’ Cenevre’de toplandı
Birleşmiş Milletler (BM) Suriye Özel Temsilcisi Geir O. Pedersen, Mısır, Fransa, Almanya, Ürdün, Suudi Arabistan, İngiltere ve ABD’den üst düzey diplomatlarla Suriye konulu istişare toplantısında bir araya geldi. 8 Ocak’ta göreve başlayan Pedersen’ın, BM tarafından “küçük grup” olarak adlandırılan ülkelerle ilk toplantısı BM Cenevre Ofisi’nde yapıldı. Toplantıda Pedersen’in önceliğini, geçen yılın aralık ayından bu yana ilerleme kaydedilmeyen Cenevre sürecini canlandırmak ve taraflar arasındaki güveni artırmak oluşturuyor. Suriye’de siyasi çözüm sürecinin ele alınıcağı toplantıda ayrıca Anayasa Komitesi’nin kurulması öncelikle amaçlanıyor. Jeffrey, toplantı girişinde Türkiye’deki temaslarına ilişkin bir soru üzerine, “Olumlu ve verimli geçti” dedi. Pedersen’ın ‘küçük grup’ ile yapacağı resmi toplantının ardından taraflar arasında ikili görüşmelere geçilecek.
Suriye sınır hattına büyük sevkiyat
TSK tarafından Suriye sınır hattına zırhlı personel taşıyıcıları (ZPT) ile komando ve mühimmat sevkiyatı yapıldı Türkiye’nin çeşitli birliklerinden Suriye sınır hattına gönderilen zırhlı personel taşıyıcılar, mühimmat yüklü araçlar ve komandoları taşıyan otobüsler, geniş güvenlik önlemleri altında Hatay’ın Kırıkhan ilçesinden geçerek Reyhanlı’ya gitti. Askeri araçların ve komandoların ihtiyaç duyulan sınır birliklerine gönderileceği bildirildi.
Karar