Areeb Ullah / Middle East Eye
Google İsrail ordusunu destekledi. Şimdi ise çalışanları isyanda
Sabahın erken saatleri ve Zelda Montes, Google'ın Manhattan 9. Cadde'deki genel merkezine giderken, New York'un serin havasında hızlı adımlarla yürüdü.
Kendisini “onlar” olarak tanımlayan Montes, girişte kimlik kartını bulmak için çantasını karıştırdı ve sanki ofiste sıradan bir günmüş gibi güvenlik bariyerlerini aşan Google çalışanlarının arasına karıştı.
Montes, büyük boy bir bez çanta ile mor saçlarını geriye attı ve her zamanki siparişlerini vermek üzere 13. kattaki kantine yöneldi: koyu bir çay ve bir kase ahududu ile yumurta, avokado ve peynirli sandviç. Kahve fincanını tutarken elleri hafifçe titredi.
Diğer iki kişiyle göz göze geldiklerinde ortalığın sakin olduğuna dair işaret aldılar, girişe doğru ilerlediler ve oturdular.
Üç Google'cı pankartlarını açtı ve Google'dan tek bir şey yapmasını talep etmek için slogan atmaya başladılar: “Nimbus Projesi'nden vazgeçmesini.”
Ancak bu, Google'ın New York ofisinde, Google'ın kendi çalışanlarına verdiği isimle “Googlers” olarak oturdukları son sefer olacak.
Nisan ayında Amerika'daki ofislerinden birinde 10 saatlik bir oturma eylemi gerçekleştirdikleri için Google tarafından işten çıkarılan 50 çalışandan birisi ise Montes’ti. Montes, son üç yıldır Google ve Amazon'un İsrail hükümetiyle yaptığı ve 1.2 milyar dolar değerinde olduğu bildirilen Project Nimbus ortaklığından vazgeçmesi için Google'a çağrıda bulunan çok sayıda aktivistten biriydi.
“Bulut” bilişime odaklanan ortaklık, savunma bakanlığı ve ordu da dahil olmak üzere İsrail hükümetinin çeşitli birimlerine hizmet sağlıyor.
Bu makalenin yayınlanmasından önce Middle East Eye (MEE) tarafından gönderilen sorulara yanıt vermeyen Google, daha önce yaptığı açıklamalarda Nimbus'un “silah veya istihbarat servisleriyle ilgili gizli veya askeri iş yüklerine yönelik olmadığı” konusunda ısrar etmişti.
Google çalışanları şirketin New York'taki Manhattan ofisinde oturma eylemi sırasında pankart açtılar
Dünyanın dört bir yanından bazı Google çalışanları, Nimbus'tan vazgeçmesi ve İsrail ordusuyla ilişkisinin boyutlarını ortaya çıkarması için şirkete baskı yapmak üzere işçileri örgütlemeye çalışıyor.
İsrail'in 7 Ekim'de Hamas öncülüğünde Gazze'ye başlattığı ve kuşatma altındaki bölgede 41,000'den fazla Filistinlinin ölümüne neden olan saldırıların ardından Nimbus'un kapatılması yönündeki çağrılar yoğunlaştı. Bazı çalışanlar, Google'ın, özellikle yapay zeka teknolojilerini içeren çalışmalarını İsrail'in, pek çok kişinin gelişmekte olan bir soykırım olarak gördüğü şeyi ilerletmek için kullanmasına izin verdiği korkusuyla anlaşmaya karşı fiziksel ve sanal protestolar düzenledi.
Ancak bazı çalışanlar, teknolojisinin İsrail'in Gazze'deki acımasız kampanyasına ve Batı Şeria'da devam eden -Uluslararası Adalet Divanı tarafından yasadışı kabul edilen- işgaline karıştığı veya rol oynadığı yönündeki aktivistlerin iddialarını reddettiğini söyledikleri Google tarafından yoğun bir baskıyla karşılaştıklarını söylüyorlar.
Toplu işten çıkarmalar, Gazze'deki savaş nedeniyle çalışanları arasında bir iç savaşla boğuşan şirket için bir dönüm noktası oldu.
Middle East Eye, teknoloji devinin ABD ve Avrupa'daki ofislerinde çalışan Google çalışanlarıyla konuştu. Birçoğu, kamuoyu önünde konuştukları için kendilerinin de işlerini kaybedebilecekleri endişesiyle isimlerinin açıklanmasını istemedi.
Şirketin çeşitli birimlerinde çalışan bu işçiler, içeriden nasıl örgütlendiklerini, Google'ın ve iş arkadaşlarının onları sansürleyerek, işten çıkararak ve bazılarını şirketi “düşmanca bir çalışma ortamına” dönüştürmekle tehdit ederek aktivizmlerini nasıl durdurmaya çalıştıklarını anlattılar. Bazıları hala şirket için çalışırken, diğerleri ya kovuldu ya da protesto için ayrıldı.
MEE'ye konuşanlardan bazıları kendi başlarına ve “No Tech for Apartheid” adlı bir grupla birlikte örgütlenerek Silikon Vadisi teknoloji endüstrisinin İsrail'in “Gazze'de devam eden etnik temizliğine ve Gazze'nin son soykırım bombardımanına” suç ortaklığını sona erdirmek için kampanya yürütüyor.
Google, Middle East Eye'ın defalarca yaptığı yorum taleplerine yanıt vermedi.
Stajyer olarak işe başlayan Montes, Google'da iki yıl boyunca YouTube Arama ve Öğrenme alanında yazılım mühendisi olarak çalıştı.
Montes, “Google'da çalışmak New York'ta kira ve yemek gibi masrafları karşılayabilmek için bir araçtı,” diye açıklıyor.
“Ve anlaşılabilir bir şekilde konuşmaktan çekinen ve sonuçlarından endişe eden meslektaşlarım vardı. Ama suç ortağı olmak istemedim ve eğer bu Google'ın bana karşı misilleme yapacağı ya da bana yönelik tacizin devam etmesine izin vereceği anlamına geliyorsa, öyle olsun istedim.”
Endişeler Google tarafından göz ardı edildi
Montes, şirketin farklı bölümlerindeki diğer pek çok meslektaşı gibi, İsrail'in Gazze'ye yönelik savaşında kendi çalışmalarını kullanıp kullanmadığına ilişkin soru ve endişelerini doğrudan kendi ekipleri içinde dile getirerek işe başladı.
Örneğin Montes, 7 Ekim saldırılarından sonra Filistinli mültecilere destek sağlayan Birleşmiş Milletler kuruluşu BM Yardım ve Çalışma Ajansı'na (UNRWA) karşı propaganda reklamları yayınlamak için Google'ın neden İsrail hükümetinden para aldığını sorgulamak üzere diğer meslektaşlarına katılarak bir YouTube binasını kullandı.
Google ve ana şirketi Alphabet'in tüm çalışanların katıldığı toplantılar şirket genelinde ve genellikle şirketin küresel işgücüne uyum sağlamak için yüz yüze ve sanal katılıma izin veren hibrit bir formatta gerçekleştiriliyor.
Bu oturumlar, çalışanların liderlere doğrudan sorular sorması için bir fırsat olarak sunulmakta ve önemli projeler, politikalar ve endişeler hakkında açık diyaloğu teşvik etmektedir.
Bir şirket olarak Google, çalışanların işyerinde soru sormalarını ve ilgi alanlarını paylaşmalarını sağlayarak onları teşvik eden bir açıklık kültürünü erdem haline getirmeye çalışmıştır. Ancak MEE'ye konuşan Google çalışanlarına göre, “Filistin” konusunda konuşma(ma)k şirketin istisnası gibi görünüyordu.
Montes, YouTube'un “propaganda reklamları” yayınlamak için İsrail'den para almasına ilişkin endişelerinin YouTube yönetimi tarafından görmezden gelindiğini, Montes ve diğerlerini başka yolları denemeye sevk ettiğini söylüyor.
Montes, “Herkesin katıldığı toplantılarımızda insanlar sorular soruyordu” diyor. “Ne zaman şirket içi sohbette ya da tüm çalışanların katıldığı toplantılarda Nimbus Projesi'nden bahsetsek, sorular geçiştiriliyordu.”
Benzer kaygılar şirketin DeepMind olarak da bilinen yapay zeka bölümünde çalışan Google çalışanları tarafından da dile getirildi, ancak çalışanlar bunların da şirket tarafından göz ardı edildiğini söyledi.
Hamas'ın 7 Ekim'de İsrail'in güneyine düzenlediği saldırılardan on gün sonra Google CEO'su Sundar Pichai çalışanlarına gönderdiği bir e-postada şirketin İsrail ve Gazze'deki yardım çabalarını desteklemek için 8 milyon dolar bağış yapmayı planladığını söyledi.
Pichai e-postasında ayrıca yükselen antisemitizm ve İslamofobiyi kınamış ve Gazze'de artan ölü sayısı ve insani krizle ilgili endişelerini dile getirmiştir.
Google çalışanları Nimbus Projesi'ne karşı Google'ın New York'taki ofisinde oturma eylemi düzenliyor
Google kendi içinde siyasi aktivizme yabancı değil. Şirket önceki yıllarda cinsel taciz iddiaları, nefret söylemi ve Çin hükümetiyle yaptığı sözleşmeler nedeniyle Google çalışanlarının greve gittiğini gördü.
2018 yılında binlerce Google çalışanı, şirketin yapay zeka teknolojisini, drone gözetleme görüntülerini analiz etmek için kullanan “Project Maven” adlı bir Pentagon sözleşmesini protesto etti.
Eylem, Google'ın çalışanlarının taleplerine boyun eğmesine ve Pentagon ile sözleşmesini yenilememesine yol açtı. Ancak Pichai çalışanlarına şirketin savunma sözleşmeleri için teklif vermeye devam edeceğini söyledi.
2021 yılında Ariel Koren, Nimbus ile ilgili endişelerini dile getirdikten sonra şirketin kendisini Brezilya'ya yerleştirmeye çalışmasının ardından Google'dan ayrılmıştı.
Koren ve kendilerinden önce gelenlerin izinden giden Montes ile Kuzey Amerika ve Avrupa'daki çalışanlar, İsrail'in Gazze'yi bombalamaya başlamasının ardından şirket içi forumları doldurmaya ve Nimbus Projesi hakkında şirket içinde tartışmalar yaratmaya başladılar.
Bu müdahaleler Google'ın dünya çapındaki kampüslerinde sanal ve fiziksel olarak gerçekleşti.
Google çalışanları, şirketin dünya çapındaki ofislerinde benzer düşünen iş arkadaşlarıyla sanal olarak bağlantı kurmak için şirket içi forumları ve posta dizilerini kullandılar. Posta listeleri ve mesaj panoları şeklinde olan bu forumlar genellikle ortak ilgi alanlarına, kimliklere veya amaçlara bölünmüştür.
Montes, “Bu forumlar Google'da her şeyin organize edildiği araçlardı,” dedi.
Montes ve diğer aktivistler bu ağları farkındalık yaratmak ve şirketin Nimbus'a katılımını tartışmak için kullanıyorlardı.
Montes gibi Alex Cheung da “No Tech for Apartheid” projesinde yer almış ve proje hakkında farkındalık yaratmak için Google'ın etik forumu gibi şirket içi e-posta başlıklarına düzenli olarak katılmıştır.
Her iki aktivist ve MEE'ye konuşan diğer Google çalışanları, Google'ın mesaj panolarını denetleyen moderatör ekibinden dahi sansür gördüklerini söylediler.
Cheung, “Ne zaman soykırım ya da apartheid kelimeleri geçse, moderatörler herhangi bir uyarıda bulunmadan yorumları hemen siliyor ya da insanların bu konuyla daha fazla ilgilenmesini önlemek için forumları kilitliyorlardı” dedi.
“Sanki biz hiç var olmamışız gibi. Bir baskı biçimi hakkında konuştuğunuzda ve işvereninizin bunu gerçek zamanlı olarak silmesini izlediğinizde oluşan durumu hayal edin.”
Bazen mesaj panoları İsrail yanlısı çalışanlar tarafından da kesintiye uğratılırdı. Bazıları bu konuların tartışılmasını engellemek için soykırım veya apartheid kelimelerini kullanarak mesajlar yayınlıyor veya diğer kullanıcıları Nimbus veya İsrail'i tartışmanın Google'ın politikalarını ihlal ettiği konusunda uyarıyor ve katılımcıları tehdit ediyor, onları taciz ve hakaretle suçluyorlardı.
Suriye kökenli olan ve New York'ta Google için eski bir yazılım geliştiricisi olan Hasan, “Mesaj panolarının kapatıldığını görmek çok yaygındı,” dedi.
“Sonunda yöneticiler, moderatörlerin “soykırım” kelimesini içeride çok fazla kargaşaya neden olduğu için yasakladıklarını söylediler - ama bu da bir başka gözdağı verme biçimiydi.”
İsrail yanlısı sesler
Yahudi bir Google çalışanı MEE'ye “Jewglers” olarak da bilinen Yahudi Google grubunun “Nimbus ve İsrail'in olası savaş suçlarını gündeme getiren Yahudilere karşı örgütlenen İsrail yanlısı seslerin hakimiyetinde” olacağını söyledi.
Pichai'nin şirketin İslamofobi konularını ciddiye alacağına dair verdiği güvencelere rağmen, Filistin yanlısı Google çalışanları, İsrail yanlısı meslektaşlarının tehditleriyle karşılaştığında, onlara göre şirket endişelerini görmezden geliyor ve herhangi bir işlem yapmıyordu.
Hasan, “Yönetimin, çevrimiçi ve çevrimdışı olarak maruz kaldığımız tacizleri görmezden gelen bir cehalet kültürü vardı” dedi.
Geçtiğimiz Kasım ayında, düzinelerce Filistinli ve Müslüman Google çalışanı, Filistinlilere “hayvan” denildiğini ve şirket içi forumlarda Google çalışanları tarafından “terörizmi desteklemekle” suçlandıklarını söyledikten sonra Google'ı “görmezden gelmekle” suçlayan açık bir mektup imzaladı.
Mektupta, şirketin ABD ofislerindeki bir yöneticinin, Müslüman ya da Arap Google çalışanlarını “Hamas'ı destekleyip desteklemedikleri” ya da Filistin'i destekleyerek “sempati” duyup duymadıkları konusunda sorguladığı bir örneğe dikkat çekildi.
Teknoloji çalışanları ve aktivistler Google'ın Project Nimbus'unu protesto etmek için ölüm eylemi düzenledi
Mektupta ayrıca, Arap ve Müslüman bir Google çalışanına “Filistinlileri destekleyen yorumlar yapmaktan kaçınması ve hatta ‘işyerinde saygılı olma’ kisvesi altında İsrail işgalini kabul etmesinin” söylendiği bir örnek de kaydedildi.
Bu tacizler dinlenme alanında karşı karşıya gelme, rapor edilme ve şirket içi sayfalarda engellenme şeklinde gerçekleşiyordu.
Müslüman kökenli bir Google çalışanı MEE'ye, iş arkadaşlarını Filistin'i desteklemeye çağıran bir e-posta gönderdikten sonra yöneticilerinin kendisini dışladığını söyledi. Bu çalışana Google tarafından sözlü bir uyarı yapılmış ve daha fazla disiplin cezası verilebileceği söylenmiştir.
The Guardian ve Intercept geçtiğimiz Kasım ayında benzer bir olayı haberleştirmiş, şirket Gazze için düzenlenen bir anma etkinliğinin reklamını yapan bir e-posta gönderen bir grup Google çalışanı arasından yazılım mühendisi Mohammad Khatami'yi çıkarmıştı. Müslüman olan Khatami'nin bir toplantıya katılması emredilmiş ancak toplantının sonucunun ne olduğunu söylemeyi reddetmişlerdi.
Google çalışanları, şirketin aktivizmlerine verdiği tepkinin, sadece ABD'de değil tüm dünyada fark edilen Ukrayna'daki savaşa verdiği tepkiyle tam bir tezat oluşturduğunu belirttiler.
“Ukrayna'da savaş başladığında Google, Ukraynalılar ve şirket için çalışan Ruslar için bir destek mesajı gönderdi” diyen Clare Ward, Google'ın cezalandırılmasından korktuğu için takma isim kullanmak istediğini belirtti.
“Bağış kampanyaları ve isimlerinin yanına Ukrayna bayrağı asan insanlarla Ukrayna ile çok daha görünür bir dayanışma gördüğümü hatırlıyorum.”
“Ve genel olarak konuşursak, bazı insanların isimlerinin yanında Filistin bayrağı ya da 'Özgür Filistin' yazıyor, ancak bu, yöneticilerin Filistin'e desteğimizi açıkça göstermemiz konusunda bizi uyardığı iç tehditler olmadan olmuyor.”
“Genel olarak, siyasi konular hakkında özgürce ve açıkça konuşmamıza izin veren açık bir siyasi alan vardı. Ancak hiçbir yerde Filistin konusunda gördüğümüz kadar baskıcı ve konuşmaya kapalı bir ortam yoktu.”
Filistin yanlısı göstericiler Aralık 2023'te Google San Francisco'nun önünde yazılım mühendisi Mai Ubeid'in Gazze'de ölümünü anmak için bir yürüyüş düzenledi
Sansür sanal olarak gerçekleştiğinde, Google çalışanları aktivizmlerini yavaş yavaş klavyeden Google'ın kampüslerine taşıdılar.
Bu aktivizm, Montes ve ABD, Londra ve Amsterdam'daki diğer Google çalışanlarının gün boyunca dinlenme alanında “Bana Nimbus'u sorun” yazılı bir pankartla oturarak meslektaşlarını bilinçlendirmek ve bir dilekçeyi/protestoyu imzalamaya teşvik etmek içindi.
Montes, “İnsanlar sık sık bize gelip Nimbus'un ne olduğunu soruyorlardı ve biz de memnuniyetle onlarla konuşuyorduk çünkü şirket onlara bundan bahsetmiyordu” dedi.
Aktivistler, meslektaşlarını Filistin konusunda eğitmek için etkinlikler ve film gösterimleri düzenlemeye çalışıyorlardı. Google yönetimi, ister Londra'da ister Los Angeles'ta olsun, güvenlik endişelerini gerekçe göstererek bu etkinlikleri durdurdu.
Nisan 2024'teki gerçekleştirilmesi planlanan bir gösterim, Google tarafından iptal edilen etkinlikler arasındaydı.
İşçinin işten çıkarılması
İsrail bombalarının 2023 Ekim ayı sonlarında Gazze'de Filistinli bir yazılım mühendisi olan Mai Ubeid'i ve tüm ailesini öldürmesiyle olaylar doruğa ulaştı. Ubeid, Gazze'de Google tarafından finanse edilen Sky Geeks adlı bir kodlama eğitim kampından mezun oldu ve daha sonra 2020'de Google for Startups hızlandırıcısının bir parçası olan bir firmada staj yaptı.
Google çalışanları, engelli ve tekerlekli sandalyeye bağlı olan Ubeyd için New York, Seattle ve Londra'daki ofislerinin önünde nöbetler düzenledi.
Bu nöbetler Google ve meslektaşları tarafından düşmanca karşılandı Londra ofisinde çalışan Ward, İsrail yanlısı bir çalışanın Ubeid için düzenlenen nöbetle ilgili broşür dağıtan Google çalışanlarını “taciz ettiği” bir olayı not etti.
MEE'ye konuşan diğer Google çalışanları gibi Ward da yöneticisinin kendisini Nimbus için örgütlenmeyi ve proje aleyhinde konuşmayı bırakmaya zorladığını söyledi.
Bazıları Ubeid ile ilgili broşür dağıttıkları için yöneticileri tarafından uyarıldı ve şirket mülkünde broşür dağıtılmasına karşı şirket politikaları hatırlatıldı. Google'ın CCTV'yi ve İsrail yanlısı meslektaşları tarafından çekilen fotoğrafları kullandığına ve bunları insan kaynaklarına göndererek kimliklerini tespit ettiğine düşünüyorlar.
Sunnyvale California'daki Google çalışanları, Google Cloud'un başındaki Thomas Kurian'ın ofisinde oturma eylemi düzenledi
Bazıları, üst düzey yöneticilerinin daha önce İsrail ordusunun siber casusluk, gözetleme ve istihbarat toplama konularında uzmanlaşmış elit bir istihbarat birimi olan Birim 8200'de görev yapmış olması nedeniyle, meslektaşlarının konuşmaktan “korktukları” yönündeki endişelerini aktardı.
Birçok teknoloji şirketi gibi Google'ın da, çoğu İsrail'in gelişen teknoloji sektöründe kariyerlerine devam eden ve teknolojik becerileriyle büyük saygı gören eski Birim 8200 üyelerini işe alma konusunda bir geçmişi var.
İşyerindeki düşmanlık o kadar şiddetlendi ki, Google çalışanları örgütlenmek için atacakları adımları planlamak üzere işyeri dışında toplanmaya başladılar - Google'ın tepkisini çekmemek için dilekçeleri bizzat vermek de buna dahildi.
Montes, Cheung ve Hasan'ın da aralarında bulunduğu işçiler, şirketin New York City ve Sunnyvale, California'daki ofislerinde oturma eylemi yapmaya karar verdiler. Aktivistler şirketin ofislerinin girişini ve Google Cloud'un baş yöneticisi Thomas Kurian'ın ofisini 10 saat boyunca işgal etti.
Şirket polisi çağırdı ve 28 çalışanı olay yerinde, 22 çalışanı ise kamera görüntülerinin incelenmesinden sonra, bir soruşturmanın ardından işten çıkardı.
Ertesi gün, Google'ın güvenlik müdürü ve eski bir ABD Donanma Müdürü olan Chris Rackow, ofislerinde protesto yapmayı planlayan çalışanlara “bir kez daha düşünmeleri” uyarısında bulunan bir not gönderdi.
Ancak işten çıkarmalara ve aylarca süren gözdağına rağmen, kalan birçok Google çalışanı Nimbus'a karşı kampanyalarını sürdürmeye kararlı.
Google, çalışanları neden işten çıkardığına ilişkin sorulara yanıt vermedi ancak o dönemde Guardian'a şunları söyledi “16 Nisan'da binalarımızdaki fiziksel kesintiye ilişkin soruşturmamızı sürdürdük, fiziksel olarak kesintiye uğrayan iş arkadaşlarımız tarafından sağlanan ek ayrıntıların yanı sıra, kesinti sırasında kimliklerini kısmen gizledikleri için (rozetleri olmadan maske takmak gibi) kimliklerinin tespit edilmesi daha uzun süren çalışanları da inceledik.
“Bu olaylara ilişkin soruşturmamız tamamlanmış olup, yıkıcı faaliyetlere doğrudan katıldıkları tespit edilen diğer çalışanların işlerine son verilmiştir.”
Varoluşsal kriz
Ağustos ayında Google DeepMind'da çalışan 200'den fazla kişi, şirketi Nimbus Projesinden vazgeçmeye çağıran ve asla askeri sözleşmelerde çalışmayacaklarını ifade eden bir dilekçe imzaladılar.
Soyadını vermek istemeyen Oscar da bu dilekçeyi imzaladı ve DeepMind yönetiminin dilekçeye doğrudan yanıt vermediğini belirtti.
İngiltere'de yaşayan Oscar, işçi haklarını koruyan İngiliz yasaları nedeniyle Nimbus hakkında açıkça konuşması halinde güvende olacağından emindi. Ancak aktivizminin DeepMind'daki kariyer ilerlemesini “sınırlayacağını” biliyordu.
“Altın bir hapishanede olmak gibi bir his. DeepMind için çalışırken çok iyi ücret alıyoruz. Pozisyonuma gelmek için çok çalıştım ama kariyerimde ilk kez yaptığım işten çok rahatsız hissediyorum,” dedi Oscar.
“IDF'nin iddia ettiği gibi, Google'ın bulut teknolojisinin İsrail'e önemli bir teknik askeri avantaj sağladığına inanıyoruz ve buna dahil olmak istemiyoruz.”
“DeepMind'daki pek çok araştırmacı ve mühendis yapay zeka modellerimizin askeri amaçlarla kullanılmasını istemiyor ve modellerimizin nasıl kullanıldığına dair hiçbir görünürlük olmamasına rağmen DeepMind hala bunun olmadığını iddia ediyor.”
Filistin yanlısı aktivistler Google'ın Londra'nın merkezindeki ofisinin önünde bir protesto gösterisi düzenledi
DeepMind ve Google içindeki birçok kişi Nimbus'un Google'ın stratejisinin küçük bir parçası olduğuna inanıyor.
Ward, yapay zeka silahlanma yarışının ve Open AI's Chat GPT'nin ortaya çıkışının Google'ı bir şirket olarak kimliğini yeniden değerlendirmeye zorladığını çünkü “varoluşsal bir kriz” yaşadıklarını kabul etti.
Ward, “Şu anda teknoloji ortamına bakarsanız, Google yapay zeka ve insanların bunu nasıl kullandığı konusundaki savaşı kaybediyor,” dedi.
“Müdürüm her gün Chat GPT ve Open AI konularını gündeme getiriyordu. Tepeden gelen bir baskı var ve biz bunu her seviyede hissediyoruz.”
Oscar, Ward'ın şirket hakkındaki düşüncelerini yineleyerek DeepMind'ın, Chat GPT gibi yapay zeka ürünleri yaratmaya yöneldiğini vurguluyor ve Nimbus'un Google için daha önemli bir şeyi temsil ettiğine inanıyor.
Oscar, “Nimbus için bildiğimiz para büyük değil, ancak genel olarak askeri sözleşmeler için kendilerini konumlandırmak istiyorlar gibi görünüyor” dedi.
Protestocular geri adım atmayacaklar. Bu, Google için şirketteki çalışanların bir kısmının ne düşündüğünden daha önemli.
* Areeb Ullah, Middle East Eye için çalışan bir gazetecidir. Körfez'deki göçmen işçiler, Suriye, terörle mücadele politikası ve Orta Doğu ve Kuzey Afrika'daki toplumsal hareketlere odaklanmaktadır. Çalışmaları Al-Jazeera, Guardian ve Huffington Post gibi yayın organlarında yer almıştır.
Haksöz Haber için çeviren Barış HOYRAZ