Irkçılık bir aptallaştırma siyasetidir!

Irkçı söylemin merkez üssüne dönüşen Fatih Altaylı’nın Habertürk’teki programı yine eğitimli cahillerin bilinçli yalanlarına sahne oldu!

HAKSÖZ HABER

Habertürk tv kanalının programcısı Fatih Altaylı medyada lümpen ırkçı söylemin en gözde taşıyıcılarından bir isim. Yaptığı programlarda ırkçı, ayrımcı söylemleri seslendirmekten hiç çekinmiyor. Çok rahatlıkla uyduruk hadiseleri öne çıkartıp bunlar üzerinden genellemeler yapabiliyor. Konuşurken hoşlanmadığı kesimler hakkında satır aralarında tahkir, küçümseme, alay ifadelerini kullanabiliyor. Doğal olarak Altaylı kendisine benzeyen isimlerle yaptığı programda daha bir coşuyor ve daha yoğun ve pervasızca ırkçı nefretini kusabiliyor.

Dün akşam da Haberturk televizyonunda Fatih Altaylı’nın programı yine bariz bir ırkçı şova sahne oldu. Daha önce de programına konuk ettiği Özyeğin Üniversitesi Hukuk Fakültesi Profesörlerinden Nuray Ekşi ve Türkiye’de ırkçı-faşist söylemin en azgın savunucularından Ümit Özdağ saçma sapan, temelsiz iddialarını sıraladıkça Altaylı adeta kendinden geçti. Bu ırkçı koronun aralıksız yalan ve iftiraları karşısında gazeteci Nevzat Çiçek’in uyarı ve müdahale çabaları ise bekleneceği üzere çok yetersiz kaldı.

Nuray Ekşi’nin kendinden emin bir edayla ve hukuki referanslarla da süsleyerek ortaya attığı iddiaların çoğu dedikodu malzemesinden ibaret şeyler. Örneğin Suriyeli göçmenlerin çoğunun kayıtlarının yanlış olduğunu söylüyor. Bunu neye dayandırdığı meçhul. Daha önce Kuzey Irak’tan gelenler gibi bir bölgede topluca tutulmalarının gerektiğini söylüyor. Oysa Kuzey Irak’tan gelenler konusu çok farklı, orada ABD müdahalesiyle güvenli bölge oluşturulmuştu. Suç oranlarının yüksek olduğunu söylüyor. Defalarca İçişleri Bakanlığı bunun yalan olduğunu, Suriyeliler arasında suç oranının Türkiye ortalamasının çok gerisinde olduğunu beyan etti.

Yine Sayın Profesörümüz Suriyelilere destek olmak amacıyla çok sayıda dernek kurulmasına İçişleri Bakanlığının nasıl müsaade ettiğini anlayamadığını söylüyor. Yani destek olmak dahi suç! Bayramda 150 bin Suriyelinin gidip geri geldiğini söylüyor. Rakamın 22 bin olduğu kendisine hatırlatılınca da herhangi bir şekilde düzeltme gereği duymuyor, duymazlıktan geliyor. Yani özetle bir dizi laf sıralıyor ama çoğu temelsiz şeyler.

Ümit Özdağ’ın saçmalıklarına ise hiç değinmeye bile gerek yok. Sınır bölgelerinde Arap nüfusun çoğaltılmasına yönelik planlar-komploları sıralarken Altaylı’nın dikkati ise görmeye değer. Üstad havasıyla bir dizi yalan sıralayan Özdağ Suriyelilerin iş, sağlık ve eğitim konularında Türkiyeli vatandaşın sahip olmadığı ayrıcalıklara sahip olduğu iddiasında. Bu saçmalıkları uzman edasıyla söyleyince muhtemelen kendisi gibi ırkçılıktan beyinleri büzüşmüş taraftar kitlesi “helal olsun Hocamıza!” diyordur.

Bu arada Ümit Özdağ’ın ortaya attığı bir iddia çok dikkat çekici. Göç İdarelerinde Suriyelilere parayla vatandaşlık verildiğini, kendisinde bunun bilgisi olduğunu ama şimdilik bunu açıklamak istemediğini söylüyor. Yahu sen olmadık olayları köpürtmekte usta bir isimken, olanı gizlemen hiç söz konusu olur mu?

Özetle ırkçılık yalanı, iftirayı meşru gösteren bir hastalık. Ama sadece bir ahlaki sorundan ibaret değil. Aynı zamanda tam bir aptallaştırma aracı. Allah bu toplumu bu eğitilmiş kötülük odaklarından korusun!

Yorum Analiz Haberleri

Meşru olanı savunursan karşılığını elbet görürsün!
Türkiye solu neden hala Esed rejimini savunuyor?
Sosyal medyada görünürlük çabası ve dijital nihilizm
İran aparatlarının komik antipropagandalarına vakit ayırmak bile coğrafya için zaman kaybı...
Nasıl ki ilk Müslümanlar tüm zorluklara rağmen direndiyse Gazzeliler de öyle direniyor!