Irkçıların Esed Sevgisi

Yazısında son günlerde Amerika’da ayyuka çıkan Irkçılık dalgasını değerlendiren Merve Şebnem Oruç, ABD’li ırkçıların Suriye kasabı Esed’e olan hayranlığına dair dikkat çekici paylaşımlarda bulunmuş.

Merve Şebnem Oruç’un bugünkü Yeni Şafak’ta (20 Ağustos 2017) yayınlanan “Beyaz Irkçılığın İlham Kaynağı Esad Rejimi” başlıklı yazısının ikonuyla ilgili bölümleri şöyle:

Taha Kılınç Yeni Şafak’ta bu hafta yayınlanan “Sığınak yine burası olacak” başlıklı yazısında ABD’nin Virginia eyaletine bağlı Charlottsville kentinde geçtiğimiz hafta sonu yaşanan şiddet olaylarıyla ilgili önemli bir detay paylaştı. Malum, James Alex Fields isimli bir beyaz Amerikalı, kentte beyaz ırkçıları protesto eden kalabalığın arasına Daeş’in terör eylemlerini andırırcasına aracıyla dalmış ve büyük bir şoka neden olmuştu.

Kılınç şöyle diyor yazısında: “20 yaşındaki saldırganın sosyal medyada yaptığı paylaşımlar, sayısız benzeri gibi klâsik bir aşırı sağcı-ırkçı profile işaret ediyordu. Adolf Hitler’e ve Nazilere övgü dolu ifadelerin yanında Nazi işareti olan gamalı haç (svastika) ve diğer semboller, alışılmış şeylerdi. Ancak bir kare vardı ki, meseleyi yakından takip etmeyenleri epey şaşırtmıştı: Fields, Beşşar Esed’in bir fotoğrafını paylaşmış, üzerine de ‘Yenilmez’ yazmıştı.”

Kılınç’ın köşesinde kaynak gösterdiği Washington Post yazısında, gazetenin Beyrut Büro şefi Liz Sly ve dış haberler muhabiri Rick Noack ayrıca, eski Ku Klux Klan lideri David Duke’ün Beşar Esad’a övgüler düzen bir dizi tweet serisinden bahsediyor. Duke, tweetlerinde Esad’ı “muhteşem lider” olarak tanımlamaktan tutun, Suriye bayrakları ve Esad posterleriyle bezenmiş arabaların ABD sokaklarında çekilmiş fotoğraflarını paylaşmaya, Esad’ı “modern dünyanın kahramanı” ilan ederek ailesine övgüler düzmeye adeta Amerikalı bir ergenin Justin Bieber’a sevgisini göstermesi gibi Suriye kasabına olan hayranlığını ortaya koymuş.

Bir tweet’inde şöyle diyor Duke: “Başkan Esad problem çözer – IŞİD’E VE TÜM DESTEKÇİLERİNE ÖLÜM! Amerika’nın bununla bir problemi mi var? #TrumpRussia”

Aslında James Alex Fields ve David Duke, sosyal medyada kısa bir araştırma yaptığınızda karşınıza çıkıveren yüzlerce, binlerce Esad destekçisi aşırı sağcı/ırkçı Amerikalı, aşırı sağ ve sol destekçisi Avrupalı profilin sadece öne çıkan iki örneği.

Suriye savaşının tüm dünyada neden olduğu değişim ve dönüşümün kritik sosyolojik delillerinden biri olan bu gerçek, savaşın geride kalan altı yılı içerisinde bazı cılız sesler tarafından dile getirilmeye, anlatılmaya çalışıldı. Fakat popüler akıma aykırı olduğu için dinlenmedi, anlaşılmadı, üzerine düşülmedi. Ta ki Donald Trump ABD Başkanı olana kadar...

Esad sadece Suriye’ye zarar vermedi, aynı zamanda dünyayı 2. Dünya Savaşı öncesinde yükselen ırkçı, faşist dalganın benzeri içine soktu. Bunun en önemli yazının başında bahsedilen Alt-Right grupları, yeniden ortaya çıkan Ku Klu Klan ve Neonazi hareketleri, yükselişi Batı’nın liberal demokratlarını bile onların gönlüne uygun söyleme yönlendiren İslamofobik aşırı sağ ve sol gruplar... Donald Trump, onlar sayesinde seçildi ama Esad rejiminin askeri üssünü vurduğu gün kendi oy vereninde büyük bir hayal kırıklığına neden oldu. Fransa’nın Marine le Pen’inden İngiltere’nin Nigel Farage’ına hemen hepsi Daeş tehdidine karşı Esad’ın yanında durdu. Gezi’de ‘Y kuşağının’, liberallerin yanında biten beyaz kalpaklıların arasına karışmış Esadcıları, medyamızın güzide Baasçılarını hatırlayın. Çok eskiye dayanan Baas ile Batı’nın aşırı sağ ve sol partileri arasındaki ilişki bir başka yazının konusu; fakat PKK ile iş tutuyor diye kızdığımız ABD’nin liberal demokratlarının ilk günahının Esad’a göz yummak olduğunu, bugün Batı’da yükselen beyaz ırkçılığın da ilhamını Şam rejiminden aldığını unutmayalım.

Yorum Analiz Haberleri

Meşru olanı savunursan karşılığını elbet görürsün!
Türkiye solu neden hala Esed rejimini savunuyor?
Sosyal medyada görünürlük çabası ve dijital nihilizm
İran aparatlarının komik antipropagandalarına vakit ayırmak bile coğrafya için zaman kaybı...
Nasıl ki ilk Müslümanlar tüm zorluklara rağmen direndiyse Gazzeliler de öyle direniyor!