Haksöz Haber
“Yerli ve Milli Diyene Bak!” manşetiyle çıkan Sözcü; bakan ve milletvekillerinin resimlerinin altına “Kürt”, “Zaza”, “Afgan asıllı”, “Sonradan Türk vatandaşı”, “Ermeni asıllı” gibi ibareler yerleştirdi.
Sözcü ayrıca devlet kurumu ve özel şirketlerin “yabancılara 3 kuruşa satıldığı” propagandasını da manşete eklemeyi ihmal etmedi. 28 Şubat sonrası “5 para etmeyen” devlet kurumlarının ve bankaların 3 kuruşa satılıp satılmadığı bilgisi(!) bir yana, “özel şirketler”in konuyla ilişkisi anlaşılamadı. Adı üstünde “özel” olan şirketlerin satışından kamu görevlilerinin neden sorumlu olduğu sorusu havada kaldı!
Kurbanlık koç üzerinden bile Cumhurbaşkanı Erdoğan’a “vurma” ironileri üretebilen ve hemen hergün, her satırında Erdoğan ve hükûmet kurmaylarına dolaylı ya da direkt hakaretlerin yer aldığı gazetenin, yönetimini “diktatörlük”le niteledikleri bir ülkede, nasıl olup da manşet sürmanşet yalan ve propaganda rüzgârları estirebildikleri, “diktatör”ün her cümlesini nasıl istihza ile tam sayfa resmedebildikleri ise cevaplanması gereken ayrı bir soru olarak zihinlerdeki yerini korumakta.
Cumhurbaşkanının konuşmasında vurguladığı “millilik ve yerlilik” kavramlarının lügât manası ve siyasî etimolojisi bir yana, ahlâkî açıdan “Ortadoğu Ergenekonları”na ve “Paralel Çeteleri”ne meyletmeyen ve onların oyunlarına gelmeyen kalender, cesur, kişikli, nitelikli, ikircikli ve pragmatist olmayan, mücadeleci, Kürt-Türk-Arap-Çerkes-Müslim-Gayr-i Müslim Ortadoğu halklarının maslahatlarını kavramış ufuk sahibi ve Allah korkusu olan insanları kastettiği ise izahtan vareste idi.