İran devlet televizyonunun haberine göre, Hükümet Sözcüsü Rebii, başkent Tahran'da düzenlediği basın toplantısında gazetecilerin sorularını cevapladı.
Batı ülkelerinin, İran'ın bölgesel nüfuzunu ve füze programını da dahil ederek nükleer anlaşmayı genişletme taleplerinin sorulması üzerine Rebii, "Biz ABD'den (ABD Başkanı Donald) Trump'ın anlaşmadan çekilirken yaptığı kadar hızlı bir şekilde ve herhangi bir ön koşul olmaksızın tüm yıkıcı eğilimleri tersine çevirmesini bekliyoruz." dedi.
ABD'de göreve gelecek yönetimin, İran'ın güvenini kazanmak için ne yapması gerektiğini ve hangi eylemlerin diplomasiye zarar vereceğinin farkında olduğunu ifade eden Rebii, ABD'nin nükleer anlaşmaya geri dönmeden önce herhangi bir konu hakkında müzakere etmeyeceklerini vurguladı.
İran Hükümet Sözcüsü Rebii, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Bahreyn gibi Basra Körfezi'ndeki ülkelerin yanı sıra Japonya'nın da İran ile nükleer müzakerelere katılma talebine ilişkin soruya şöyle cevap verdi:
"Genel olarak Japonya'nın uluslararası ilişkilerdeki dost ve önemli bir ortak olarak daha büyük rolünü memnuniyetle karşılıyoruz ancak nükleer anlaşmayla ilgili müzakereler bizim açımızdan sona erdi. Bu konuda yeni müzakereler yapılmayacak."
Muhalefet etmesine rağmen hükümeti, uranyum zenginleştirme seviyesini artırmayı öngören ve nükleer tesislerdeki sıkı denetimleri sağlayan Ek Protokol'den çıkmaya zorlayan ve nihai onayı olan yasa hakkında da değerlendirmelerde bulunan Rebii, Meclis'in yasayı hazırlama sürecinde hükümetle istişare etmediğini söyledi.
Hükümetin yasayı doğru bulmadığına işaret eden Rebii, "Bazı yasalar tüm ekonomik, politik ve sosyal konuları etkiler." ifadelerini kullandı.