HAKSÖZ HABER
Şii mezhepçiliğini politik bir silah olarak kullanan İran’ın geçmişten beri muarızlarına yönelttiği en büyük eleştiri ise ne hikmetse mezhepçilik suçlamasıdır. Her fırsatta mezhebi taassubun ne kadar kötü bir şey olduğunu vurgulayan İranlı dini merciler geçmişten bu yana “vahdet” organizasyonları ile gerçek yüzlerini gizlemeye çalışıyorlar!
Şiiliğin din anlayışında oldukça güçlü bir yeri olan “takıyye” yaklaşımı tüm bu yapılanları için meşruiyet alanı sağlıyor. Ancak bazen Şii taassubu her şeyin önüne geçiyor!
Sünni Cuma İmamı Mevlana Gergic 10 Aralık’ta verdiği cuma namazı hutbesinde Hz. Hüseyin ile ilgili bir konuyu gündeme getirdiği için Şii kesimlerden büyük bir tepki aldı. Tepkinin boyutu öylesine fazlaydı ki olay Gergic’in görevinden alınmasıyla sonuçlandı.
İRAM’dan Ahmed Jawid Türkoğlu’nun aktardığına göre Gergic hutbe sırasında şunları söyledi: “İslam Peygamberi’nin sahabelerine iftira atanlar bilsinler ki Hz. Ömer, İmam Hüseyin ile Yezdigird’in kızının nikâh akdini yapmıştır ve eğer birilerine göre Hz. Ömer hak değilse o zaman bu evlilik de İslami değildir.
Şii makamlar Mevlana Gergic’in hutbedeki sözleri sebebiyle özür beyan ettiğini ifade etti. Sosyal medyadan bir video da paylaşan Gergic sözlerinin yanlış anlaşıldığını söyledikten sonra “Ehlibeyti hem ben severim hem de tüm Sünniler sever ve bu sevgi, mezhebimizin temel ilkelerinden biridir.” şeklinde bir ifade kullanıyor. Açıklamayı kağıttan okuyan Gergic’in bu videosunun rejim tarafında zorla çektirildiği de iddia ediliyor!
Şiilerin tutarsızlığına dikkat çekmeye çalışan Mevlana Gergic, İran’da Sünni kesim açısından oldukça saygı duyulan önemli bir isim. Gergic’in görevden alınmasında sonra ise Sünniler yaşananları protesto etmek ve Gergic’e desteklerini sunmak için gösteriler düzenliyorlar!