TARIK ASAF / HAKSÖZ-HABER
Şii alim Ayetullah Nemri’nin Suudi Arabistan tarafından 2016’da idam edilmesini bahane eden İran rejim taraftarları organize bir şekilde Tahran'daki Büyükelçilik binasını ateşe vermişlerdi. Yemen’de hala devam eden savaş sebebiyle gergin olan iki ülke ilişkileri tamamen kesilirken İran intikam olarak Nemri’nin ismini caddelere sokaklara vermişti. İran, benzer her olay sonrasında olduğu gibi “Nemri’nin kanını yerde bırakmayacağız!”, “İntikamımız çetin olacak!” gibi koca koca laflar etmişti. Aradan geçen 8 yılın ardından normalleşen ilişkilerin ilk kurbanı da Ayetullah Nemri’nin adının yazılı olduğu cadde tabelası oldu. Suudi heyetin seyahatinin hemen öncesinde Meşhed konsolosluğu önünde bulunan caddenin ismi belediye kararıyla alelacele değiştirildi.
Bu süreçte esasında İran’ın Ayetullah Nemri’yi sahiplendiği mi yoksa Suudilere karşı koz olarak mı kullandığı soruları akıllara geldi. Nemri’nin idamı öncesinde İran’da gündem edilmemesi ve yine Nemri’nin özellikle Esed rejimine karşı olması ve “Zalim ve Diktatör” olarak tanımlaması İran tarafından çok da önemsenmediği fakat ölüsü üzerinden siyaset yapmaya elverişli olduğu için uzun süre kullandığı ve ilk durakta da indirildiği şeklinde yorumlandı.