İnsan, utanma duygusu olan bir yaratıktır.. Peki, o utanma duygusunu yitirenler nedir?

Nice insanlar, kendi içlerinden mırıldandıklarında bile, birilerinin, 'ahlâk bekçiliğine gerek yok..' gibi çıkışlarla susturulacaklarının endişesi içindeler..

Selahaddin E. Çakırgil’in yazısı:

Dünkü yazımda, , Mersin'den yazan bir edebiyat öğretmeni okuyucunun Kuzey Kıbrıs'ı anlatırken M. Âkif'in, 'Bu izmihlâl-i ahlâkî (ahlâkî çöküş) yürürken, durmaz istiklâl..' beytini yazdığını da aktarmıştım..

Sadece Kuzey Kıbrıs değil, bizim bütün büyük şehirlerimiz de maalesef, aynı durumda değil mi?

Zâhiren, namus, iffet ve haysiyet duygusu taşıdıkları kabul edilen insanlar bile, 'Yahu , bu kadarına da pess..' demekten kendilerini alamıyorlar.. Amerikalı bir film yıldızının geçen hafta bir açıklaması vardı.. 'Artık hiçbir utanma duygusu taşımıyorum..' diyordu..

Bizim toplumumuzun geldiği tablo da bugün bu noktaya geldi.. Toplum fertleri arasında insanları birbirine saygılı olarak bir arada tutan bağlar gün geçtikçe daha bir süratle ve kopma noktasına gidiyor.. Millet fertleri arasındaki bağlar kopuyor.. Siyasetçilere değil sözüm, insan olmak şuûruna sahip herkese.. Bu gidişle, bu bulaşıcı sosyal çürümekten kimse masun kalamaz..

Yazının devamı >>>

Yorum Analiz Haberleri

Filistinli siyasetçi Netanyahu'ya: Esed'den sonra tek diktatör sen kaldın!
İran'ın enerji krizi, sanayilerin kapatılmaya zorlanmasıyla korkunç bir noktaya ulaştı
Suriye'nin Türkiye'den ve Arap ülkelerinden ne beklentisi var?
Adem Özköse: Suriye’de kendimi artık büyük bir hikayenin başlangıcındaymışız gibi hissediyordum
60 yıllık Baas sultasının izlerini silmek kolay olmayacak!