HAKSÖZ HABER
Modernlik, zamanı ve tarihi yeniden inşa etmek adına kendi kutsal günlerini oluşturdu. Bu durum sekülerliğin metafizik özlemlerine kadar götürülebilecek bir anlam arayışından kaynaklansa da bizim dikkatimizi çeken husus biraz farklı. Az evvel zikredilen yeniden inşa etme adına oluşturulan “şeyler” doğallıktan bir hayli uzak, yapmacık, sahte ilişki tarzlarını var ediyor. İnsanın insanla, doğayla ve tabi ki hayvanlarla kurduğu bu “yeni” anlam bağı haliyle tutarsızlıkları da beraberinde getiriyor. Vahyin izinde kendisiyle ve tabiatla barışık olan insandan onu değiştirip dönüştürmek için yola çıkan modernliğin paranoyak ruh hali bu tutarsızlığın en büyük sebebi. O sebeple bu anma ve “farkındalık” oluşturma günlerine karşı daha eleştirel bir şekilde yaklaşılması gerektiğinin altını çizmek lazım.
Ümit Özdağ da sosyal medyada 4 Ekim Hayvanları Koruma Günü’nü kutlayan bir paylaşım yapmış. İşte bahsettiğimiz tutarsızlık burada devreye giriyor. Her fırsatta katliamdan kaçan mültecileri hedef gösteren, hatta hedef göstermek adına durmaksızın yalan söyleyen Özdağ, hayvanları koruma gününü kutlamakta bir beis görmüyor. O halde insan düşmanlığı yapanların dahi kutlayabildiği bir “günün” anlamı üzerinde biraz kafa yormak lazımdır. Tutarsız ve sahtekar hislerin insanları için buradaki tezatın çok önemli olmadığı aşikar. Bir başka husus ise Ümit Özdağ’ın zihninin nasıl çalıştığı ile alakalı. Sosyal medyaya düşen onlarca görüntüde rejimin bombardımanları altında acı çekerek can veren hayvanlar ve onları kurtarmaya çalışan rejim muhaliflerinin çabasına şahit olduk. Madem hayvanları bu kadar seviyorsunuz, toprakları üstündeki tüm canlıları yok edenlere niçin bir kelam etmiyorsunuz? Mültecileri niçin bu vahşilerin yanına yollamaya çalışıyorsunuz? Neyse, sizi daha fazla zorlamayalım. Sizin bu yaptığınızı hayvanlar yapmaz!