Zanlılar ABD'de kendilerini bekleyen uzun hapis cezalarının muhtemel hücre cezalarını da içereceğini belirterek, bunların Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesine göre kötü muamele tanımına gireceğini savunuyor.
Sözleşmeye göre "Kimse işkenceye, insanlık dışı ya da aşağılayıcı muamele ya da cezalandırmaya tabi tutulamaz".
AİHM (Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi) şimdi bu ihtimalin iade edilmelerine engel teşkil edip etmeyeceğine karar verecek.
İadesi istenenler arasında basının 'Kancalı İmam' adını taktığı Ebu Hamza el Masri de bulunuyor. Savcılar, hakkında 11 ayrı suçlama olan Ebu Hamza'nın Yemen'de dört kişinin öldüğü bir kaçırma olayına karıştığını, ayrıca Oregon eyaletinde “terör örgütleri” için eğitim kampı kurmaya çalıştığını söylüyor.
Londra'nın kuzeyindeki Finsbury Park Camiinde imamlık yapmış olan Ebu Hamza daha önce İngiltere'de de “ırk temelinde nefret yayma ve adam öldürmeye teşvik” suçlamalarından hüküm giymişti.
Eğer ABD'de yargılanıp hüküm giyerse Ebu Hamza'nın büyük olasılıkla ömür boyu Colorado'da ABD'nin en sıkı kurallarla korunan cezaevinde tutulacağı tahmin ediliyor.
Zanlılar arasında ayrıca “terör örgütleri için para toplamak”la suçlanan Babar Ahmed ile 1998'de ABD'nin Kenya ve Tanzanya'daki büyükelçiliklerine düzenlenen saldırılara karışmakla suçlanan Adil Abdülbari ve Halid el Fevvaz bulunuyor. Harun Raşid Asvat Oregon'da bir eğitim kampıyla ilişkili olmakla, Seyla Talha Ahsan “aşırı görüşlü” bir internet sitesi yönetmek ve Taliban için para toplamakla suçlanıyor.
AİHM sene başında Ürdünlü Ebu Katade'nin yargılanmak için İngiltere'den ülkesine gönderilemeyeceği hükmüne varmıştı. Kararın gerekçesi, Ürdün'de işkence ile elde edilen kanıtların aleyhinde kullanılması olasılığıydı.
BBC’nin haberine göre bugünkü karara İngiltere-ABD ittifakını doğrudan ilgilendirdiği için daha büyük önem atfediliyor.
ABD'nin eski BM büyükelçisi John Bolton karar öncesinde İngiltere'ye 'AİHM mevzuatından sıyrılma' çağrısı yaptı ve mahkeme kararlarına tabi olmanın ülkenin egemenlik haklarını çiğnediğini savundu.