İngiliz medyası Lammy'nin İsrail Dışişleri Bakanı ile yaptığı gizli görüşmeyi neden görmezden geldi?

İngiliz hükümeti bu ziyaretin gizli kalmasını istiyordu ve ülkedeki gazeteciler de gizli kalmasına çok hevesliydi.

Peter Oborne’un MEE’de yayınlanan yazısı, Haksöz Haber için tercüme edilmiştir.

Teoride medyanın rolü gerçeği söylemek ve iktidardan hesap sormaktır. İngiliz gazeteleri ve yayıncıları İsrail ve Gazze savaşı söz konusu olduğunda bu işlevi yerine getirmemiştir.

Aksine, İngiliz gazeteciler İsrailli ve İngiliz siyasetçiler tarafından ortaya atılan yalanları tekrarladılar. Bazıları ise yeni yalanlar üreterek İsrail devletinin propaganda kolu gibi hareket etti.

Bu konudaki son örnek, İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Saar'ın İngiliz mevkidaşı David Lammy ile bu hafta yaptığı ziyaretle ilgilidir. Bunun önemli bir haber olduğuna şüphe yok.

Saar, İsrailli yetkililerin iki İşçi Partili milletvekilini gözaltına alıp sınır dışı etmesinden sadece birkaç gün sonra, İsrail'in Hamas'la ateşkesi bozarak yeni bir vahşetin yolunu açmasından bir ay sonra ve İsrail'in Gazze'ye yönelik son yasadışı ablukasının üzerinden neredeyse iki ay geçtikten sonra İngiliz dışişleri bakanıyla görüşüyordu.

Tüm bunlar, İsrail'in İran'a karşı yeni bir savaş için bastırdığı yönündeki spekülasyonların arttığı bir ortamda gerçekleşiyor.

Saar aynı zamanda Lahey'deki Uluslararası Adalet Divanı'nda soykırım suçundan yargılanan bir hükümetin en kıdemli üyelerinden biri. Uluslararası Ceza Mahkemesi, patronu Başbakan Binyamin Netanyahu hakkında da savaş suçları ve insanlığa karşı suç işlemekle itham eden bir tutuklama emri çıkardı.

Saar'ın kendisi de kısa bir süre önce İsrail'in Gazze'ye yardımı kesme kararını haklı göstermeye çalıştı ki bu bir toplu cezalandırma eylemi ve savaş suçudur.

Takip yok

Çoğu insan böyle bir kişinin, düzenli olarak “kurallara dayalı uluslararası düzen” üzerine ağdalı sözler söyleyen bir İngiliz hükümeti tarafından dışlanmasını beklerdi. Bunun yerine İngiltere kırmızı halı serdi ama bir farkla: Saar'ın ziyareti gizli tutuldu.

Salı günü Middle East Eye, Saar'ın yakın zamanda ülkeyi ziyaret edeceğini ortaya çıkardı ve böylece ziyaret kamuoyunun bilgisine sunuldu. Hiçbir ana akım İngiliz gazetesi haber yapmadı.

Saar'ın, Lammy ile Londra'da görüştüğü ancak Salı günü İsrail hükümetinin ikilinin İran'ın nükleer programı ve Gazze'deki İsrailli esirlerin serbest bırakılması için devam eden müzakereleri görüştüğünü doğrulamasının ardından ortaya çıktı.

İskoç gazetesi The National gibi MEE de toplantı hakkında haber yaptı. Haber İsrail medyasında da yer aldı.

Normalde olduğu gibi, özellikle de İsrail bunu yaptığı için, İngiliz Dışişleri Bakanlığı'nın görüşmeyle ilgili bir açıklama yapmasını beklemek makul olurdu. Ancak Salı günü resmi bir açıklama yapılmadı ve Dışişleri Bakanlığı MEE'nin birden fazla talebine yanıt olarak kayıtlar hakkında yorum yapmayı reddetti.

Saar ve Lammy arasındaki görüşmenin İngiliz gazetecilerin ilgisini çekmesi beklenebilirdi. Savaşta olan ve soykırımla yargılanan bir devletin dışişleri bakanının ziyareti elbette büyük bir haberdi.

İyi bir muhabirin Saar ve Lammy'ye sorular yöneltmeye hevesli olacağı düşünülebilirdi. Ancak öyle olmadı. Ana akım medyamız Dışişleri Bakanlığı ile güçlerini birleştirdi ve Saar'ın ziyaretini bir devlet sırrı olarak ele aldı.

Çarşamba günü gecikmiş bir the Guardian haberi dışında tek bir ana akım İngiliz gazetesi ya da kanalı bile bu görüşmeye yer vermedi.

Son derece utanç verici

Zihinsel bir deney yapalım ve Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov'un Dışişleri Bakanımızla görüşmek üzere İngiltere'ye gizlice sokulduğunu varsayalım. Bu her yerde manşetlere taşınırdı.

Saar ve Lammy arasındaki görüşmeden bir gün sonra MEE, iki bağımsız milletvekili, Iqbal Mohamed ve Ayoub Khan ile Yeşil Parti lider yardımcısı Zack Polanski'nin olayla ilgili endişelerini dile getirdikleri röportajlarını yayınladı.

Mohamed, İsrail “Filistin halkına yönelik saldırılarını sürdürürken” Saar'ın karşılanmaması gerektiğini söyledi. Khan toplantıyı “tamamen utanç verici” olarak nitelendirdi. Polanski ise bunun “Birleşik Krallık'ta ölümlerin durmasını isteyen büyük çoğunluğun endişelerini daha da küçümsediğini” söyledi.

Çarşamba akşamı MEE, iki hukuk grubunun Birleşik Krallık başsavcısına ve savcılık müdürüne resmi bir talepte bulunarak İsrail dışişleri bakanını hedef alan bir tutuklama emri için başvuruda bulunmalarına izin vermelerini istediklerini bildirdi.

İngiltere merkezli Küresel Yasal Eylem Ağı ve Hind Receb Vakfı, Saar'ın Gazze'de işkence ve uluslararası insancıl hukukun ağır ihlallerine yardım ve yataklık ettiğini ve 2024'ün sonlarında esir alınan Gazze'deki Kemal Advan hastanesinin müdürü Hüsam Ebu Safiye'nin gözaltına alınması ve işkence görmesine karıştığını iddia etti.

Ancak İngiliz Dışişleri Bakanı ile henüz tanışmış olan bir kişi hakkındaki bu ciddi iddialar, görünüşe göre her zaman çok saygın olan İngiliz medyasının ilgisini çekmedi.

Sonunda The Guardian gazetesi, Saar'ın gezisini “özel” olarak nitelendiren Dışişleri Bakanlığı'ndan alıntı yaparak ziyaretle ilgili bir haber yayınladı.

Saar'ın, Lammy ile bir dizi Orta Doğu meselesi hakkında uzun bir tartışmayı kapsayan ziyaretinin amacı ne olursa olsun, arkadaşlarını ve ailesini ziyaret etmek değildi.

Derin tedirginlik

Bu yazının kaleme alındığı sırada Dışişleri Bakanlığı hala ziyaretle ilgili bir haber bülteni yayınlamamıştı. The Guardian dışında Telegraph, Times, Mail ve Sun da dâhil olmak üzere hiçbir büyük İngiliz gazetesi Saar'ın ziyareti hakkında haber yapmamıştı.

Ziyaretle ilgili haber yapmayan BBC de Saar'ın İsrail'de olduğunu öne sürdü: Perşembe günü yayınlanan bir haberde Britanya Yahudileri Temsilciler Kurulu Başkanı'nın “Perşembe günü İsrail'i ziyaret ettiği ve Saar'la görüştüğü” belirtildi. Aslında bu görüşmenin Londra'da gerçekleştiği anlaşılıyor.

BBC'nin, devletin resmi stenografı gibi davranmanın bir zamanların görkemli itibarına büyük zarar verdiğini öğrenmesinin zamanı çoktan geldi de geçiyor.

Starmer hükümetinin Saar ziyaretinin neden gizli tutulmasını istediği çok açık. İşçi Partisi içinde, pek çok uzmanın Gazze'de İsrail'in soykırımı olarak gördüğü olayda İngilizlerin suç ortaklığı yapmasından duyulan derin bir rahatsızlık var.

Onlar için Saar'ın ziyareti hakkında resmi bir açıklama yapılmadan sessizce İngiltere'ye girip çıkması çok daha faydalı. Garip sorular yok, basın toplantıları yok - Lammy'nin İngiltere'nin İsrail'e neden silah ve diplomatik destek sağlamaya devam ettiğini açıklamasına gerek yok.

Saar'ın Parlamento'nun Paskalya tatiline denk gelen ziyaretinin gizliliği, ana akım İngiliz medyasının işbirliğini gerektirdi. Katil Gazze savaşı sırasında sık sık olduğu gibi, onlar da bunu seve seve yerine getirdiler.

* Peter Oborne, hem 2022 hem de 2017'de en iyi yorum/blog ödülünü kazandı ve Middle East Eye için yazdığı makalelerle 2016'da Drum Online Medya Ödülleri'nde yılın serbest yazarı seçildi. Ayrıca 2013 yılında İngiliz Basın Ödülleri'nde Yılın Köşe Yazarı seçilmiştir. Daily Telegraph'ın baş siyasi köşe yazarlığı görevinden 2015 yılında istifa etmiştir.

Çeviri Haberleri

İşbirlikçi Abbas ihanetini Lübnan’a taşıyor
Boş pazarlar ve çaresiz ebeveynler
Tavsiye kararları Gazze’de soykırımı durdurmayacaktır
Siyonist Irkçılığı teşvik eden Kanada okulu 5 milyon dolar fon aldı
'B planım yok': İsrail'in yardımları engellediği Gazze'de aileler açlığa terk edildi