Murat Aydoğdu / Haksöz Haber
“13 Ekim Gençlik Hareketi” organizasyonunda Emperyalizmin vurucu gücü ABD’nin üslerini protesto için Adana’ya yola çıkacağız.
Renkli ve en az 6 çeşitli guruptan oluşan otobüsümüzle İstanbul Uzunçayır’dan yola çıktığımızda ilk karşılaştığım bazı gençlerle sanki uzun süredir tanışıyormuş gibi muhabbet dikkat çekiciydi.
Bu tip seriyelerde genellikle uzun süren otobüs ortamında aile havasında diyaloglar, muhabbetler, tanışmalar, fikir teatileri ve paylaşımlar bile tek başına bir anlam kazanıyor.
Yolda Hamza isminde Esmer Türkçe birkaç kelimeden fazla bilmeyen Bodyguard gibi sıkı bir genç kumanya dağıtırken dikkatimi çekiyor. Tertemiz, güleç yüzlü devasa pazularına rağmen mütevazı tavırları dikkatimi çekiyor.
Hamza’nın hikâyesinde muhakkak detaylar ve çok daha fazla şeyler var. Ben iki gece bir gündüz görebildiğim ve etkilenmeye yeterli enstanteleri anlatacağım.
Bir süre sonra ilk mola yerinde kalabalık yüzünden Hamza bir gurupla başka bir minibüse geçiyor. Sonrasında arkadan “Arkadaşlar otobüste bir Amerikan askeri varmış, şunu bir dövelim mi” diye ses geliyor. Ses tonundaki espriyi yakalamamıza rağmen “var bir bit yeniği” diye kulak kesiliyoruz. Ön taraftan “Ya o bizim Hamza, yeni Müslüman oldu” açıklaması ile olay aydınlanıyor.
Nitekim Hamza’nın hikâyesini dönüşte dinliyoruz:
“Hamza Maurisli 17 yaşında Afrika boks üçüncüsü bir genç iken ABD ordusuna katılıyor. Kendi beyanına göre o zamanlar ateistmiş. Hamza 4 yıl Afganistan’dan Somali’ye Irak’a özel operasyon birliğinde görev alıyor. İlk etkilendiği Afganistan tecrübesini anlatıyor.
Operasyonlarda Köyleri evleri yaktıklarını anlatıyor. Çevirmenlik yapan Uğur Aydoğdu’nun “İçinde insanlar varken mi?” sorusuna Hamza; “Bazen kontrol ediyor, bazen de etmiyorduk. İnsan olduğu da oluyordu ama beni etkileyen ilk olaylardan birisi kadınların kafasına silah dayanması oldu” diyor.
Amerikan askerlerinin çok gergin olduklarını, Mücahitlerin ne zaman nereden çıkacaklarının belli olmadığını söylüyor. Bir gün baskın olacağı haberini aldıklarını ve dört bir yanı kontrol altına aldıklarını ama mücahitlerin yerin altından çıktıklarını söylüyor.
Yine bir gün çatışmada mermisinin bittiğini 4 Afganlı Taliban Mücahid’in kendisini öldürmediklerini ve bunu hala anlamadığını söylüyor. Biraz daha detaylı sorular sorduğumuzda Taliban askerlerinin kendisinin Amerikalı olmadıklarını anladıklarını ve “Sen ailenin yanına dönsen daha iyi olur” dediklerini ekliyor.
Nihayet Hamza Somali’de bazı Türkiye’den arkadaşlarla tanışıyor ABD ordusundan ayrılıyor ve Türkiye’ye geliyor. İslam’ı benimsiyor, hiçbir dua bilmemesine rağmen insanlar nasıl abdest alıp nasıl namaz kılıyorsa onlara bakarak namaz kılıyor.
Hamza birçok şeyi açıklayamıyor, kelimelerle anlatamıyor ama hissettiği ve yaşadığı şeyler açıklama ve izahlardan çok daha fazla şeyler içeriyor.
İlgili Haber: