HAKSÖZ HABER
İstanbul’un Süleymaniye mahallesinde yapımı devam eden ve mülkiyeti İlim Yayma Vakfı’na ait olan inşaata dair gündemde yoğun eleştiri ve tepkiler cereyan etti.
“İstanbul’un siluetini korumak” ve “tarihi eserlerin görünüşlerini engellememek gerekir” diyen kesimlerin, yapımı devam eden veya sona eren yapılara dair eleştiride bulunmadığı sadece muhaliflik olma gerekçesiyle tavır aldığı görüldü.
İstanbul’un çehresini değiştiren, imara izinsiz açılan, doğal yaşamını bozan birçok çalışmanın devam ettirildiği görülürken, siyasi tepki malzemesi haline getirilen ve kamuoyunun yakından takip etmeye çalıştığı yapı inşaatları üzerinden siyasi kavgalar yapılıyor.
Oldukça tepki çeken İlim Yayma Vakfı’na ait inşaat ile ilgili gösterilen tepkilerin ardından İlim Yayma Vakfı oldukça makul ve muteber bir açıklamada bulunarak hassasiyetlerin anlaşıldığını ve sürecin işleyişinde dikkate alınacağını belirtti.
İlim Yayma Vakfı’nın silueti bozduğu ifade edilen üst kattan feragat edeceğini ve Süleymaniye için büyük adımlar atılması gerektiğini söylemesinin üzerinden çok geçmeden siyasi şovları ile icraatten çok hamaseti seven İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu İlim Yayma Vakfı’na ait inşaatın mühürlemesi talimatı verdiğini ve gerekli işlemin yapıldığını belirten görseller ve bir yazı paylaştı.
Hatta İlim Yayma Vakfı üst kattan feragat edeceğini ve Süleymaniye için büyük adımlar atılması gerektiğini söylerken, CHP’li İstanbul Büyükşehir Belediyesi yurdu mühürleyerek, üstelik ruhsatlı yere kaçak diyerek yanıtta bulundu.
Güncel kaygı ve siyasi kavgalara malzeme edilmeye çalışılan inşaat için İmamoğlu, “Bir vakıf tarafından yapımı devam eden ve Süleymaniye Camii’nin silüetini bozan yurt inşaatının durdurulması için tanıdığımız süre doldu. İnşaat, ekiplerimiz tarafından mühürlendi. İstanbul’un tarihi ve manevi değerlerini korumada taviz vermeyeceğiz.” söylemi ve üslubu tepki çekti.
İstanbul’da birçok kaçak yapı, izinsiz işletme, ruhsatsız yapı inşaatı devam ederken ve İBB’nin kendi çalışanlarına bu tür alanları tahsis ettiği kayıtlara geçerken, İmamoğlu’nun yaptığı eylemin siyasi bir şovdan başka bir şey olmadığı anlaşılıyor.
Yetkili ilçe belediyesi olan Fatih Belediyesi’nin gönderdiği resmi inceleme yazısı ve yasal tebliği de işleme almayan İBB, birden fazla hukuksuzluk yaparak İstanbul’u ve “16 milyon için varız” söylemiyle İstanbulluları sadece siyasi bir şov için kullanabileceğini gösteriyor!
İlim Yayma Vakfı ise yaptığı açıklamada şöyle demişti: “Süleymaniye'deki yurt inşaatımız, İBB tarafından hukuki mesnetten yoksun bir şekilde mühürlenmiştir. İstanbul Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu'nun kararına uygun bir şekilde sürdürülmekte olan inşaat ile alakalı projenin denetim yetkisi İBB'de değildir. Vakfımız, ilgili kurumları göreve çağırarak alınacak kararlar doğrultusunda söz konusu inşaatla ilgili gerekli adımları atacağını açıklamış ve bu kapsamda alınacak karara kadar zaten inşaatı durdurmuştur. Bu çerçevede, yurt inşaatı hukuki ve teknik prosedürlere uygun olduğu halde İBB'nin hukuka aykırı olarak ve yetki gaspı yaparak mühürleme işlemi yapmasına anlam vermemiz mümkün değildir.
Mevzubahis Süleymaniye ise çatışmacı bir tavır değil işbirliğini önceleyen bir anlayış faydalı olacaktır. Politik çıkarların değil, tarihi bilincin esas alındığı bir bakış açısına ihtiyacımız olduğu açıktır. Tüm paydaşların aynı zeminde ve iyi niyetle hareket ettiği bir ortamda her sorunun Süleymaniye'nin yararına olacak bir şekilde çözüleceğine inancımız tamdır.”
Fatih Belediyesi'nin inşaat incelemesinin ardından İBB'ye tebliğ ettiği yazı,