HAKSÖZ HABER
İçişleri Bakanlığı Göç İdaresi Genel Müdürlüğü tarafından “Ankara ili özelinde” başlığıyla yapılan açıklamayla Ankara'da kaydı olmayan mültecilerin Ankara’dan tahliye edileceği, geçici koruma statüsüne sahip olmayanların ise sınır dışı edileceği ilan edildi.
Mültecilerin kayıtlı oldukları şehirlere tahliyesi büyükşehirlere iş koşullarından faydalanmak için gelen göçmenleri zor durumda bırakıyor. Ayrıca bu kararın nasıl uygulanacağı da ayrı muamma olarak önümüzde durmaktadır.
Karar uygulayıcılarının “inisiyatif” kullanarak mültecilere dönük tamamen hukuk dışı işlere girişmeyeceğinin garantisi verilebilir mi? Benzer bir durum geçtiğimiz yıllarda İstanbul'da da uygulanmaya çalışılmış ve yüzlerce mağduriyet oluşmuştu. Türkiye’de göç ve göçmenler söz konusu olduğunda duyarlılıktan bahsetmek mümkünken bilinç düzeyinin yeterliliği tartışma konusu ne yazık ki!
Tüm bunlardan bağımsız olarak en son yaşanan Altındağ hadiseleri sonrasında mültecilere yönelik bu tarz bir yaptırımın uygulamaya konulmasının ırkçı çevreler tarafından kazanım olarak algılanacağını belirtmek isteriz. İktidarın yaklaşımının faşizan azgınlığı taviz vererek yatıştırmak olduğunu düşünüyoruz. Ancak çarşıdaki hesap eve uymayabilir!
Irkçı zihniyetin tahakkümcü düşünme tarzı düşünüldüğünde bu tavizi kullanarak daha fazlası için kolları sıvayacağı açıktır. Göç İdaresi’nin sosyal medya paylaşımının altına yazılanlar dahi durumu ortaya koymaktadır. Bütün mültecilerin sınır dışı edilmesi çağrısında bulunan ırkçılar bu tarz tavizlerle sakinleşmek bir yana daha da saldırganlaşmaktadır! O halde mültecilere yönelik yaptırımlardan ziyade ırkçılığa dönük kısa ve uzun vadede bir takım politikaların geliştirilmesi gerektiği bir kere daha ortaya çıkmıştır!