İki Amerika birbiriyle savaşırken...

Abdullah Muradoğlu, ABD seçimlerindeki kampların ABD'nin siyasi geleceğini belirleme konusundaki konumuna dikkat çekiyor.

Abdullah Muradoğlu / Yeni Şafak

Seçimi hangi Amerika kazanacak?

5 Kasım’da Amerikalılar sadece ABD Başkanını seçmeyecekler, Temsilciler Meclisi tümüyle, Senato’nunsa üçte biri yenilenecek. Halihazırda Cumhuriyetçiler Temsilciler Meclisi’ni dar bir farkla kontrol ediyorlar. Senato’daysa Demokratlar sadece iki koltuk fazlasıyla çoğunluktalar.

Cumhuriyetçiler’in Temsilciler Meclisi’nde yine dar bir farkla çoğunluğu sağlayacakları söyleniyor. Senato seçimlerinde de Cumhuriyetçiler Demokratlar’dan biraz daha şanslı görünüyorlar. Cumhuriyetçiler’e kıyasla Demokratlar’ın muhafâza etmeleri gereken koltuk sayısı daha fazla. Sekiz Senato koltuğununsa çok rekabetçi bir yarışa sahne olması bekleniyor.

Trump üçüncü kez Başkan adayı oluyor. Bu seçimi kaybetmesi halinde bir daha aday olması söz konusu değil. Trump 2016 yılından bu yana Cumhuriyetçi Parti’yi kontrol ediyor. Normal koşullarda, görev başındayken seçimleri kaybeden bir Başkan aktif siyasetten el çekiyor. 2020 seçimlerini kaybeden Trump’sa böyle yapmadı. “Merkezci Cumhuriyetçiler” ve “Neoconlar” ise Trump’ın parti üzerindeki etkisinin kırılması için pusuda bekliyorlar. Hatta Merkezci Cumhuriyetçiler’in bir kısmı ve Neoconlar Trump’ın kaybetmesi için Kamala Harris’i destekliyorlar. Trump’ın yenilmesi halinde Cumhuriyetçi cepheyi bir iç çatışma bekliyor.

Aynı şey, Kamala Harris’in kaybetmesi durumunda “Demokrat cephe” için de geçerli. Daha şimdiden bir suçlama furyası başlamış görünüyor. Kamala Harris ön seçimlerden geçerek değil, ön seçimleri kazanan Joe Biden’ın yarışın ortasında adaylıktan çekilmesiyle Başkan adayı oldu. Bu yüzden Biden ve ekibi Harris’in adaylığını içselleştirmiş değiller. Biden ve ekibi ABD Başkan yardımcısı olarak Harris’e “dış kapının dış mandalı” muamelesi yaptı. Siyasi analistler Harris’in Başkan Yardımcılığındaki düşük performansını da buna bağlıyorlar.

Kamala Harris seçim kampanyasında Biden ile birlikte görünmekten hep kaçındı. Kendi başına mitingler düzenleyen Biden’sa gaflarıyla Trump’a yardım etti. Trump’ın hapse atılması gerektiğini söyleyen Biden bu lafının yanlış anlaşıldığını, aslında Trump’ın sandıklara hapsedilmesini kastettiğini savundu. Biden’ın Trump destekçileri için “çöp” demesi de Harris’i siyaseten zor durumda bıraktı. Harris yaptığı açıklamalarla durumu düzeltmeye çalışırken Beyaz Saray protokol ihlali yaparak Biden’ın sözlerini tutanaklardan çıkardı.

Seçimlerle ilgili bir diğer tartışmaysa, Trump’ın kaybetmesi halinde ABD’yi aylarca sürebilecek bir kaosun beklediğiydi. Analizciler Trump’ın seçim sonuçlarını meşru kabul etmemesi halinde 3 Kasım 2020’den 6 Ocak 2021’de Amerikan Kongresi’nin işgaline kadar uzanan süreçte zuhur eden olayların daha fecî bir tekrarının yaşanabileceğine işaret ediyorlar.

Trump ve Trumpçı Cumhuriyetçiler Harris kazanırsa seçim sonuçlarını meşru göreceklerini söylememekte ısrarlı davranıyorlar. Önceki Meclise kıyasla yeni Mecliste çok daha fazla Trumpçı Vekilin yer alması bekleniyor. 2020 seçimlerini meşru gören Cumhuriyetçiler’in önemli kısmı 2024 seçimleri için yapılan ön seçimlerde Trumpçı rakipleri tarafından yenilgiye uğratılmıştılar. Dolayısıyla Trump çok daha fazla Vekili yönlendirme gücüne sahip olacak.

Aynı durum, seçim sonuçlarını onaylama yetkisine sahip Cumhuriyetçi eyalet yönetimleri için de söz konusu. Kamala Harris kazanırsa daha fazla eyalet Trump’ın peşinden sürüklenecektir. Böyle bir durumda seçim sonrasında yaşanacak kaosun derinleşebileceğinden söz ediliyor.

FBI” ve “İç Güvenlik Bakanlığı(DHS)” seçim sonrasında yaşanabilecek kaos için aylar öncesinden uyarılarda bulunuyor. Bu uyarılara göre şiddet yanlısı aşırı gruplar arasında seçim sonuçlarıyla bağlantılı olarak gelecekteki bir “iç savaş”a dair daha fazla tartışma yaşanıyor. DHS bu yılın başlarında yayınladığı “2025 tehdit değerlendirmesi”nde, 2024 seçimlerinin şiddet yanlısı gruplar için önemli bir motivasyon kaynağı olabileceği uyarısında bulunuyordu.

Seçimlere iki gün kalmasına rağmen Harris ve Trump hâlâ baş başa görünüyorlar. Önceki yazımda da ifade ettiğim gibi seçimin kaderini 7 kritik eyalette alınan sonuçlar tayin edecek.

Amerikan toplumunun siyasi ve kültürel kamplaşması sebebiyle 5 Kasım seçimleri önceki seçimlere göre çok daha rekabetçi bir politik savaş ortamında gerçekleşiyor. Bu politik savaş “iç savaş”a evrilme potansiyeli de taşıyor. Adeta “iki Amerika” birbirine karşı savaş veriyor. Bu iki Amerika’dan hangisinin kazanacağı ABD’nin dünyayla ilişkisini de derinden etkileyecek.

Yorum Analiz Haberleri

Endonezya’da “Değiştirilmesi teklif dahi edilemeyen” madde: Filistin davası
"Mustafa Kemal'in askerleri"ne ne zaman dur diyeceğiz?
Gazze katliamı ve Hasbara’nın iflası
Medyadaki ahlaksızlığa neden göz yumuluyor?
Camiler Ermeni, Rum ve Yahudilere de satılmış