Teşkilatın resmi internet sayfasından yapılan açıklamada, "ABD, Mısır'ın ilk seçilmiş Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'nin görevinden alınması ve kaçırılması, anayasanın askıya alınması ve Şura Meclisi'nin feshedilmesi konularında askeri darbecilere yeşil ışık yakmıştır" denildi.
Mısır'da yaşanan sürecin, demokrasi ve insan hakları ilkeleriyle tamamen çeliştiği belirtilen açıklamada, "Mısır'daki atmosfer, demokrasi ve insan hakları ilkelerine taban tabana zıt unsurlar içermesine rağmen ABD, yaşananların askeri darbe olup olmadığı konusunda bile net bir duruş sergilemekten kaçınıyor" değerlendirmesinde bulunuldu.
Açıklamanın sonunda Mısır halkına seslenilerek, "Darbeler geçicidir. Darbecilerden kurtulacak, özgürlük, izzet ve onurumuzu geri kazanacağız. O vakit Mısır halkı, darbeyi destekleyenler ve örtbas edenler ile mücadelesine devam edecektir" ifadesine yer verildi.
ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı William Burns, Mısır'da ordunun yönetime el koymasının ardından düzenlediği basın toplantısında, ABD yönetiminin, ordunun geçici cumhurbaşkanlığı görevine atadığı Adli Mansur'un sunduğu geçiş süreci planını desteklediğini ve planın demokratik devletin oluşumu için fırsat olduğunu açıklamış, ulusal diyaloğun önünü tıkadığı gerekçesiyle de Mursi destekçilerine yönelik tutuklamaları eleştirdiğini dile getirmişti.