Müslüman kadınların giyim-kuşamına yönelik uyarılarından sonra laikçilerin hedefi haline gelen İhsan Şenocak Hoca, hakkında başlatılan linç kampanyasını Yeni Akit'e değerlendirdi. "Bu topraklarda yaşayanlar Müslümanları ikinci sınıf insan olarak gördüklerinden dolayı her durumda kendi anlayışlarını yaşam şekillerini Müslümanlara dayatıyorlar." diyen Dr. Şenocak, " 'Bizim gibi düşünecek, bizim gibi yaşayacaksınız' Bunu istiyorlar. Maalesef ki Müslümanların sessizliği bunların bu dayatmasını 'meşru' hale getirmiş. Müslümanlar, tepki vermeyen, müdafaasını yapmayan bir yapıya dönüşmüş." ifadelerini kullandı.
'Müslüman babalar kızlarını böyle izleyebilecekler mi?'
Müslümanların hiçbir şekilde diğer yaşam tarzlarına müdahale etmediğini belirten İhsan Şenocak, "Biz burada kimseye dayatmada bulunmuyoruz. 'Siz neden oraya çıktınız? Ne için bu kıyafetleri giydiniz?' demiyoruz. Ama bizim o anlayışı tasvip etmemizi de kimse bizden beklememeli. Peki neden böyle bir açıklama yaptım? Müslümanlar bu anlayışı, bu yapıyı, tasvip edip destekleyerek alkışlayınca, yarın Müslümanların çocuklarının da oyun alanlarında aynı kıyafetleri giyebileceklerini düşündüğüm için bir uyarı yaptım. Benim başka bir derdim yok. Ben kimsenin alkışına talip değilim. Allah-u Teala'nın rızasına talibiz. Eğer Müslümanlara bu uyarı yapılmazsa, evlerinde büyüyen kız çocukları bakacaklar ki babaları, ağabeyleri o kıyafetle oyun oynayanları alkışlıyorlar. Destekliyorlar. 'Kahraman' diyorlar. 'Sultan' diyorlar. Nefiste alkışa ve tezahürata taliptir. O çocuklar da 'sultan' olmak isteyecekler. Aynı kıyafetlerle babalarının karşısına çıkacaklar. O babalar bu manzarayı izleyebilecekler mi? Vicdanları, imanları bunu kabul edecek mi?" dedi.
'Nasıl bu hale geldik?'
Müslümanların bir savrulma halinde olduğuna dikkat çeken Şenocak Hoca, "Yüz yıl önce ne haldeydik? Bugün nereye geldik? Nasıl buraya geldik? Haramlara haram demediğimizden dolayı, Müslümanların çocukları haramları helal kabul ettiğinden dolayı bu noktaya geldik. Bir savrulma halimiz var. Sokrat, Yunan toplumunun içindeki o ahlaki yapıya karşı, gördüğü insanlara 'Nereden geliyorsun? Nereye gidiyorsun?' diye soruyor. Bu hayatın bir gayesi olması gerektiğini söylüyor. Neticede onu öldürdüler. Zehirlediler. Aynı düşünceye sahip olanları da linç kampanyası ile hedef aldılar. Bugün yapılan da budur." şeklinde konuştu.
'Benim kimsenin özgürlüğüne müdahale etme durumum olamaz'
İhsan Şenocak Hoca, Müslüman genç kadınların 'modern kültürdeki' giyim kuşamlarını değil, Hazreti Muhammed'in (SAV) yanında yetişen kadınların hayat tarzlarını örnek alması gerektiğini vurgulayarak, "Kimseye bir hayat dayatmıyorum. Kimseye bizim gibi yaşayacaksınız demiyorum. Ama kimse de bana bir hayatı dayatamaz. Bana 'Niye buna sevimiyorsun?' diye soramaz. Ben Müslümanım. Benim neye sevinip neye üzüleceğimi Kur'an-ı Kerim belirler. Bunu Sünnet-i Seniyye belirler. Ben nasıl olur da Allah-u Teala'nın tesettür ayetlerinin çiğnenmiş olduğu bir yapıyı 'zafer' olarak görürüm? Eğer ben bunu zafer olarak görüyorsam, Allah-u Teala'nın bu noktadaki hükümlerini ihlal etmiş olurum. 'Senin beklediğin zafer başka bir alemde' diyorum. Ama onlara değil, Aişelere, Fatımalara, Efendimiz Hazreti Muhammed'in (SAV) etrafında yetişen kadınlara baksınlar, onların hayatlarından istifade etsinler." diye konuştu.
'Dinde zorlama yoktur'
"Adamlar benden özür bekliyorlar. Neden? Neyin özrünü bekliyorlar." diye soran Şenocak Hoca, " 'Niçin onlar gibi düşünmüyorum' diye. Bizim Kurban bayramında, Ramazan bayramında, ibadetlerini yerine getirmiyorlar diye, Müslüman olmayanları tenkit etme hakkımız var mı? Biz onları zorlayabilir miyiz? Hiçbir Müslüman demez, hiçbir Müslüman diyemez. Bir ateiste, 'Neden namaz kılmıyorsun? Camiye neden gelmiyorsun?' diyebilir miyiz? Hayır. Çünkü Kur'an-ı Hakim, 'Dinde zorlama yoktur' diyor." ifadelerini kullandı.
'Hani fikir hürriyeti?'
Laiklikçilerin 'özgürlük' söyleminin yalan olduğunu ifade eden İhsan Şenocak Hoca, şöyle konuştu:
Benim neyi, nasıl konuşacağımı, birilerinin yaşam şekli ve düşüncesi değil, Allah-u Teala'nın emirleri, Peygamber Efendimiz'in (SAV) sünnetleri belirler. Bir papaz, Kilise'ye gelecekelere nasıl giyinmeleri gerektiğini tarif ederek çağrıda bulunuyor. Dinime, bana, aileme hakaret edenlerden birisinin, o papazlara tepki gösterdiğini gördünüz mü? Neden? Çünkü papazın din hürriyeti vardır. Çünkü laiklik bunu gerektirir. Hani vicdan hürriyeti vardı? Hani fikir hürriyeti vardı? Hani inanca saygı vardı? Bütün bunlar yalan.
'İnanca saygıyı öğreteceğiz'
Fıkıh Doktoru İhsan Şenocak, sözlerini şöyle tamamladı:
Peki bu cesareti nereden alıyorlar? Müslümanların sessizliğinden. Kendi dünyalarında yaşıyorlar. Müslümanlar onlara karışmıyor. Ellerinden tutup 'böyle olacaksın' demiyor. İnanca saygıyı öğrenecekler. Bunu onlara öğreteceğiz.