İdrisi Bitlisi yerine Şah İsmail'in işbirlikçisi Pir Sultan'ı mı ziyaret etseydi? 

​​​​​​​Kemalizmin bülteni Cumhuriyet gazetesi HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu’nun İdrisi Bitlisi’nin mezarını ziyaret etmesinden rahatsız oldu.

Kemalizmin bülteni Cumhuriyet gazetesi HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu’nun İdrisi Bitlisi’nin mezarını ziyaret etmesini skandal olarak niteledi.

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun “Alevi” başlıklı videosundan sonra Kemalist medyada bu yönde yoğun haberler yapılmaya başlandı.

Kemalist medya HÜDA PAR Genel Başkanı ve AK Parti İstanbul milletvekili adayı Zekeriya Yapıcıoğlu'nun, Eyüp’te bulunan İdris-i Bitlisi’nin mezarını ziyaret etmesinden epeyce rahatsız hatta tedirgin oldu.

Cumhuriyet gazetesi “HÜDA PAR Genel Başkanı ve AK Parti İstanbul milletvekili adayı Zekeriya Yapıcıoğlu'nun Kemal Kılıçdaroğlu'nun 'Alevi' ismiyle yayımladığı videonun ardından kamuoyunda 'Alevi katliamcısı' olarak bilinen İdris-i Bitlisi'nin mezarını ziyaret etmesi dikkat çekti.” şeklinde verdi.

Acaba Kemalist medyanın beklentisi Yapıcıoğlu’nun İdrisi Bitlisi yerine Şah İsmail’in işbirlikçisi Pir Sultan’ı ziyaret etmesi miydi?

Pir Sultan Abdal ve arkasına taktığı Alevi kitlelerin Safevi Sultanı Şah İsmail  adına Anadolu’da Osmanlı Devletine karşı “beşinci kol” faaliyeti yürüten “Açın kapıları, Şah’a gidelim Şah’a” beytiyle öne çıkan bir kişiydi.

İdris-i Bitlisî, Kürdistan  ulemasından olup Osmanlı devlet adamı ve tarihçisidir.

Bitlis-i çok yönlü bir bilim ve siyaset adamı vasıflarıyla dönemin bölge ilişkilerinde kilit rol oynamış bir isimdi. Özellikle Yavuz Sultan Selim devrinde Osmanlı İmparatorluğu'nun doğu siyasetinde ve Safevi Devleti’nin Anadolu’ya yönelik Şiileştirme politikalarına karşı hem ilmi hem de toplumsal açıdan önemli roller oynamıştır.

Medya Haberleri

Facebook, Filistinli haber kaynaklarını yüzde 77 kısıtladı
İsmail Saymaz sen tam bir yalan makinesisin!
Yeni Akit bu saçmalıklara yer vermek zorunda mı?
Milyonların katili Esed'in Halk Tv’de CHP’ye teşekkürünü unuttunuz mu?
Nagehan Alçı’nın başörtülü yayın performansı: Suriye Devrimi’ni DAEŞ’le aynı kefeye koyma çabası