Kahramanmaraş Platformunun çağrısıyla bir araya gelen Kahramanmaraş halkı İdlib’in Han Şeyhun beldesinde meydana gelen, solunum yollarına ölümcül zarar veren kimyasalların kullanıldığı ve sivil halktan 100’ ün üzerinde insanın hayatını kaybetmesine ve 500’ ü aşkın insanın yaralanmasına sebep olan bombardımana ve katliamlara tepki gösterdi!
Mehmed Akif Ersoy Kültür Merkezi önünde toplanan kalabalık ölümlerin ve soykırımın müsebbipleri emperyalist devletleri telin etti! Programda söz alan Özgür-Der temsilcisi Celal KURŞUN “İdlip halkına yapılan zulümler yürekleri parçalıyor. Bir yandan ABD diğer taraftan katil Rusya ve Esed destekçileri İran ile bombalıyor. Daha sonra zulüm çemberi içinde kalan masum Suriye halkı üzerinden birbirlerine uluslar arası anlaşmaların dışına çıkılmaması gerekir diyerek pişkin ve utanmaz bir tavır sergiliyorlar. Bizler bu sistematik işkence ve zulümlere asla kayıtsız kalmayacağız. Sütçü İmam’ın, Rıdvan Hoca’nın torunları zulme rıza gösteremez, ümmet kan ağlıyor iken bizlere rahat uyku yok” dedi.
Tekbirlerin getirildiği ve sloganların atıldığı organizasyonda Platform sözcüsü Yusuf Bülbül basın açıklamasında “İşte sadece 200 km uzağımızdaki İdlip'ten de çığlıklar yükseliyor. Görülmemiş bir vahşet yaşanıyor biraz ötemizde. Ümmetin kadınları, çocukları gözlerimizin önünde hunharca katlediliyor. Küresel terörizm 6 yıldır kardeşlerimize bombalar yağdırıyor. Karanlık Batı ruhunun icadı kimyasal silahlarla dün İdlib'te çoğu çocuk 100'den fazla sivil hunharca katledildi, yine çoğu çocuk 500 sivil yaralandı. Bu görüntüler ilk değil. Maalesef son da olmayacak. Dünya devletlerinin oynadığı barış tiyatrosunun kurbanı yine Suriyeli masum siviller, kadınlar ve çocuklar olmuştur. Halep işgalinden sonra Batı adeta tüm Suriye muhalefetini terör örgütü olarak kabul etmiş, PYD/PKK gibi terör örgütlerini ise özgürlük savaşçısı ve terörle mücadelede müttefik olarak görmüş ve her türlü ağır silahla donatmıştır. BM, AB ve ABD ve Rusya yaşananlar karşısında kamuoyu önünde üç maymunu oynamakta, arka planda ise çıkarları için Müslüman kıyımından içten içe hoşnutluk duymaktadır. Türkiye’nin DAEŞ ve PYD/PKK terör örgütlerine karşı mücadelesinde ABD-Rus ittifakı ve onlara eklemlenen mezhepçi çetelerin Türkiye’ye karşı nasıl bir işbirliği içinde olduklarını hep birlikte ibretle izlemekteyiz. Cenevre'de başlayan sözde Barış Görüşmeleri müzakereci devletler ve yetkililerin tatil yapmalarından başka bir işe yaramamıştır. Türkiye’nin tüm iyiniyetli çabalarına, barış görüşmelerinin yürümesi için gösterdiği samimi ve yoğun gayretlere rağmen Suriye'de barış için yol alınamamaktadır. Dünya devletleri bu barış çalışmalarını sabote etmektedir. Biz biliyoruz ki, İdlip'te patlayan bombalarla, İstanbul'da patlayan bombalar aynıdır. Biz biliyoruz ki, orada hunharca, acımasızca, vahşice katledilen masum ve mazlumların tek umudu Türkiye'dir. Biz biliyoruz ki, Halep düşerse, sıra İstanbul'a gelecek. Biz biliyoruz ki, İstanbul'un savunması Halep'ten, Gazze'den, Bağdat'tan, Musul'dan ve İdlip'ten başlar” dedi.
Programa Ak Parti milletvekili İmran KILIÇ ve Dulkadiroğlu Belediye başkanı Necati OKAY da destek verdi. Zekeriya Hamed’in yaptığı duanın ardından program sona erdi.
Atılan Sloganlar: Katil Esed sonun gelecek!, Katil Rusya/İran/Abd Suriye’den defol!, Kahrolsun küresel emperyalizm!, Zalimler için yaşasın cehennem!, Yaşasın küresel intifada!
Haber: M. Faruk Zengin
Fotoğraf: Ahmet Beki – Yusuf Şakar