"İç Güvenlik Paketi"nin 1. Bölümü Kabul Edildi

TBMM Genel Kurulu'nda, kamuoyunda "iç güvenlik paketi" olarak bilinen tasarının, 1-20 maddelerini kapsayan birinci bölümü kabul edildi.

Polis Vazife ve Salahiyet Kanunu, Jandarma Teşkilat, Görev ve Yetkileri Kanunu, Nüfus Hizmetleri Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı'nın kabul edilen maddelerine göre, elle dıştan kontrol hariç kişinin üstü ve eşyası ile aracının dışarıdan bakıldığında içerisi görünmeyen bölümlerinin aranması; İçişleri Bakanlığı'nca belirlenecek esaslar dahilinde mülki amirin görevlendireceği kolluk amirinin yazılı, acele hallerde sonradan yazıyla teyit edilmek üzere sözlü emriyle yapılabilecek. Kolluk amirinin kararı 24 saat içinde görevli hakimin onayına sunulacak. Bu kapsamda yapılacak aramalarda, kişiye, arama gerekçesini de içeren belge verilecek.

Polis, başkalarının can güvenliğini tehlikeye düşürenleri, fiilleri ayrı bir suç oluşturmadığı takdirde, kişinin can güvenliğinin sağlanması bakımından koruma altına alabilecek ya da olay yerinden uzaklaştırabilecek.

Polis sadece, "müşteki, mağdur ve tanıkların istemesi halinde" evde veya iş yerinde ifadelerini alabilecek.

Polis, kendisine veya başkalarına, iş yerlerine, konutlara, kamu binalarına, okullara, yurtlara, ibadethanelere, araçlara, kişilerin tek tek veya toplu halde bulunduğu açık veya kapalı alanlara molotof, patlayıcı, yanıcı, yakıcı, boğucu, yaralayıcı ve benzeri silahlarla saldıran veya saldırıya teşebbüs edenlere karşı, saldırıyı etkisiz kılmak amacıyla ve etkisiz kılacak ölçüde silah kullanabilecek. 

Yasa dışı toplantı ve gösteri yürüyüşlerinin dağıtılmasında, gerektiğinde boyalı su da kullanılabilecek.

Hakim kararı veya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde Emniyet Genel Müdürü veya İstihbarat Dairesi Başkanının yazılı emriyle, telekomünikasyon yoluyla yapılan iletişimin tespit edilip, dinlenip, sinyal bilgileri değerlendirilirken; gecikmesinde sakınca bulunan hallerde verilen yazılı emir, artık 24 saat yerine 48 saat içinde yetkili ve görevli hakimin onayına sunulacak.

Faaliyetler denetlenecek

Tasarı, yetkili ve görevli hakimin Ankara Ağır Ceza Mahkemesi üyesi olarak belirlenerek, istihbarat faaliyetlerindeki gizliliğin korunması ve karar mekanizması ile denetimde etkinliğin sağlanmasını da amaçlıyor.

Tasarı, kanuna aykırı ve keyfi uygulamalara yol açılmaması için denetimi de getiriyor. Faaliyetlerin denetimi; sıralı kurum amirleri, mülki idare amirleri, Jandarma Genel Komutanlığı ve ilgili bakanlığın teftiş elemanlarınca yılda en az bir defa yapılacak. Bu faaliyetler Başbakanlık Teftiş Kurulu'nca da denetlenebilecek. Denetimlerin sonuçları, rapor halinde TBMM Güvenlik ve İstihbarat Komisyonu'na sunulacak.

Polis tarafından yapılan önleme dinlemelerine ilişkin Polis Vazife ve Salahiyet Kanunu'nda yapılan bu değişikliklerle uyumlu olacak şekilde Jandarma Teşkilat, Görev ve Yetkileri Kanunu'nda da değişikliğe gidiliyor. Bu tasarıda da gecikmesinde sakınca bulunan hallerde verilen yazılı emrin yine 48 saat içinde yetkili ve görevli hakimin onayına sunulması; yetkili ve görevli hakimin Ankara Ağır Ceza Mahkemesi üyesi olması ve denetim mekanizması getirilmesi yer alıyor.

Molotof ile demir bilye de suç kapsamında sayılacak

Toplantı veya gösteri yürüyüşlerinde, "havai fişek, molotof ve benzeri el yapımı patlayıcılar, demir bilye ve sapan" bulundurulması ve taşınması yasak olan maddeler kapsamında ele alınacak.

Toplumsal olaylarda bulundurulması ve taşınması yasak olan suç aletlerini taşıyanlara verilecek cezalar artırılacak. Bunları taşıyanlar, 2 yıl 6 aydan 4 yıla kadar hapis cezasına çarptırılacak.

Yasa dışı örgüt ve topluluklara ait amblem, işaret taşıyarak veya bunları üzerinde bulunduran üniformayı andırır giysiler giyerek katılanlar; kanunların suç saydığı afiş, pankart, döviz, resim, levha, araç, gereçler taşıyarak, bu nitelikte sloganlar söyleyerek veya ses cihazlarıyla yayınlayarak katılanlar, 6 aydan 3 yıla kadar hapis cezası alacak.

Tasarı, kimliklerini gizlemek için yüzlerini tamamen veya kısmen bez vesaire unsurlarla örterek toplantı ve gösteri yürüyüşüne katılmayı suç kapsamına alıyor.

Şiddet olaylarının yaygınlaşarak kamu düzeninin ciddi şekilde bozulmasına yol açabilecek toplumsal olaylarda, kamu mallarına verilen zararlar ile gerçek ve tüzel kişilerin mallarına verilen zararların devletçe karşılanması halinde, ilgili idare bunu sorumlulara rücu edecek.

Terör örgütünün propagandasına dönüştürülen toplantı ve gösteri yürüyüşlerinde, kimliklerini gizlemek amacıyla yüzünü tamamen veya kısmen kapatanlara, 3 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası uygulanacak. Bu suçu işleyenlerin cebir ve şiddete başvurmaları ya da her türlü silah, molotof ve benzeri patlayıcı, yakıcı ya da yaralayıcı maddeler bulundurmaları veya kullanmaları halinde verilecek cezanın alt sınırı 4 yıldan az olamayacak.

Bonzai, TCK kapsamında

Sentetik uyuşturucu maddelere yönelik cezai yaptırımın daha caydırıcı hale getirilmesi için, "sentetik kannabinoidler (bonzai) ve türevi uyuşturucu maddeler" de TCK kapsamına alınıyor. Bu maddelerin imali ve satışına yönelik ceza yarı oranında artırılıyor.

Uyuşturucu satışı cezasının okul, yurt, hastane, kışla veya ibadethane gibi tedavi, eğitim, askeri ve sosyal amaçla toplu bulunulan bina ve tesisler ile bunların varsa çevre duvarı, tel örgü veya benzeri engel veya işaretlerle belirlenen sınırlarına 200 metreden yakın mesafe içindeki umumi veya umuma açık yerlerde işlenmesi, halinde verilecek ceza yarı oranında daha artırılıyor.

Okul, yurt, hastane, kışla veya ibadethane gibi tedavi, eğitim, askeri ve sosyal amaçla toplu bulunulan bina ve tesislerle bunların varsa çevre duvarı, tel örgü veya benzeri engel ve işaretlerle belirlenen sınırlarına 200 metreden yakın mesafe içindeki açık yerlerde uyuşturucu bulunduran, kullanan ve satın alanların cezaları yarı oranında artırılacak. Böylece, 200 metrede uyuşturucu kullanan veya bulunduranlara 7,5 yıla kadar hapis cezası verilecek. 

Polise 48 saate kadar gözaltı yetkisi

Toplumda infial yaratan; öldürme, kasten yaralama, cinsel saldırı, çocukların cinsel istismarı, kaçakçılık, fuhuş, hırsızlık, yağma, uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti gibi suçlarda, suçüstü halleriyle sınırlı olmak kaydıyla kişi hakkında, mülki amirler tarafından belirlenecek kolluk amirlerince 24 saate kadar, şiddet olaylarının yaygınlaşarak kamu düzeninin ciddi şekilde bozulmasına yol açabilecek toplumsal olaylar sırasında ve toplu olarak işlenen suçlarda 48 saate kadar gözaltına alma kararı verilebilecek. 

Gözaltına alınan kişi en geç 48 saat, toplu olarak işlenen suçlarda 4 gün içinde hakim önüne çıkarılacak. 

Toplantı ve gösteri yürüyüşüne, yasaklanan silahlar, molotofkokteyli, demir bilye ve sapan taşıyarak katılanlar tutuklanabilecek. 

Vali emir verebilecek

Vali, lüzumu halinde, kolluk amir ve memurlarına suç faillerinin bulunması için gereken emirleri verebilecek. 

 Vali, kamu düzenini ve güvenliğini, kişilerin can ve mal emniyetini sağlamak amacıyla aldığı önlem ve kararların uygulanması için adli kuruluşlar ile yardım isteyebileceğine dair hükmü saklı kalmak kaydıyla askeri kuruluşlar dışında, mahalli idareler dahil bütün kamu kurum ve kuruluşlarının itfaiye, ambulans, çekici, iş makinesi ve tedbirlerin zorunlu kıldığı diğer araç ve gereçlerinden yararlanabilecek, personeline görev verebilecek.  

Kamu kurum ve kuruluşları, valinin bu konudaki emir ve talimatlarını yerine getirecek; aksi takdirde vali, emir ve talimatlarını kolluk aracılığıyla uygulayacak. Bunların yerine getirilmemesi veya geciktirilmesi nedeniyle oluşan kamu zararı ile gerçek ve tüzel kişilerin devlet tarafından karşılanan zararları, ilgili idarece genel hükümlere göre sorumlu kamu görevlilerinden tazmin edilecek.

Valilerin bu yetkileri, ilçelerde kaymakamlar tarafından kullanılabilecek. 

Kamu düzenini ve güvenliğini veya kişilerin can ve mal emniyetini tehlikeye düşürecek toplumsal olayların baş göstermesi halinde vali tarafından kamu düzenini sağlamak amacıyla alınan karar ve tedbirlere aykırı davrananlar, 3 aydan 1 yıla kadar hapis cezasına çarptırılacak.

Toplumsal olaylarda kamuya ve özel kişilere ait bina, araç ve mallara zarar verenlerin, zararı karşılamasında zaman aşımının da önüne geçilmesi amaçlanıyor. Rücu istemine ilişkin zaman aşımı süresi bir kat artırılıyor.

Araç kiralama şirketleri günlük kayıt tutacak

Araç kiralama şirketlerinin sorumlu işleticileri ve yöneticileri, kiralanan araç bilgileri, aracı kiralayanların kimlik bilgileri ve kira sözleşmesi kayıtlarını usulüne uygun şekilde günü gününe tutacak, mevcut bilgi, belge ve kayıtları genel kolluk kuvvetlerinin her an incelemelerine hazır bulundurmak zorunda olacak. 

Araç kiralama esnasında gerçeğe aykırı kimlik kullananlar ile elde edilen bilgi ve kayıtları hukuka aykırı olarak kullanan, bir başkasına veren, yayan ve ele geçiren kişi, TCK'nın ilgili hükümlerine göre cezalandırılacak.

Mülki idare amirleri, bu yükümlülüklere aykırı hareket edenlere 5 bin lira, gerçeğe aykırı kayıt tutan veya bilgi verenlere 10 bin lira idari para cezası kesecek. İdari para cezaları, tebliğinden itibaren bir ay içinde ödenecek. İşlenen bir suçun gizlenmesi amacıyla bilgilerin yok edilmesi halinde işletme ruhsatı iptal edilecek. 

Araç kiralama şirketleri, düzenlemenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 6 ay içinde tüm kayıtlarını bilgisayarda tutacak, bilgisayar terminallerini genel kolluk kuvvetlerinin bilgisayar terminallerine bağlayacak, bir yıl içinde kiralanacak tüm araçlarda coğrafi tanımlamasını sağlayan sistem veya sistemler kuracak, genel kolluk kuvvetlerinin her an incelemelerine hazır bulunduracak. Bu şartı yerine getirmeyenlere, 10 bin lira ceza uygulanacak, fiilin tekrarında işletme ruhsatı iptal edilecek.

Bölüm üzerindeki konuşmalar

Genel Kurul'da, tasarının ikinci bölümü üzerinde gruplar adına konuşmalar da yapıldı. 

MHP Konya Milletvekili Faruk Bal, tasarının ikinci bölümü üzerinde gerçekleştirdiği konuşmada, polislerle ilgili düzenlemeler yapıldığını belirterek, belli bir düşünceye sahip olanlara karşı tasfiye kanunu yapıldığını söyledi. "Boşalan kadroların yerine AK Parti polisinin geleceğini" ileri süren Bal, polise verilen yetkilerle "polis devletinin inşa edildiğini" savundu. 

HDP İstanbul Milletvekili Levent Tüzel, şiddeti iktidarın doğurduğunu belirterek, olağanüstü hal uygulamalarının geri getirildiğini iddia etti. "Sokakta zaten polis devleti uygulaması var" diyen Tüzel, kamu düzeninin değil iktidarın güvenliğinin hedeflendiğini ileri sürdü. Dünyada gaz bombaları yasaklanırken Türkiye'de buna kimyasal da katıldığını kaydeden Tüzel, polise vur yetkisi verildiğini savundu. 

Tüzel,  iktidarın "dindar gençlik" yetiştirme projesi olduğunu belirterek, "dinine bağlı, ecdadına bağlı... İşte, o gençler şimdi nasıl yetişiyor? 'Mini etekli kızları engelleyin, taciz edin' diyen kadın müdür muavinleri bu ülkede atanıyor. İşte, o çocuklar, o gençler, o akılla yetişen gençler; yarın katil de olur tecavüzcü de olur. Bunu görün, bu sevdadan vazgeçin" diye konuştu. 

TBMM Başkanvekili Sadık Yakut, bölüm üzerinde gruplar adına konuşmalar tamamlandıktan sonra birleşime ara verdi. Yakut, aradan sonra Komisyon'un yerine oturmaması üzerine birleşimi 14.00'te toplanmak üzere kapattı.

AA

Haber Haberleri

Suriye yeni bir hikayeye başlarken bize düşen sorumlulukların farkında olmalıyız!
Sistematik bir katliamı "Bahane" olarak görme hezeyanı
Türkiye’deki Suriyeli muhacirler Halep’e dönmeye başladı
Şeyho Duman vefat etti
BM temsilcisine Hamas protestosu