“İbadet Anlayışımızda Sorumluluk ve Zaaflarımız”

Tatvan Özgür-Der de seminerler dizisi devem ediyor bu haftaki seminer konusu “İbadet Anlayışımızda Sorumluluk Ve Zaaflarımız” idi. Semineri Batman Özgür-Der’den Ramazan Çelikal sundu.

Yoğun ilgi gösterilen Seminer Kur’an tilavetiyle başlayıp moderatör eşliğinde sunuldu.

Çelikal özetle şu konulara değindi;

Ahirette kurtuluşu kazanabilmek için dünyada “iyi insan” olmak gerekiyor. Dünyada ortaya koyacağımız pratiklerden de “iyi insan” olup olmadığımız belirlenecek.

Yaptığımız ibadetler mi bizim “iyi insan” olduğumuzu belirleyecek, yoksa yaptığımız ibadetlerin bize kazandıracakları takviye/yardımcı kuvvetlerle mi biz “iyi insan” olacağız? Bütün mesele hayata hangi pencereden baktığımızda ilgili, denklemi doğru kurduğumuzda ancak ahirette kurtuluşu kazanabilecek bir hayatı dünyada yaşamış oluruz.

Kur’ân’da ahlak, iman ve ibadetle iç içedir. Kur’ân imanın yanı sıra ibadet etme ve güzel ahlaka sahip olma gereğine birçok ayette işaret eder.

1. Gerçekten müminler kurtuluşa ermiştir;

2. Onlar ki, namazlarında huşû içindedirler;

3. Onlar ki, boş ve yararsız şeylerden yüz çevirirler;

4. Onlar ki, zekâtı verirler;

5. Ve onlar ki, iffetlerini korurlar;

6. Ancak eşleri ve ellerinin sahip olduğu hariç. (Bunlarla ilişkilerden dolayı) kınanmış değillerdir.

7. Şu halde, kim bunun ötesine gitmek isterse, işte bunlar, haddi aşan kimselerdir.

8. Yine onlar (o müminler) ki, emanetlerine ve ahidlerine riayet ederler;

9. Ve onlar ki, namazlarına devam ederler.

10. İşte, asıl bunlar vâris olacaklardır;

11. (Evet) Firdevs'e vâris olan bu kimseler, orada ebedî kalıcıdırlar. (Müminun 1-11)

İbadetle ilgili şu sorular üzerinde düşünmemiz gerek;

- ibadet ve ahlak hayatımızın neresinde?

- ibadet Neden bizi değiştirmiyor?

- hayatımızın genelinde ahlaklı olmayı neden başaramıyoruz?

İbadetten kastımız formel ibadet, yani belli bir şekil ve kuralı olan ibadetler.Tabii bir de informel ibadetler de vardır. Bunlar Formel ibadetin dışında kalan tüm alanlardır. Buna da ilk örneği Namaz ile verelim. “Gerçekten namaz, çirkin utanmazlıklar (fahşa)dan ve kötülüklerden alıkoyar.” Ankebut Suresi 45.ayet

Allah’ın namazı neden emrettiğinin, bu ibadetle bizden ne istediğini bilmekle amacına uygun bir namaz, bir ibadet eda edilmiş olur.

Allah’ın emretmiş olduğu bir şeyin yapılıyor olması her zaman için dinin bizden istediğini kavradığımız anlamına gelmez. Örneğin emredilen namazı kılmak yeterli mi? sorusu sorulabilir. Kur'an namazın devamlı olmasından, ikame edilmesinden yani gereği gibi kılınmasından, korunmasından bunun gerçekleşmesi durumunda ise insan fahşa/kötülükten koruyacağından bahseder. O zaman nasıl bir namaz sorusu önceden sorulması gerekir. Yani emre itaat gereği namaz kılınacak ama dinin istediği bir namazın (içerik olarak) ortaya konması gerektiğini de bilmek gerekecektir. Ama bundan da önemlisi ikame edilecek namazın insanın ne işine yarayacağını Yani bu eylemin ne amaçla yapılıyor olmasının bilinmesi gerekiyor. Aksi halde kılınan her namazın amacına hizmet ettiğini söylemek güç olacaktır. Namaz ancak dinin istediği şekilde ikamesi ile insana bir faydası dokunur. Bu da ancak dinin insandan ne istediğini bilmek ile gerçekleşir. Yani din insandan “iyi insan” olmasını talep ediyorsa Her namaz ikamesi iyi insan olmanın bütün gerektirdiklerini yapılacağı yönünde verilmiş bir taahhüte dönüşür. İnsan bunu nefesinde içselleştirmesi ile ancak Allah'a, insana ve tabiata karşı bütün yükümlülüklerini yerine getirmiş olacaktır. Ve ancak bu bilinç de kılınan her Namaz insanı Allah'a karşı sorumlu bir bireye dönüştürecektir.

Namaz iyi insan olmanın sadece bir vasıtasıdır. Kendisi değildir.

Aksi takdirde her namaz kılanın iyi insan olması gerekirdi. Namaz: gereği gibi kılmak kişinin Rabbine karşı iyi olmasının karşılığıdır. Namazda rabbine yöneldiğini bilir. Tevazuyla O’na olan bağlılığını, şükrünü ve saygısını sunar. Kıyamın, rükunun ve secdenin bu bilinçle yapılması kulun Rabbine teslimiyetini ifade eder. Bu teslimiyet “Allah katında din İslam’dır/teslimiyettir" ayetinde yerini bulur. Ya da her peygamberin “ben Müslümanların/teslim olmuşların ilkiyim" ayetlerindeki anlamla paralellik arz eder. Ve durum namazın Allah tarafından neden kılınması gerektiğine dair bilincin oluşmasıyla baslar.

Hac ile ilgili de aynı şeyleri söyleyebiliriz. Hac’ın bir mahşerin provası, bir ümmetin dayanışma, kaynaşma ve istişare için bir zirve olması gerekirken. Sadece zorluğu gündemde tutulmaktadır.

Zekat ibadeti ile İnsanların bencillikten, stokçuluktan, mal biriktirip ihtiyaçlıların görmezden gelinmesinden uzaklaşılması amaçlanır. Ayrıca; toplumdaki ihtiyaçlıların gözetilmesi, paylaşım duygularının en sıcak şekilde yaşanması hedeflenmektedir.

Oruç ibadetiyle nefis tezkiyesiyle birlikte, İmkanı olmayanların halini anlama açısından birer fırsat olarak görmek gerekir.

Hadis: “bir kimsenin kıldığı namaz Onu hala kötülüklerden uzaklaştırmamışsa onun yatıp kalkmasına Allah'ın ihtiyacı yoktur. oruç hakkında da “yalancılığı ve yalan dolan iş yapmayı terk etmeyen kimsenin aç ve susuz kalmasına Allah'ın ihtiyacı yoktur.

Çelikal İbadetimiz niçin bizi ahlaklı kılmadığını üç maddede dile getirdi?

1- Parçacı din anlayışı,

2- Sahih çevre yokluğu,

3- Uyarıcılara kulak asmamak,

İbadetimizin bizi ahlaklı kılması için yapmamız gerekenler;

- Bilgi veya inançta çok sorun olduğuna inanmıyorum. İnançlarımızı şekillendirirken ibadetlerin arka planındaki samimiyet hayatımızı etkiler.  Yani kalbimizin derinliklerinde bunu hissetmeliyiz.

- İbadetlere ön hazırlık önemlidir. Ön hazırlık ibadeti daha verimli kılar.. o kadar namaz kıldığı halde hala düzelmedi isen namazını düzelt,  namaz mahalline erken git başlamadan Tefekkür et namazla ilgili ayet ve hadisleri oku üzerlerinde derinleşir secdenin bir nimet olduğunu idrak et Namaza geldiğin hal ile çıktığın hal farklı olmalı.

- Hem Ahlakın, Hem de Namazın hayata direk müdahale etmesini istiyorsak, Allah ile aramızı düzeltmemiz lazım. “Allah ile konuşmak istiyorsan namaz kıl, Onu dinlemek istiyorsan Kuran oku”

- İşlerimizi namaz vaktine göre ayarlamalıyız.

Çelikal; ibadetlerimizi  düzeltirsek hayatımızı düzeltmiş oluruz böylece iyi insan olabiliriz diyerek iyi insan olma temennisiyle  ile semineri sundu. Yoğun İlgi gösterilen Seminer dinleyicilerin soru ve katkılarıyla ve moderatörün Suriyeli ailelere bir çuval un da sen gönder yardım kampanyası duyurusuyla sonlandı.

Etkinlik-Eylem Haberleri

Bursa’da Suriye devrimi ve Gazze konuşuldu
"Sürünün İçinde Dijital Dünyaya Bakışlar"
Başakşehir’den Gazze direnişine bin selam!
Adana Özgür-Der’de “Emperyalizm ve Siyonizm İlişkisi” konferansı düzenlendi
Özgür-Der Gençliği “İslami Perspektiften Psikoloji” kitabını değerlendirdi