Hz. Muhammed’in (s.a.v) ismini rezilliğiyle meşhur birisiyle nasıl bir araya getirebiliyorsunuz?

Sabah gazetesi Ali Poyrazoğlu’nun “hikmetlerini” göstereceğim derken utanmazlığın sınırlarını zorluyor!

HAKSÖZ HABER

Ali Poyrazoğlu kadınlarla ve hatta iddialara göre erkeklerle yaşadığı gayri ahlaki ilişkilerle gündem olan yıllarca yaptığı işlerle nesillerin zihnini ve ahlakını zehirlemiş olan bir isim. Yeşilçam sinemasında “porno” başta olmak üzere İslami, ahlaki ve fıtri hemen bütün değerlere savaş açan her türlü rezil senaryo ve rolü deruhte eden Ali Poyrazoğlu’nun ne önemi, ne değeri var ki Sabah gazetesinin manşetinden okurla buluşturuluyor. Üstelik güya Hz. Muhammed Mustafa’nın tavsiyesini hayat düsturu edinmiş başarılı bir sanatçı olarak lanse ediliyor.

Sabah gazetesinin magazin haberciliği maalesef bu türden rezilliklerle pek çok rakibini geride bırakıyor, adeta zirveye oynuyor. Geçtiğimiz yıllarda Ali Poyrazoğlu ile Yeşilçam’ın pornografi pazarında her türlü pisliği, çirkin günahı sanat adına icra eden Bülent Kayabaş isimli rezil tiple de benzer röportajlar yayınlanmıştı Sabah gazetesinde.

Henüz bir kaç hafta önce Ferhan Şensoy’un tabutu başında “Hiç yorulmadı, çok emek sarf etti ama çok eğlendi. Şimdi demin içeriye girmeye çalışırken arkadan birileri itip kalkıyor, şöyle bir dönüp baktım; Munir Özkul, Erol Günaydın, Rasim Öztekin, Adile Naşit, Bülent Erbaşar… ‘Ya ne arıyorsunuz burada siz’ dedim, Nisa Serezli oradan dedi ki ‘Ferhan’ı almaya geldik, götürüyoruz’ dedi ‘Nereye gidiyorsunuz?’ diye sordum, ‘Neşeli bir meyhaneye gidip kafaları çekeceğiz’ diye cevap verdi. Ferhan Şensoy öbür tarafta da bizleri izlemeye devam edecek… ” beyanlarıyla ahiret hayatı ve haramlarla alay eden, en temel İslami değer ve ibadetleri tahkir ve tezyif eden Ali Poyrazoğlu gibi bir müptezelin kamuoyuna böyle takdim edilmesi hangi türden gazetecilik faaliyeti sayılır?

Allah Resulü’nün (s.a.v) "iki günü eşit olan zarardadır" hadis-i şerifini kendisine “hayat düsturum” olarak niteleyen Ali Poyrazoğlu’nun böyle söylüyor olması nasıl bir kimse olduğu gerçeğini değiştirmez. Sabah gazetesi biraz daha dikkat etseydi Poyrazoğlu’nun kendileri ile dalga geçmiş olabileceğini dahi görürdü. Yaşamı gayri ahlaki hastalıklar üzerine kurulu olan birisinin “Güzel ahlakı tamamlamak üzere gönderilen” Hz. Muhammed ile birlikte anılması Sabah’a günah ile yeter de artar bile!

Yorum Analiz Haberleri

Devrim ile derinleşen kardeşlik: Suriye & Türkiye
Meşru olanı savunursan karşılığını elbet görürsün!
Türkiye solu neden hala Esed rejimini savunuyor?
Sosyal medyada görünürlük çabası ve dijital nihilizm
İran aparatlarının komik antipropagandalarına vakit ayırmak bile coğrafya için zaman kaybı...