Suriye rejimine karşı mücadele eden 'Özgür Suriye Ordusu' üyelerinin kamp yaşantısı görüntülendi.
AA muhabirinin görüştüğü birliğin komutanı, önceden polis olarak görev yapmış olan İbrahim Toto, "Bulunduğumuz bölgede Suriye askerlerinden kopan ve Özgür Suriye Ordusu'na bağlı olarak savaşan ortalama 70 ayrı grup var. Biz de o gruplardan biriyiz. Buraya iki ayrı kamp kurduk. Birlikte hareket ediyoruz" diye konuştu.
Suriye'nin Türkiye sınırına yakın bir bölgesindeki dağlık ve ağaçlık alana kurdukları iki ayrı kampta barınan Özgür Suriye Ordusu'na bağlı Sugur Hurriye Tugayları kampının komutanı İbrahim Toto, şöyle konuştu:
“HALKIMIZI KORUYORUZ AMA AÇLIĞA ÇAREMİZ YOK!”
"Silahımız ve askeri mühimmatımız çok az. Maddi manevi yardıma ihtiyacımız var, eğer bize yardım gelmezse çok daha fazla katliam yaşanacak. İçerde halkımız çok zor durumda, yiyecek ekmek dahi bulamıyorlar. Hatta size şunu söyleyeyim; Humus-a gönderilen insani yardımlar hiçbir şekilde asıl ihtiyaç sahiplerine ulaşmıyor. Asıl mağdurlar Humus'un Baba Amr semtinde yaşam mücadelesi verirken, Kızılhaç ve diğer yardım kuruluşlarından gelen yardımlar Esat güçleri tarafından kendilerine yakın olan Zehra bölgesinde göstermelik olarak dağıtılıyor. Biz halkımızı silahlarımızla korumaya çalışıyoruz; fakat maalesef açlıktan ölmelerine mani olacak hiç bir şeyimiz yok."
“BİZ DEĞİL; ESAD REJİMİ İSRAİL’LE İLİŞKİ İÇİNDE!”
Mültecilerin geçmesini engellemek amacıyla Türkiye sınırının pek çok yerine Suriye askerleri tarafından mayın döşendiğine şahit olduklarını kaydeden Toto, "Bizi, ayaklanmamız için İsrail ve Amerika'nın organize ettiğine inanlar var. Siz görüyorsunuz, biz bu bölgenin insanlarıyız. Ailelerimizi, topraklarımızı korumak adına Suriye rejiminde bulunduğumuz görevleri terk ederek dağlara çıktık. Biz Beşşar Esad'ın kardeşi Mahir Esad'ın Netanyahu ile doğrudan görüştüğünü biliyoruz. Bugüne kadar Esad aslında bizim topraklarımız olan Golan Tepeleri için hiçbir girişimde bulunmadı. Suriyelilerin büyük çoğunluğu İsrail'in Esad'a yardım ettiğine inanıyor. Kimin İsrail ile ilişkisinin olduğu çok açık. Biz kimseye bağlı değiliz, sadece özgür ve güvenli bir ülkede yaşamak istiyoruz. Tüm istediğimiz bu."
“YA ÖLECEĞİZ YA KAZANACAĞIZ!”
Kampta zor şartlar altında yaşayan askerler, az sayıdaki silahlarıyla Suriye ordusunu saldırdıkları köylerden geri püskürtmeye çalıştıklarını kaydettiler. Köylerde büyük katliamların yaşandığına şahit olduklarını kaydeden Basim isimli bir muhalif, "Her gün bize yakın köyler bombalanıyor. Büyük katliamlar yaşanıyor. Bunların hepsini de gördük. Biz burada çok zor şartlar altında yaşasak da sabredeceğiz. Ya öleceğiz ya da bu savaşı kazanacağız. Her birimiz özgürlük için buraya çıktık. Bunun artık dönüşü yok" diye konuştu.
“BİZ TERÖRİST DEĞİL, HALKIZ”
Türkiye Gazetesi muhabiri Adem Demir de Cisr eş Şuğur’un köylerinde bulunan Hür Ordu savaşçılarına ulaşan isimlerinden. İşte Esad’a meydan okuyan direnişçilerin gönderdikleri mesaj: “Esad’ın yaptığı katliamı artık seyretmeyin... O bize terörist diyor ama biz terörist değiliz, biz özgürlük isteyen halkız.”
Adem Demir’in haberi:
Deraa’da 8 küçük çocuğun duvara yazdıkları bir yazı sebebiyle gözaltına alınıp dövülmesi ile başlayan olayların Esad’ın katliamına dönüşmesinin üzerinden tam bir yıl geçti. Hatay’daki kamplarda bir gün önce köyleri basılarak öldürülen 14 kişi için yas tutuluyor. Her gün onlarca kişi Türkiye’ye akın ediyor. Kimi Asi Nehri’ni, kimi gecenin karanlığına sığınarak sınıra ulaşmayı başarıyor. İşte o hareketliliği takip etmek üzere Suriye sınırına sıfır noktasında bulunan bir Türk köyündeyiz. Bu köyün misafirleri oldukça fazla. Sonra bir biri ardına patlayan top sesleri... Kalabalıktan sesler yükseliyor, “İşte bu. Esad bombalıyor, halkımız ölüyor” Suriye tarafında akrabaları olan köylüler telaşlı. Uzunca bir diyalogdan sonra bizi sapa sağlam sınırdan geçirip Özgür Suriye Ordusu’nun mensuplarıyla görüştürüp tekrar Antakya’ya döndürmenin hesabını yapıyorlar. Ancak bunu yaparken de sürekli olarak “Bir şey yok. Risksiz bir bölge. Rahat gidip geleceğiz” diyorlar.
GÖRDÜĞÜMÜ TUTUKLARIM
Yolculuğa başladığımız ilk anda birinci şoku yaşıyoruz; Araçla köye gelen karakol komutanı ilk ikazını yapıyor; “Askerî alana girmeyin, yakalarsak affetmeyiz” Uyarıyı aldıktan sonra dönüyoruz. Başka yol kullanıyoruz. İnişli çıkışlı, engebeli ve ormanlık alanda saatler süren yürüyüşün ardından Özgür Suriye Ordusu’na mensup silahlı gençlerle karşılaşıyoruz. İşte burası Suriye toprakları, içerdeyiz...
Burası kuşatma altındaki Cisr Eş Suğur’un köylerinden biri. Hemen karşısında Türkiye sınırında hudut boyunca ilçeden gözetleme kuleleri. Burada Suriyeli muhaliflerin askeri kampları bulunuyor. Özgür Suriye Ordusu’na gönüllü katılan Suriyeli gençler, kendilerince özgürlük mücadelesi veriyorlar. Ancak görünen o ki, işleri çok zor. Karşılarında düzenli bir ordu var. Muhalifleri bastırmak için her türlü teknolojik silahı kullanan Suriye ordusuna ellerinde sadece bulunan keleşlerle karşılık vermeye çalışıyorlar.
KATLİAMI SEYRETMEYİN
Sohbet sırasında sık sık Türkiye’den beklentilerini dile getiriyorlar, yardım yapılmasını arzu ediyorlar. Dünyanın olup bitenleri seyretmesine ise isyan ediyorlar. Görüşme esnasında sık sık tekbir getirip Beşar Esad aleyhinde slogan atan direnişçiler Başbakan Erdoğan’a ise ayrı bir sevgi besliyor bunu da sürekli dile getiriyorlar. Hemen hemen hepsi umutlarını Türkiye’ye bağladıklarını söylüyor. Türkiye’nin müdahale etmesini, insani yardım konusunda koridor açılmasını, muhaliflere silah temin edilmesini istiyorlar.
EL KAİDE BAĞLANTISI YOK
Esad’ın El Kaide iddiasını şiddetle reddeden direnişçiler, “Biz halkız. Bu gibi ithamların dışındayız. Esad yönetimi bunu ileri sürerek direnişi kırmak istiyor. Mezhepçilik yoktur. Etnik problemlerimiz de bulunmuyor.” diye konuşuyorlar.
Bu gençlere öncülük eden Abdülselam Delül, halkına zulüm eden Baas yönetiminin eninde sonunda gideceğini söylüyor. Silahlı grupları en çok kızdığı ülkeler arasında ise İran başı çekiyor. Zira Müslüman olan Tahran yönetiminin sadece mezhebi mülahazalarla Esad ve Baas rejiminin ömrünü uzattığını söylüyorlar. Yapılan toplantılarda Batı’nın Libya’ya müdahale ettiği gibi Suriye’deki kanın durması için müdahale etmemesine ise anlam veremiyorlar.
DİRENİŞÇİLER ARASINDA ESAD’IN ORDUSUNDAN KAÇAN RÜTBELİLER DE VAR
Hatay’ın sınır köylerinin hemen paralelindeki Suriye topraklarında bulunan ormanlık alanlarda bir araya gelen gençler kendilerine Özgürlük Ordusu adını veriyorlar. Ormanlık alanlara gizlenen muhaliflerin arasında son dönemde Esad’ın ordusundan kaçan rütbeli askerler de bulunuyor. Gençlerin ellerinde sağdan soldan topladıkları silahları var. Pek çok yerlere yeni mevziler yaparak yerleşiyorlar. Ağaçlar altında kurdukları çadırlarda hayat mücadelesi verirken her geçen gün üzerlerine doğru gelen Suriye ordusuna nasıl karşılık vereceklerinin planlarını da yapıyorlar.
Ormanlık alanda bir araya gelen gençler, sınır boyunca 20’şer 30’ar kişilik birlikler oluşturuyor.
FOTO GALERİ: ÖZGÜR SURİYE ORDUSU KAMPINDAN GÖRÜNTÜLER